İbrahim Değil

İbrahim Değil

“Fenerbahçe’nin sahaya dizilişi yanlış”

Bizden evvelkiler şöyle buyurmuş: "Türk söylemez, söylenir." Estağfurullah efendim, söyleyenimiz de çoktur. Çevremdeki insanlar söylenip dururken, bir milletvekili derdini uluorta söyledi mesela. "Biz bu maaşla geçinemiyoruz." dedi. Bir delikanlı, bursunu geç yatıran hayır derneği Ahbap'ı Cimer'e şikâyet etti. "Unutmayın ki herkesin bir hayatı var ve ona göre planlar yapıyor." diye açıklama da yaptı. TBMM Dilekçe Komisyonu'na başvuran Konyalı bir yurttaş, Fenerbahçe'nin sahaya yanlış dizildiğini ifade edip bunun düzeltilmesini istedi. Evlilikte 20 yılı dolduran ev hanımlarına emeklilik hakkı verilmesini isteyen var. Evliliklerin 10 yılda bir yenilenmesini talep eden bile var... Söylenmeyi bırakıp eyleme geçenlerden anlıyoruz ki bir toplum uyanıyor.

Derdi olan kaplumbağa, kafasını kabuğundan çıkarmalı. Haksızlığa uğrayan, hakkının ardına düşmeli. Derdini mübaşire veya Marko Paşa'ya da anlatmamalı. İzmir’de Kasım mesela, bir kamu çalışanı. Fahri mutemetlik yaparken ufak bir hata yapmış. Sonrasında bir dilekçe yazarak kendini ihbar etmiş. İhbar sağlam yerden ya, önce hapis cezası yemiş, sonra memuriyetten atılmış. Ardından kolları sıvayıp zorlu bir hukuk mücadelesine girişmiş. Ve 7 yıl sonra kendini ihbar etmeden önceki zamana dönmeyi başarmış…

Azim, inanç ve kararlılık önemli. Hak bellediğin yolda yürüyecen, kardeşim. Başvurulası bir yığın merci var. Ankara’da bir yurttaş Kamu Denetçilik Kurumuna başvurmuş. Aile Sağlığı Merkezinin bahçesine hekimlerden biri domates ve salatalık dikmiş. “Bostanın tez zamanda iptal edilmesi gereğini saygılarımla arz ederim…” Arzuhalini Cimer’e yazmış bir baba adayı: “Doktor hanım ben orada yokken hamile eşimi muayene ettiği sırada -kendisine sorulmadığı halde- bebeğin cinsiyetini söyleyerek benim yaşayacağım heyecana mani olduğundan dolayı…” Oğlunu sünnet ettiren bir baba ise Sağlık Bakanlığına başvurmuş: “Yavrumun sünneti esnasında sağlık çalışanları salavat ve tekbir getirmedikleri için kendilerinden şikâyetçiyim, efendim…”

Zamanlar eski zamanlar değil. İnsanlar hak arama mücadelesinde örgütleniyor. Kurulan dernekler bir araya gelip federasyon oluşturuyor. Federasyonlar birleşip konfederasyon kuruyor. Sonra 9 tane konfederasyon, halkımızın birtakım sosyal haklara kavuşabilmesi için toplanıp eylem yapıyor ki meydan hıncahınç dolu. Ben diyeyim 30 kişi, siz deyin 45 kişi…

Kabul edelim dostlar: Bir toplum uyanıyor…

YAZIYA YORUM KAT
Trabzon Haber veya diğer kategorilerdeki haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Trabzon haberleri içerisinde yada diğer tüm haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum