Geçen hafta perşembe ve cuma günlerini Hamamizade’de ev eksenli çalışma üzerine anlatılanları dinleyerek geçirdim. Genel olarak erkeklerin; özelde Trabzonlu erkeklerin “kadınların ev eksenli çalışmalarını” destekledikleri saptanmış. Ev eksenli çalışan kadınlar bu desteği hem ev işlerini yaptıkları, hem de evin ekonomisine katkı sağladıkları için alıyorlarmış.

Bundan iyisi Şam’da kayısı…

Toplantının can damarını ise; ev eksenli çalışan kadınların üretimlerini  “kooperatif kurarak” değerlendirmesi sürecinin ip uçları oluşturdu.

Verilen örneklerde, Türkiye’de çok az da olsa ev eksenli üretim yapan kadınların “kooperatif” kurmayı başardıkları, hele içlerinden birinin yirmi ülkeye ihracat yaparak önemli bir başarıya imza atması büyük motivasyon yarattı.

Ama;

Bugün yürürlükteki kooperatif yasa ve mevzuat hükümleri ile ev eksenli çalışan kadınların kooperatif kurmasını, mali yükümlülüklerini yerine getirmesinin hayal bile edilemeyeceği anlaşıldı.

Çözüm için müjdeli haber aynı toplantıda paylaşılan bir önemli husus oldu.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının koordinasyonunda; kooperatif mevzuatında, ev eksenli çalışan kadınların kooperatif kurmasını engelleyici ne kadar husus varsa temizlik çalışmalarının başlatıldığı, haberi salonda alkışlarla karşılandı. Çalışma: 2023 vizyonu çerçevesinde ele alınmış.Rakamlar bizde kadınların iş hayatına katılımının AB’nin en düşük seviyesi olan %24’den %36’ya çıkarılması hedefine de katkıda bulunulacak.

Haydi, kolay gelsin.

Geçen hafta yine;

İŞKUR’un Trabzon’da: 15, 16 ve 17 Kasım günlerinde “ Girişimcilik, İstihdam ve Kariyer Fuarı”  etkinliğinin planlama çalışmalarına katıldım.

Fuar, Dünya Ticaret Merkezinde düzenlenecek. Fuarda hem ulusal hem de yerel firmalar kendilerini tanıtma, ziyaretçiler ise firmaları tanıma fırsatı bulacaklar. Fuar süresince seminer, konferans ve çeşitli etkinliklere yer verilecek. Bu etkinlikler, işsizlik gibi çok ciddi bir sorunla yüz yüze olan Trabzon ve Bölge için önemli farkındalıklar yaratması hedefleniyor.

“ Girişimcilik, İstihdam ve Kariyer Fuarı”na alternatif finansman kaynaklarına erişim, girişimcilik ve kariyer planlaması gibi konuların çok saygın isimlerinin özellikle gençlerle buluşması amaçlanmış durumda.

Firmalarının; Girişimcilik, İstihdam ve Kariyer Fuarına katılmaları halinde hiçbir ücret ödemeyecekler.

Geçen hafta  “İl Planlama ve Koordinasyon Kurulunun” toplantısı da önemliydi.

Yatırımcı Kamu kurumları ile STK’ların da davet edildiği İl Planlama ve Koordinasyon Kurulu toplantısı Valilik A toplantı salonunda yapıldı, toplantıyı Vali Dr Recep Kızılcık yönetti.

Toplantı geleneksel formu ile; yatırımcı Kamu Kuruluşları yatırımlarının gerçekleşmelerini anlattı, sorusu olup olmadığı katılımcılara soruldu. Genelde soru yoktu. Durum budur…

Toplantıdan bir gün sonra İl Planlama Müdürü Veysel Başer’i aradım.

Değerli bürokrata;

Toplantı formatının değiştirilip değiştirilemeyeceğini;

“Trabzon ekonomisinin koordinasyonunu gerektirecek hususlarının da” İl Planlama Kurulunun gündemine alınıp alamayacağını”, sordum.

Sayın Başer çok net olarak: Elbette olabilir, dedi.

Ve…

Gelecek toplantı “Trabzon Ekonomisinin” koordinasyonunu gerektirecek hususların gündeme nasıl almamız gerektiğini konuşabileceğimizi” söyledi.

Ne kadar mutlu olduğumu anlatamam…

Çünkü kalkınmanın temeli Kamu, Özel ve STK’ların güçlerini ortak bir istikamette birleştirmelerinden geçtiğini savunuyorum.

Batı kalkınma ve gelişmesinin temeli de budur.

Bölgenin amiral gemisi Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı ise gelecek toplantıdan başlayarak“İl Planlama ve Koordinasyon Kurulunun” toplantısına katılacağı ise ayrı bir memnuniyet kaynağımı oluşturdu.

DOKA imalat Sanayi Raporunu yayımlandı

Geçen hafta rapor üzerinde durmuş ” … Bölgede, imalat sanayisinin genel olarak ölçek büyüklüğünün sorunlu, sıradan teknolojili, bilgi noksanlı, araştırma özürlü, yönetim zafiyetli ve mühendissiz bir yapısı” olduğu saptamasını rapordan aktarmıştım.

DOKA İmalat Sanayi raporunda ayrıca, Trabzon’da ortaklık kültürü, birlikte iş, yeni bir iş yapabilme kültürünün çok düşük düzeyde olduğunun belirtildiğini, bunun geliştirilmesi gerektiğine özel vurgu yapıldığına dikkat çeklmiştim.

Beklediğimiz an bu an mı?

Çağrı Helva ve Çağrı Dondurmanın sahibi Hamit Bey Salı günü saat 12 00’de aradı: “Hocam; helva, dondurma, unlu mamuller, şekerleme vb üretim yapan beş arkadaş, birlikte neler yapabiliriz sorusunu kendi aramızda epeydir konuşuyoruz…”

Harikasınız, diyerek hemen araya girdim.

Hamit devamla “ama bundan sonra atacağımız adımları sizin kolaylaştırıcılığınız ile atmak istiyoruz, ne zaman bir araya gelebiliriz?” sorusunu sordu.

Aynı akşam saat: 18 00’de Söğütlü’de Muzaffer Beyin mekanı “DUDU” da buluştuk. DOKA’nın birlikte iş yapma önerisi sanki karşılık bulmuş gibiydi. O gece masadan kalkmak hiç içimden gelmedi.  Trabzon’da ortak iş yapılmazmış, galiba zaman bunun tersini herkese öğretiyor gibi…

Konuştukça, güvenmeyi öğrendikçe, doğru iş fikirleri ve fizibiliteler çevresinde, rekabetçi, yeni ve farklı işleri yapmanın keyfini yaşayacağımız günler çok uzakta değil.

Saygılarımla.