Araştırmacılar Lübnan'da bir hastanede gözlem yapmışlar: Erken doğmuş bebeklerin bir bölümü hızla kilo alıp tez zamanda taburcu ediliyor. Bunlar bebeklerin şirin olanları. Hemşireler -muhtemelen istem dışı- şirin bebeklere daha iyi bakmışlar.
Güzel olan daima kazanıyor. İş ararken de öyle, eş ararken de. Güzel olan kişinin "iyilik, olgunluk, dürüstlük, duyarlılık" gibi bir dizi olumlu özelliğe de sahip olduğuna inanıyoruz. Eşitsizlikler üzerine kurulu yaşam, böylece daha adaletsiz hâle geliyor.
"Ben böyle kadere isyan ederim" diyenler para ve cesaret bulurlarsa estetik cerrahlara koşuyorlar. 65 bin liralık telefonun alıcısına imrenerek bakan tezgâhtar kız, "Ben de alacağım fakat burnumu yaptırmak için para biriktiriyorum..." dedi. Kim nasıl mutlu olacaksa öyle yapsın ama abartmadan. Önceleri kendinden nefret ettiğini söyleyen bir delikanlı 20 kadar ameliyat olduktan sonra durulmuş. Acaba huzura erebildi mi?..
Beden algısı bozukluğu (dismorfofobi) diye bir rahatsızlık var. Kendinde yoktan kusur icat etme hastalığı. Kendini aşırı kilolu ya da zayıf zannetme gibi. Kaşı çıkık diye kafatasını törpületmek isteyen de var, ince belli görünmek için kaburgasını aldırmak isteyen de. Bu tür insanlara, cerrahtan önce psikiyatra gitmeleri salık veriliyor.
Güzellik her çağda önemli oldu. Ama artık sanatsal, düşünsel, bilimsel bir başarının güzel olmak kadar ilgi çekmediği zamanlardayız. Sakal bıyık ektirenlere, tırnak nakli yaptıranlara, ayaklarından birer parmağı kestirenlere fazla bir sözümüz yok. Güzellikle ilgili sorunu gerçek olanlara da bir yararımız...
Çok çirkin olduğunu söyleyen genç kıza bir delikanlı akıl veriyor: "Bizim evde de çirkin bir muhabbet kuşu var ama çok seviliyor. Diliyle sevdiriyor kendini... Sen kendinden kötü durumda olanları düşün ve hâline şükret..." Teşekkür ederiz güzel insan. Keşke herkese böyle akıl veren zeki birileri olsa...
"Çirkin ile bal yeme, güzel ile taş taşı" sözü hep rağbet gördü. "Yüz güzelliği evden hamama, huy güzelliği Urum’dan Şam’a" diyenler öteden beri kimseyi kandırmayı başaramadı, heyhat!..
