Ülkede Anayasa değişikliği için bir referandum yapıldı, AK Parti, MHP ve BBP’nin destekleriyle Evet oyları fazla çıktı ve yeni bir sistemin temelleri atılmış oldu.

Anayasa değişikliği ve Başkanlık sistemine daha ilk baştan yaptığı açıklamalarla sürekli karşı çıkan, MHP lideri Devlet Bahçeli ne olduysa bir anda kararını değiştirerek, Anayasa değişikliğine yeşil ışık yaktı,

Peki ne olmuştu, ülkenin milliyetçi partisi böyle bir kararı nasıl almış yada alabilmişti? MHP tabanı ve diğer sempatizanlarına göre ortada bir yanlışlık vardı. Üstüne üstelik sayın Bahçeli her mitinginde yüksek sesle, ülkenin geleceği için Evet demek zorunda olduklarını dile getiriyor, bu konudaki ısrarcı ve kararlı tutumundan asla taviz vermiyordu.

Bu durum MHP içerisinde çatlak seslerin çıkmasına neden olmuş, partinin bazı kurmayları ile taban, partinin uçuruma sürüklendiğini gelecek seçimlerde baraj altında kalacağı endişesi yaşandığı hususlarını konuşmaya başlamışlar ve seçim sonrası da bu tür söylemler devam etmiştir. Hatta diğer partili şahıslar da MHP’nin gelecek seçimlerde baraj altı kalarak kaybolacağını, Bahçeli’nin ise bu yapmış olduğu hamleler ile kendine Başkan Yardımcılığını garantilediğini, bu nedenle miting alanlarında hırçın ve karalı bir tutum sergilediğini belirtmişlerdir.

Devlet Bahçeli, ülke genelinde partisi ve kendi hakkında yapılan eleştirilerin hiç birine bu güne kadar cevap vermedi, hatta yapılan eleştirileri umursamayıp üslubunu her gün biraz daha sertleştirdi.
MHP tabanının bir kısmına göre Bahçeli partiye ihanet etmişti, diğer kısmı ise onun vatanı milleti için görevini yerine getirdiğine inanıyor, peki ya toplumun diğer kısmı?

Bana göre olayın çok daha değişik boyutu veya boyutları var; Sadece kesin olarak öğrenebildiğimi yazıyorum!

Devlet Bahçeli, ülkede kriz yaşanacağı durumlarda sürekli arabulucu olmuş ülkenin bekası için büyük fedakarlıklarda bulunmuştur.

Bilindiği üzere AK Parti yıllardan beri yeni bir anayasa ve Başkanlık sistemini sürekli gündeme getirmiştir. Ancak hiçbir partiden destek bulamamıştır ancak, AK Parti ve HDP nin bazı noktalarda bir araya gelmeleri, ülkede yaşanan 15 Temmuz süreci ve sonrası kapı arkalarında yapılan bazı görüşmeler sayın Bahçeli’nin kararlarında çok etkili olmuştur.

AK Parti anayasa değişikliğine HDP ile birlikte gidemez miydi? Çok rahat gider ve istediği sonucu fazlasıyla alırdı. Peki sonra ne olurdu, bugün ülkenin özellikle Güneydoğusunda çok daha kötü olayların yaşanabileceği, hatta ülkenin bölünebileceği gündeme gelmez miydi? Başkanın, bir yardımcısının HDP li olması durumunda, ülke büyük bir tehlike içinde olmayacak mıydı?

Bahçeli ve Kurmayları işte bu büyük tehlikeyi görerek, gündemde olmamasına rağmen anayasa değişikliği ve başkanlık sistemini bir anda dillendirmişlerdir. Keza HDP, AK Partiye bu konuda desteğini açıklamak üzereydi..

Sayın Devlet Bahçeli ülkenin geleceğini tehlikeye atmamak için başta partisi ve kendisini feda etmiş ancak, bunu parti tabanının bir kısmı ve birçok insanın algılayamadığı görülmüştür. Sayın Bahçeli yaptığı bu onurlu davranışa sığınacak kadar aciz ve onursuz bir kişiliğe sahip olmadığı için gerçekleri ne kendisi ne de çevresindeki kurmaylarının açıklamasına asla izin vermemiştir. Kısacası büyük bir kahramanlık örneği göstermiştir.

Bir gün tarih MHP’yi ve özellikle sayın Bahçeliyi, onun vatanı ve milleti için yaptıklarını yazacak buna inanıyorum, bu arada MHP’nin kan kaybettiği söyleniyor aksine, her gün gerçekler ortaya çıktıkça MHP’nin nasıl güçlendiğini ve sayın Devlet Bahçeli’nin büyük bir lider olduğunu hep birlikte göreceğiz.

Teşekkürler sayın Bahçeli bu vatana millete yaptığın katkılar için, asla yalnız değilsin. Vatan Toprağı Kutsaldır Kaderine Terkedilemez!