Ülkenin spor ve siyaset deki önemli isimlerinden bazıları da, bu gece Avni Aker deki yerlerini almıştı.

BJK Teknik Direktörü Carvalhal, Portekizli ünlü oyuncu İnter kulübünde görevli Luis Figo, Siyasi çevreden Murat Karayalçın, Haydar Baş da, kapalı tribünde ilk gözüme takılanlar oldu.

Milano ekibi İnter’de önemli isimlerden, Brezilyalı Maıcon ve Hollandalı Seneıjder sakat oldukları için kadroda yoklar. Trabzon da ise Vittek, Tayfun, Piotr Brozek’i sayabiliriz.

                                                        *

Bu karşılaşmadan önce, Rusya ‘da, Fransız Lille ekibi, CSKA Moskova’yı 2-0 yenince işler biraz karıştı. Her iki takımda bu geceyi 5 puanla kapatırken, Trabzonspor bu maça 5 puanla başladı.     

Dünyanın değişik yerlerinden 230 civarında Gazetecinin akredite olduğu Trabzonspor-İnter karşılaşması, çok ince ve hafiften yağmış yağmurla ıslanmış harika bir zemin üzerinde başladı.

 
  *

İlk hatırı sayılır pozisyon 18.dakikada gol olurken, bu dakikada Arjantinli Alvarez’in, rakip yarı alanda yaptığı duvar pasını,Zokora düşüncelere dalıp seyredince,yine topla buluşan Alvarez takımını deplasmanda 1-0 öne geçirdi.

Tribünleri dolduran bordo mavili taraftarların önünde, oyunun bu dakikalarında İnter yarı alanında çoğalamayan bordo mavililer, ilk gole yakın olduğu 21.dakikada Burak’ın bir ara pasında kaleci Cesar’dan önce son anda topa dokunmasına rağmen,meşin yuvarlağın resmen yan direği yalayarak auta çıkması,üzücü olduğu kadar da ,ümit vericiydi.

Bu pozisyondan 2 dakika sonra, Colman’ın pasını önünde bulan Halil’in yaklaşık 25 metreden attığı nefis şut , Samuel’in sırtından hız alıp ,Cesar’ı aştı ve üst direğin içine vurarak filelerle kucaklaşması ise teskere almış asker evladına kavuşan annenin,hasreti gibiydi.

                                                        *

İkinci yarıda 6o ve 62.dakikalarda, tribünlerden 61.dakika showu beklerken Trabzonspor az kalsın mağlup duruma düşüyordu. Zarate’nin çok net iki gol pozisyonundan birini Glowacki, diğerini de kaleci Tolga önledi. İzleyenlerin yüreği ağzına geldi andı, bu anlar…

Defansını kalabalık tutan ve hücumda hızla çoğalan Ranieri’nin talebeleri, zaman zaman da, Güneş’in oyuncularından baskın atak yedi.

70.dakikalarda Burak ve Alanzinho’nun müsait pozisyonlardaki şutları,tam isabet almayarak aklımda kalanlardı.

38’lik kaptan Zanetti’nin takımını orta bloktan ağabey gibi yönetmesi, demek ki her takıma bir ağabey gerektirdiğini vurguladı.

                                                         *

Maçın bitimine 15 dakika kala, Alanzinho’nun ortasına altı pas üzerinde yatarak kafayı vuran Adrian’ın, yan direkten dönen topunu, sanırım hafta boyunca hayıflanıp duracağız.

Trabzonspor’da Serkan Balcı ve Alanzinho yerlerini Adrian ve Henrique’ye,İnter de ise Zarate ve Alvarez ilerleyen dakikalarda formalarını,Couthinho ve Faraoin’e teslim ettiler.

Son 10 dakikaya girildiğinde yan top çevirmeye başlayıp, tek puanın işini gördüğünü kabul eden İnter, bu grubu şimdilik 10 puanla lider olarak tamamlamayı garantiledi.

                                                         *

Toplam 6 İngiliz hakemin yönettiği karşılaşmada, orta hakem Martin Atkinson, sevdiğim bir hakem görüntüsündeydi. Yani çok az düdük çalıp zırt-pırt oyunu durdurmayan,

kesmeyen ve kompleksi olmayan bir profil çizdi.

Onu seyreden hakemlerimiz olduysa, sanırım biraz ders almışlardır bu gece.

Trabzonspor bu grupta son maçlara girildiğinde, 5 er puanlı CSKA Moskova ve Lille takımını üzerinde 6 puan yaptı.

                        *

Sizlerde çok iyi bilirsiniz ki, bu ülkede daha önce şampiyonlar ligine katılan takımlardan bazıları, bırakın puan almayı gol bile atamayarak, grup karşılaşmalarını tamamlamıştı.

Halen daha bazı Tahirler !.. kıskanmaya devam etsinler, belki çatlarlar, belki de patlarlar.