Karşılaşma başladı.

Sahadaki takım galip gelince, sanki bu ligin lideri olmayacak olan takım : Trabzonspor

İlk 45 dakikada bir maraton ve kapalı tribün var Avni Aker’de, sanki takımları galip gelince bu gece lider olmayacak olan takımın taraftarları gibi : Sessiz,sedasız,sükunet içerisinde.

Hava desen yine rezil, kapalı, sisli ve kasvetli,bıktık.

Bordo-mavi  formalılar sanki geçen hafta deplasman da 7-0 galip gelen takım değil.

Kırmız siyahlılarda, sanki ligin en kötü takımlarından biri değilmiş gibi.

Hani insan diyor ki; İki pantolonum olsa da birini çekip yırtsam.

*

Liderlik şansını yakalayan bir takım,bu maça böyle mi başlar.

Rakibini kafadan sahasına kapatır ve sağlı-sollu ataklarla boğar be.

Ben sahaya çıkacak ilk on bir için,dedim ki kendi kendime ” İnşallah Şenol hoca Manisaspor’a 3-1 yenildikten sonra dediğini,bu sefer yapmış olsa”

“ Sivasspor’u 6-1 yendikten sonra, aynı on birle Manisa önüne çıkmamız hataydı” dedi.

Maalesef aynı hatayı,istikrar için tam destek verdiğim Şenol hoca, bu gece istemeden de olsa yaptı.

Kasımpaşaspor 7-0 lık skorla mağlup eden aynı on biri,önündeki ilk maçta yani Gençlerbirliği karşılaşmasında sahaya sürdü..

Ben geçen hafta ki on biri bozmak için jaja yada Engin’le başlar diye tahmin ettim

ama yanıldım.

*

Geçtiğimiz hafta Alman teknik direktörünü evine gönderen ve yardımcısı Ralf Zumdıck’i teknik adamlığa getiren Gençlerbirliği, bence en iyisini yaptı.

Gençlerbirliğinde yardımcı teknik adamın görevi kabul etmesindeki tavrı ise giden teknik adamı Thomas Doll na karşı sanırım kendi sorunu…

Doğru mu ? Yoksa yanlış mı yaptı ? kendi düşünsün.

*

Trabzonspor kadrosu bir eksik çıktı sahaya. Kulüp yine para cezasını göze almış sanırım.Alt yapıdan bir oyuncu kadroda yok.

Sahada on bir, kulübe de altı kişi var.

Teofilo ve Tayfun kadroda yok.Son gün rahatsızlandığı için kadroya alınmadığı bildirilen Yattara’da kadroda yok.

Sakatlığı geçen ama psikolojik olarak hazır olmayan Glovacki’de tribünde.

*

İlk yarıda kendi sahasına kapanan,ben buraya bir puan almaya geldim ve razıyım, mesajı veren bir Gençlerbirliği vardı.

Çakılı bir dörtlü Mahmut,Kulusiç,Aykut ve Jedinak,bizim mahallenin sokak lambası gibiydi.Hiç çıkmadılar,yerlerinden ayrılmadılar.

Bu anlayışla beklemedikleri bir de gol buldular.Eski Galatasaray’lı Serkan Çalık, şık vurdu.Bill Mehmet’e çarpan top ,misafir takımın Trabzonspor  önünde ilk yarıyı 1-0 önde kapatmasına neden oldu.

*

Şenol hoca, ikinci yarıya Engin Baytar’la başlayarak iyi bir karar verdi.

İlk yarıdaki hatasını anlayan kapalı ,özellikle Maraton tribünündeki bordo mavili taraftarlar,kale arkası tribünündeki arkadaşlarına da,tezahüratlarıyla destek vermeye başlayınca,bordo mavili takım top oynamaya başladı.

Bu arada kendi stiliyle Jaja’da oyuna dahil olunca,misafir takımın kendi yarı alanı şenlik yeri oldu.

Önce Serkan Balcı getirdi,Burak çaktı 1-1…

Selçuk ortaladı jaja yükseldi kafayı vurdu 2-1…

Yine Paul Gascoigne pardon,Serkan Balcı arka direğe uzun ortaladı.bu sefer Umut yükseldi kafayı yapıştırdı 1-3…

Demek,taraftar sesini toplu halde yükseltirse, takım da havaya girermiş.Öyle mi beyler ?

*

Cüneyt Çakır ve triyosu bazı hatalar dışında şıktılar.

Milli takımımızın teknik patronu Hiddink efendi de nasıl olduysa, laleler ülkesi Hollanda’sına  gitmeyip,Avni Aker’in protokolünde yerini aldı.

Sanırım  bizim Gascoigne’yi pardon Serkan Balcı’yı,Burak Yılmaz’ı ve Engin Baytar’ı görmesi için gözünün içine mi sokmamız lazım bilmiyorum ? Oğuz Çetin’den izin alırsa belki olur ha ne dersiniz !...