Her iki takımında sezon içerisindeki grafiğine baktığımızda, hem oyuncu kalitesi, hem de istikrar açısından bu maçın favorisi rakip Galatasaray’dı.  Şenol Hoca, Eskişehir kupa sınavında oyun olarak memnun etmeyen ancak kazanan kadroyu sahaya sürdü.

         İlk dakikalarda rakibine baskı uygulayan bir Trabzonspor vardı sahada. İlk on dakika sonrasında Galatasaray dengeledi. Her ne kadar on bire on bir oynansa da, ilerleyen dakikalarda bordo mavili takımın sekiz kişi oynadığına şahit olduk. Çünkü Sapara, Henrique ve Halil sadece sayısal olarak sahada vardı. Oyuna katkı anlamında hiçbir artı vermediler. Oyundan çıkan isimler de bunlar oldu.  Henrique için 45, Sapara için 70, Halil için 92 dakika beklemek gerekir miydi?

         SAVUNMA İYİYDİ.

         Savunmada Giray - Celustka ikilisi bu defa sırıtmadı. İlk müdahaleler hep onlardan geldi. Hamle eksikliği yaşamadılar. Zokora’nın yanında Aykut’u izlemek mevcutlar içerisinde daha akılcı. Aykut, genç yaşına rağmen milyon dolarlık ayaklardan daha özgüvenli oynadı.

         Trabzonspor’un forvet oyuncuları doğal olarak gole en yakın bölgede oynuyorlar. Ama gole en uzak, golü en son düşünen isimler yine onlar.  

         ALANZİNHO RENK KATTI

         Bu arada, Olcan ve Adrian’ın da hakkını verelim. İki kişilik oynadılar. Alanzinho’nun oyuna girmesinden sonra, ne yaptığını bilen bir takım vardı sahada. Nitekim bu dakikalarda birçok pozisyon da buldu. Ama olmadı. Üç günde bir maç oynayan bu takımın gösterdiği dirençli mücadeleyi de, eksikliklere rağmen tebrik etmemiz gerekir. Birçok oyuncu yok yazılan arkadaşlarının yerine iki kişilik oynadılar.

         YUNUS YILDIRIM KURALLARI

         Hakem Yunus Yıldırım’ın kolay kolay düdük çalmadığını biliyoruz. Trabzonsporlu bir çok oyuncu ikili mücadelelerde yerde kalıp, hakemden faul bekledi. Yunus Yıldırım kuralları (!) maç öncesi kendilerine hatırlatılmalıydı. Aynı Yıldırım, Alanzinho ile başlayan atakta Giray’ın sakatlığı düşüncesiyle hızlı bir atağı kesti.

         TEPKİLER ZARAR VERMEMELİ!

         Değerli Trabzonsporlular. Bordo mavili formayı giyen her oyuncuyu ailemizden birisi olarak görüyoruz. Takımdan ayrılınca da tepki koyuyoruz. Artık futbol değişti. Futbolcunun sözü sözleşmesidir. Siz sözleşmenizi sağlam yapacaksınız. Önemli olan bu.

         Bu arada sahaya yabancı madde atan taraftar kardeşim. Belki arkadaşların arasında bir gecelik kahraman oldun, ama kulübüne zarar verdiğinin farkında mısın? Sahadaki pankartlar çok şeyi anlatıyor. Sen protestonu yapmışsın. Bırak artık, camiana zarar verme!