Seninle olmuyor!
Sensiz hiç olmuyor!
Gerçekten hızla artan sanayileşme yanında insanların daha rahat ve refah bir yaşam arzusu nükleer enerjiyi elzem kılarken, nükleer kazalar ve çevre kirliliği da o denli ürkütücü ve caydırıcı bir etmen oluyor.
Uluslararası Atom Enerji Ajansı nükleer kazaları önlemek veya en aza indirmek amacıyla her yıl değişen bir seri önlem alsa da yine de insandan veya doğadan kaynaklanan ve öngörüsü olmayan kazalar nükleer enerji kullanımını sorgulamaktadır.
Öte yandan dünya ülkelerinin nükleer enerjiyi kontrollü kullanma konusunda da ciddi ortak bir tavırlarının olmadığını görüyoruz.
Bu nedenle de siz nükleer enerjiyi kullanmasanız da küresel ölçekli, başka ülkelerin neden olduğu nükleer kirlilikten kurtulamıyorsunuz.
DÜNYANIN NÜKLEER SANTRALLERİ
Aşağıdaki harita tüm dünyadaki çalışan ( kırmızı daireler), inşa halinde olan (yeşil renk) ve planlanan (mavi renk) nükleer santrallerinin yerlerini göstermektedir.
Bu günkü durumda Türkiye nükleer santrallerden yeterince yararlanamadığı halde, bir başka deyişle çevresini kirletmediği halde komşu ülkelerin nükleer santrallerinin tehditti altındadır.
Çünkü nükleer santral kazaları sadece bulundukları bölgeyi değil atmosfer koşullarına bağlı olarak yüzlerce kilometre uzaklıkta olan bölgeleri de etkilemektedir.
Bu nedenle Karadenizliler Sinop nükleer santrali yokken de kuzeyden gelen Çernobil nükleer felaketini yaşamıştır.
Şimdi Karadeniz Bölgesi Sinop nükleer tesisi yanında güneydeki Ak Kuyu nükleer santralinin de etkinlik alanına girecektir.
Öte yandan Doğu Akdeniz ve Orta Doğunun nükleer santralleri Türkiye’yi tehdit eden bir diğer unsurlardır.
DEPREM NÜKLEER SANTRALLERİN EN BÜYÜK TEHDİTİ
Nükleer kazalarının ön görülmez en önemli nedeni depremlerdir. Aşağıdaki deprem tehlikesi haritasına göre Sinop ve Ak Kuyu nükleer santralleri orta hasar deprem bölgelerinde yer alır.
Deprem bölgelerinde yapılan santrallerin güvencesi en üst düzeyde olmasına karşın Japonya’da yaşanan ön görüsü olmayan deprem ve onun yarattığı nükleer felaket tüm insanlık için önemli ve öğretici bir uyarı olmuştur.
NÜKLEER SANTRALLER TÜRKİYE Yİ NE KADAR TEHDİT EDİYOR
Türkiye çevresinde kurulması planlanan Sinop, Ak Kuyu ve Orta Doğu nükleer santrallerin bir kaza olması durumunda atmosferik koşullara göre yakın ve uzak çevreye vereceği zarar aşağıdaki haritada gösterilmiştir.
Kırmızı alanlar nükleer santrallerin yeri ve yakın çevresindeki birinci derece nükleer kirlenme alanlarını göstermektedir.
Görünen o ki Türkiye kendi nükleer santrallerini kurmasa da her geçen gün çevresindeki ülkelerin neden olduğu nükleer kirlenme tehlikesi ile karşı karşıyadır.
Bu nedenle nükleer enerji politikası bireysel bir tek ülkenin değil, tüm dünyanın ortak sorunu olmalıdır.
Bu güne kadar küresel ölçekte izlenen nükleer enerjiden yararlanma politikasının esası şudur:
Gülü seven dikenine de katlanır!
