70"li yıllarda ayrıştırılmaya çalışmışlardı.

Kısmen başarılı oldular. Beş bin yurtsever genç bu ayrışmanın faturasını hayatıyla ödedi. Ya geride bıraktıkları…

Bu ülkenin en büyük güvencesi Anadolu insanının kendine yetebilme kültürüydü. Az çok tarımda üretiyor, paylaşıyor ve yardımlaşıyordu. Ne yazık ki bugün bu özelliklerimizin büyük oranda erozyona uğradığını söyleyebiliriz.

Hiç ara vermiyorlar, sürekli ayrıştırıyorlar.

Eskiden sağcı-solcu.

Şimdi laik-antilaik, AB"ci ABD"ci, tarikatçı, Kürt, Türk, Zaza, Çerkez, Gürcü, İmam Hatipli, Nurcu vs.

Sürekli, her alanda, kamplaştırıyorlar, ayrıştırıyorlar.

Kısacası ulus devletin birleştiren tüm unsurları müthiş bir şekilde sarsılıyor. Zorlama, baskı ve ısrar.

Özellikle AB adına konuşanlar tam kafatasçı. Öyle ki; DTP"nin kapatılmasıyla ilgili davaya tek kelime etmeden, AKP ile ilgili davaya taraf olmaları ne kelime adeta avukatlık yapıyorlar.

Söylemleri ahlaksız ve çirkin.

Efendim AKP çaktırmadan yapmalıymış vs. vs.

Tahrik ediyorlar ve ayrıştırıyorlar.

Toplumsal inanç, birbirimize güven sıfır noktasına indi. Atatürk, laiklik, çağdaşlık, özgürlük, bağımsızlık, eşitlik kavramlarını kullanmak neredeyse suç haline geldi.

Beş yıl sonraki fotoğrafı düşünmek dahi istemiyorum.

Bu ayrışmayı durdurması gerekenler daha da ayrıştırıyor.

1 Mayıs olayları ayrışmanın ne boyutlara geldiğini anlatıyor.

Sabahın ilk ışıklarıyla yalnızca sendikaların merkezinde toplandıkları için gök kubbe başlarına yıkılan işçiler neye uğradıklarını şaşırmışlardı. Bütün bunlar nedendi?

Nedeni açık.

Artık ayrışım tamamlandı.

Toplum can ve mal güvenliğini sağlamak yükümlülüğünde olan yani kamu düzenini sağlayacak olanlar ayrışmıştı.

Copladıkları ötekilerdi.

Onlar, onlardan değildi.

İşte Atatürk"ün ulus devletine yapılan saldırının sonuçları.

Ayrıştırın, sonra bölün, küçülsünler, yok edin…<