Türkiye’de 6 Nisan 1909’da Hasan Fehmi Bey’in öldürülmesinden başlayarak, aralarında Uğur Mumcu, Abdi İpekçi, Hrant Dink ve Metin Göktepe’nin de yer aldığı onlarca gazeteci ne yazık ki acımasız bir şekilde katledildi.
Katledilen birçok gazetecinin hâlâ failleri belli değil.
Davalar tozlu raflarda...
İstanbul’da, gazetesinin önünde hain bir pusu sonucu öldürülen Hrant Dink 18 yıldır aramızda yok.
Ankara’da ise, 32 yıl önce evinin önünde katledilen Uğur Mumcu’nun hem gözlükleri kırık hem de kalemi...
Yerleri kolay mı doluyor?
Uğur Mumcu’nun kitaplarını bir okuyun, bir inceleyin.
Terör, uyuşturucu, yozlaşma, gençlik, demokrasi…
Bütün konulara tek tek hâkim.
32 yıl önceden yazmış, bugün olup bitenleri...
Ne yazdıysa aynısını yaşıyor, görüyoruz.
Görmek istemeyen, işine gelmeyen ise üç maymunu oynamaya devam ediyor.
Gazetecilik mesleğinin geldiği nokta ortada.
En güvenilir kurumlar arasında dibin dibindeyiz.
Tarafsızlığımızı, cesaretimizi, onurlu ve yürekli duruşumuzu kaybettik maalesef.
Sosyal mecra ile birlikte de eriyor, tükeniyoruz.
Ayakta kalan, itibar gören, değer bulan, sahip çıkılan kaç kişi kaldık ki, sahi?
Hepimizin birbirine şu soruyu sorması gerekiyor:
Neden Uğur Mumcu gibi gazeteciler yıllar geçse de ölümsüz kalıyor, unutulmuyor, özleniyor ve yeri kolay kolay dolmuyor?
32 yıldır neden bir Uğur Mumcu bulamıyoruz?
Değerli meslektaşlarım, birbirimizi kandırmayalım.
Kalemlerimize sahip çıkmak için çok ciddi bedeller ödemek zorundayız.
Sermaye ve gücün karşısında duramıyoruz.
Her şeyin menfaat ve çıkar olduğu bir düzende, meslek etiği ve ahlakı ne kadar sağlam kalabilir ki?
Demokrasiye, adalete, hakça bir düzene olan saygımızı kaybettikçe, sadece boynumuz değil, kalemler de eğilip bükülüyor.
Ama tarih herkesi, hepimizi bir yere not ediyor.
Bu yalan dünyadan giderken,
Bir çift kırık gözlük, bir keskin kalem ve bir de şerefli, namuslu, onurlu bir hayat bırakmak kolay mı?
Ekmek, emek ve onur mücadelesi vererek kalemlerine sahip çıkmış, ülkesi, vatanı ve bayrağı için hayatını kaybetmiş olan üstatları sevgi, saygı ve rahmetle anıyorum.
Her türlü olumsuzluğa rağmen meslek onuruna sahip çıkarak mücadele edenleri ise saygıyla selamlıyorum.