İstanbul'daki Beşiktaş galibiyeti sonrasında Avni Aker'de moraller bir hayli yüksekti. Hafta içerisinde dört günde bir maç oynama
güzelliğini(!) uygun gören yeni TFF bile bu havayı bozamadı. İkinci yarının en istikrarlı ismi Olcan Adın'ın yokluğuna Zokora eklense de, sahadaki onbir bekleneni gerçekleştirmek adına en doğru tercihleri içerisinde barındırıyordu.
***
Mac öncesindeki güven sahaya öyle yansımış ki, bütün oyuncuların üzerinde özgüven gömleği vardı. Trabzonspor ilk otuz dakikada sezonun en güven veren dakikaları yaşattı izleyenlerine. Savunmada, orta sahada ve hücum bölgesinde herkes ne yaptığını biliyordu. Nitekim Sivasspor gibi bir takım karşısında pozisyonlar buldu. Aynı şekilde rakibe Erman Kılıç'ın şutu dışında fazla şans tanımadılar. Oyunun hâkimi Trabzonspor'du. Ancak, Sivasspor ceza saha içerisindeki son pas tercihleri ve "TOPUK" sevdası beklenen golün gelmemesine en büyük etkendi.
***
37. dakikada futbolun değişmez kuralı işledi. Atamayana attılar. O dakikaya kadar pozisyon bulmakta zorlanan rakip, Giray'ın uzaklaştıramadığı topta golü buldu. Trabzonspor'dan beklenen golün rakip Sivasspor'dan gelmesi, Avni Aker'de soğuk duş etkisi yarattı.
Sonrasında Paulo Henriuqe'nin top kayıpları ön plana çıktı.
***
Bundan sonraki süreç Sivasspor'un istediği gibi şekillendi. Orta sahada iyi kapanan rakip, hızlı adamları ile pozisyon aradı. Burak Yılmaz'ı iki-üç kişi ile marke edip orta sahaya kadar püskürten Rıza Çalımbay'ın talebeleri oyuna ortak oldular.
***
Alanzinho'nun Adrian'in yerine oyunu girmesi ibreyi yeniden değiştirdi. Burada bir tespit yapalım. Trabzonspor bu ikiliden Adrian ile başlamalı oyuna. Alanzinho sonradan dâhil olduğunda daha etkili oluyor. Neticesinde önce Alanzinho, sonrasında Volkan Sen ile öne geçmesini bildi. Volkan Şen - Mustafa Yumlu değişikliği sonrasında Celustka sağ beke, Serkan Balcı orta sahaya geçti.
***
Burak Yılmaz, Türkiye'nin Henry'si... Neden? Çünkü sağ ayak içini o kadar güzel kullanıyor ki, bu yakıştırmayı da hak ediyor. Rakipler artık Burak'ın sağ ayak içi plasesini ezberlemiş durumda. Burak Yılmaz'ın kaçırdığı penaltıda da, gecen haftaki Beşiktaş maçındaki iki pozisyonda da aynı ezberin kurbanı oldu.
***
Kuddusi Müftüoğlu iyi bir maç yönetti. Volkan Şen'in pozisyonunda kırmızı kart gösterse kimse bir şey diyemezdi. Bu 3 puanın önemi 4 hafta sonra daha da fark edilecektir. Hatalardan ders alıp daha iyiyi yapmak adına önce çalışmaya, sonrasında kazanmaya devam.