İstanbul’da Şampiyonlar Liginde Atletico Madrid’den grubundaki ilk maçta 2 darbe yiyen yaralı aslan tehlikeli olur dediler. Doğru da dediler.

İlk 45 dakika içerisinde oyun her iki takım için dengeli geçmesine rağmen, Trabzonspor’da Marko Marin’in 2 pozisyonu kaleci Muslera’da kaldı.

Oyunun 36. Dakikasında düdükten sonra topu tribünlere gönderen Burak Yılmaz’a  sarı kart göstermeyen Cüneyt Çakır’a bunu yakıştıramadım dersem, sanırım bana katılırsınız.

40.dakika da  N’Doye’nin  kaçırdığı net gol pozisyonu ilk yarıda hafızalarda en iyi kalan oldu.

Galatasaray’ın ise bir pozisyonu vardı, oda 6 pasın içerisinde karambol de eridi gitti.

                                                                       *

Sarı kırmızılılar Trabzon’a gelirken Emre’yi geride  bıraktı. Hamit ve  Chedjou  sakattı. Selçuk’da cezalı.

Trabzonspor da ise Bosingwa ve Alex, uzun süredir sakat.

Galatasaray’ın belalısı Medjani ile kulübede başlayan Şota, bence Marko’yu yorgun rakip defansın üzerine oyuna sokmalıydı. Onunla oyuna direk başlaması bence konuk ekibin avantajı oldu. Gerçi Marko bu düşünceme rağmen rakibe en fazla sıkıntıyı da yaratan oldu. İyi de oynadı.

Gerçi fizik gücü olarak henüz tamda hazır değil diyebiliriz.

N’Doye zaten pozisyonu zor buluyor, düştü mü kaçırmayacak. İyi bir Yatabare ayarında asla değil.

Bir ofsayt pozisyonunda da bir topu yan direkten döndü.

                                                                       *

Tribünleri  neredeyse dolduran taraftarları önünde İkinci yarıya, ilk yarıya nazaran  daha iyi başlayan Bordo mavililer, 54.dakikada Erkan’ın boş kaleye yakın mesafeden  vuruşunun üst direkten geri gelmesi inanılır gibi değildi. Ardından 59.dakikada Marko’nun şutunun üst direkte patlaması gibi. Bu toplar iyi haberci olmadı.

Ev sahibinin bu direkten dönen toplarına, konuk ekipte 2.yarı oyuna giren Sinan’la cevap verdi. Sinan’ın şutu yan direğin dibine çakıldı.

Enteresandır, 55 ile 65 arası direkler arasında geçti adeta.

Bu arada Erkan’ın ortasında ceza alanı içerisinde Denayer’in eline çarpan topa penaltı çalmayan Cüneyt Çakır’ın, iyi niyetinden bu sefer şüphe etmedim dersem yalan olur.

Yazık, alın teri bu hırsızlık yapılmamalı. Sanırım, Cüneyt Çakır lige balans ayarı vermeye çalışıyor.

Şota’nın, iyi giden Erkan’ı oyundan dışarı almasına ise halen bir anlam veremedim.

                                                                       *

Bordo mavililerde Cavanda, Okay, Constant ve Marko bugün iyi işler yaptı.

İddia ediyorum Sarı kırmızılılarda,  Sneijder’i kenara al, sıradan bir takım fotoğrafı çıkar önünüze.

İkinci yarıda Galatasaray takımında oyuna giren Umut ve Sinan’ın ekiplerine katkıları oldu ,olmadı değil.

Trabzonspor’da ise oyuna sonradan dahil olan Yusuf, Cardozo ve Salih’in uğraşları rakibin bu beleş galibiyetini değiştirmedi.

Galatasaray’ın serbest atışında Onur, topu iyi yumruklayamayınca kısa düşen top M’Bia’nın ayaklarına çarpıp gol olması, beklenmeyen bir kaza gibiydi.

Trabzonspor bu karşılaşmada hele de böyle kötü bir golle mağlubiyeti asla hak etmedi.

Cüneyt Çakır’ı ise maçın gözlemcisi Metin Tokat’a sormak lazım, onlar daha iyi bilir!..