Trabzon"da kalıplar çatırdıyor

Kalıplardan kurtulun,

İcat çıkarın, “Eski köye yeni adet getirin” ajitasyonu (kışkırtması) ile karşı karşıya kaldık.

İsterseniz yapmayın

 Bir de tehdit algısı ile karşılaştık…

Bu algı şifresini çözdüğümüzde anladık ki; böyle gidersek,

 “Ne işsizliği çözebilir ne de Trabzon"u geliştirebilirsiniz”, deniyormuş.

Trabzon"da bir hafta

Trabzon fıkır fıkırdı… Kolbastı bile ağır ritim olarak kalırdı bu etkinlikler karşısında.

İki gün “ Üretimde Yeni Yollar Yeni Fikirler” sempozyumunda (bilgi şenliğinde)  yerli ve yabancı konukları dinledik.

Üç günümüz ise örgün ve yaygın eğitim kurumlarında,

Mesleki eğitim alan her yaştan gençlerin “icat çıkarmaları, eski köye yeni adet getirmeleri” için, akıl teri akıtarak hazırlandıkları “ Proje Tabanlı Beceri Yarışmasında” değerlendirme (jüri) başkanlığı yaparak geçirdik.

Proje tabanlı beceri yarışmasını Milli Eğitim Bakanlığı,

Sempozyumu ise Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası bünyesindeki AB Bilgi Bürosu düzenledi.

Milli Eğitimden Orhan Genç"i, TTSO AB Bilgi Bürosundan Yakup Karpuz"u görünmeyen iki kahraman olarak kutlarım.

Fındık bahçesinde inovasyon (yenilikçilik)

İki ton fındığı karı koca tek başlarına toplayıp çuvallıyorlar.

İki ton fındık atmış yevmiye ile toplanırmış. Bu iyi örnek, fındık için yapılan inovasyonun sonucu.

Fındık çeliklerinin hazırlanması,

Bahçenin hazırlanması,

Uygulanacak tekniğin seçimi

Uygulanacağı oOcakların oluşturulması

Fındık dalda değil, gövdede oluşuyor, verim en üst sınıra çıkıyor.

Bu inovatif çalışmaların sonucunda şaşmaz rekolte tahminlerinin yapılabiliyor.

Verim tahmini sağlıklı yapınca ihracatta da önemli avantajlar sağlanıyor.

Fındıkta inovasyon?

Yaaa.

Yaknda fındığımızın başına gelecekleri düşünmek bile istemiyorum.

Eski köye yeni adet

Mevcut öğrenim sistemi kalıp halinde düşünmemize neden oluyor.

Öğrenim yaratıcılığı engelliyor.

Ezbere dayanıyor ve analitik düşünceyi geliştirmiyor.

Bu sığ ortamda örgün ve yaygın mesleki eğitim kurumlarından gelen projelerde;

Yüz kadar süreç ya da ürünü farklılaştıran, ona yeni özellikler katan (inovatif) işleri görmek heyecan vericiydi.

Otomobilin bulunması icat değil (miş)

Ya ne?

Yenilikçilik içeren (inovasyon - inovatif- ) bir çalışmaymış.

Çünkü at gücüyle çekilen bir taşıt aracı zaten vardı. Motor ise bulunmuştu.

Yapılan sadece at gücü yerine motor gücü kullanmaktan ibaret (miş!).

Bu örnek inovasyon “yenilikçilik” dediğimiz olaya çok güzel bir örnek olarak akılda kaldı.

Üçüncü gözünüzün olmasını ister miydiniz?

Bilgi şenliğinde İngiliz konuşmacının sorusu bu. Salonda tam bir sessizlik.

Söz almak için ne el kalkıyor, ne de pattadanak bir söz düşüyor ortalığa…

İngiliz tekrar soruyor; üçüncü gözünüzün nerenizde olmasını isterdiniz?

Bu kez kıkırdamalar…

Konuşmacı bunu bir çocuğu sormuş; Parmağımın ucunda olsun, demiş.

Nedenini ise şöyle açıklamış; kendimi göstermeden koridorda kimsenin olup olmadığını rahatça görebilirdim…

Demokrasileri gelişmiş ülkeler kalkınır

Başarısızlığın son derece aşağılandığı bir toplum oluşturduk. Unutmayalım ki ampulü bulan Edison 1093 denemeden sonra amacına ulaştı.

Başarısızlık, başarısız olduğunda yeni denemelere girişmemektir. Yeniden ayağa kalkmamaktır.