Prof.Dr. Osman Bektaş

Prof.Dr. Osman Bektaş

Kent Sorumluluğu

Kent Sorumluluğu Ortak Yaşam Kültürüdür

Kent sorumluluğu olmayan toplum demokrasiyi de hak etmez.

Çünkü demokratik rejim seçmeyi ve sorgulamayı ön görür.

Bu bağlamda Kent Konseylerinin işlevlik ölçütü bir bakıma ilin gelişmişlik ve çağdaşlık ölçütüdür.

8-10 Eylül 2011 tarihleri arasında TMMOB tarafından düzenlenen Trabzon Kent Sempozyumuna kent sorunlarını daha iyi anlamak ve katkı sunmak için katıldım.

Ancak kent sakinlerinin kente karşı olan ilgisizliklerinin kent sorunlarının önünde gittiğini görünce gerçekten çok üzüldüm.

*Açılış Konuşmasında İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi Başkanı sayın Mustafa YAYLALI’ nın söylediği gibi Trabzon sakinlerinin aynı zamanda ilin sahibi olması gereği gerçekten önemli bir konuydu.

*Sempozyuma yeterli katılımın olmadığını görünce ilin sosyo-ekonomik sorunlarına sahip çıkmayan toplumun sanat faaliyetlerine de pek sıcak bakmadığını hatırladım.

Cumhuriyet Bayramı ve Trabzon’un kurtuluşu nedeniyle Değirmen Derenin karşısına geçerek şehir merkezinde KTÜ Devlet Konservatuarı adına yaptığımız müzik ve resim sanat faaliyetlerine katılımın bu günkü gibi çok az olduğunu hatırladım.

*Sempozyumdan bir gün önce oda başkanları sayın Mustafa YAYLALI, Şaban BÜLBÜL ve Hasan KARAL’ın örgütçü özellikleri gereği sempozyuma katılımı sağlamak amacıyla bütün esnafı gezerek adam adama markaj ve ikna yöntemini kullandıklarını sayın Tayfun SEZEROĞLU’nun dükkanında şahit oldum. SEZEROĞLU sempozyuma katılacağına söz vermeden de üçlü grup iş yerinden ayrılmadılar. Sonuç olarak bu tür sempozyumlara katılımı sağlamak için davet yöntemi değil de ikna yönteminin geçerli olduğunu öğrendim.

* Geçmişte Trabzon için yaptıkları ve yapamadıklarını anlatmak ve deneyimlerinden yararlanmak için çağrılı olan eski ve güncel Belediye Başkanlarımız sayın Hasan MELEK, Orhan KARAKULLUKÇU,  Asım AYKAN, Niyazi SÜRMEN, Dr. Orhan Fevzi GÜMRÜKÇÜOĞLU’nu toplu halde karşımda görünce sadece bu güne değil geleceğe karşıda sorumlu olduğumuzu bir kez daha hatırladım.

*Sayın Belediye Başkanımız Orhan Fevzi GÜMRÜKÇÜOĞLU konuşmasında “Hizmet çıtasını o kadar yükseğe koyacağım ki benden sonra gelen belediye başkanları ona asla ulaşamayacak” deyince ülke kalkınmasında seçilmiş ve atanmış tüm üst düzey yöneticilerin performans ölçütlerinin ne kadar önemli olduğunu anladım.

*Kent sempozyumuna KTÜ den ve diğer illerden çok sayıda akademisyen çıkarması vardı. Trabzon’un deprem riskini de içeren “Trabzon Kent Planlamasındaki Jeolojik Faktörler” adlı sunumumuzun önemli kısmı Sayın Prof.Dr. Ahmet ERCAN hocamızın isteği doğrultusunda www.ahmetercan.net sitesinde (Trabzon Kırıkları) yayınlandı.Sayın ERCAN sitesinde Trabzon ili için şöyle diyor:

Bir kente geldiğinde baktıklarım, öncelikler;

1.Alan kullanımı; yapılaşma(yaygınlık, yükseklik, sıklık, örek-mimari) ile yerleşimin yeşil dokuyla, geçmiş yapılaşma öreğiyle uyumu, çevre ile geçmiş uygarlık ürünlerinin korunması,

2.Temizlik, güzellik

3.Yaşayan kişilerin toplumsal durumu(eğitim, davranış, yaşayış, ekinsel, çoğun-nüfus, işsizlik),

4.Çevre gürültüleri(taşıt, ses gürültüsü, duman, solunum) ile ulaşım,

5.Kentlilerin, eğlence, çeynik(spor) yaşam alışkanları,

6.Kent yönetim anlayışı.

Bu değerlendirmelere bakıldığında Trabzon geçer değer almaz.

*Renkli kişiliği, bilgisi ve deneyimiyle tanınan sayın Prof.Dr.Hızır ÖNSÖY  katılımı az olan oturumda adeta isyan ediyordu “ Hani nerede uygulayıcılar! KTÜ ne yapıyor diyenler nerede? Bu toplumun duyarsızlığını anlamak mümkün değil”  Gerçektende kent sorunlarına şimdiden ısınmağa başlayan yeni millet vekilimiz sayın Prof.Dr. Aydın BIYIKLI oturumda tek üst düzey yetkiliydi.

Özetle KTÜ oradaydı, ancak beklenenler orada yoktu.

Evet, sevgili hocam toplum için bilgi üreten KTÜ gerektiği her yerde ve her zaman üzerine düşen görevi gerektiği gibi yapar ve yapmağa devam edecektir.

Başka deyişle son günlerin popüler deyimi: BİZE HER YER TRABZON.

Esen kalın.

Prof. Dr. Osman BEKTAŞ

obektas@ktu.edu.tr

YAZIYA YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR