Ocakbaşı

Ocakbaşı

“Derin Trabzonspor” ne yapar?

Trabzonspor’da bir gerçek var ki, kongrelerde seçimi kaybeden de, kazanıp başarısız olan da suçu hep “Derin Trabzonspor”da buluyorlar.

Önce, Derin Trabzonspor gerçekten var mı, kimlerdir, ne yaparlar? konusunu irdeleyelim.

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, Trabzonspor’un kendine özgü bir derin Trabzonspor’u vardır.

Kaç kişi olduklarını sorarsanız, bazen bir kişi, bazen de bin kişi olurlar.

Onlar için Trabzonspor bir ana, bir baba ve bir evlat gibidir.

İnsan babasına nasıl saygı duyuyorsa, onlar da Trabzonspor’a saygı duyarlar.

İnsan anasını nasıl baştacı yapıp seviyorsa, onlar da Trabzonspor’u öyle seviyorlar.

İnsan evladını nasıl yetiştirip  başarılı olmasını istiyorsa, onlar da Trabzonspor’u öyle yetiştirip  başarılı olmasını istiyorlar.

Derin Trabzonspor keyfi bir örgütlenme değil, bir zorunluluğun sonucu vardır ve de olmalıdır da..

Derin Trabzonspor ilk kez 2000 kongresyle varlığını hissettirip Özkan Sümer’in başkan seçilmesini sağladı.

Daha sonra Atay Aktuğ ve Sadri Şener yönetimlerinin seçilmesine ve de o yönetimlerin başarılı olmasına fikirsel katkı sağladı.

Derin Trabzonspor’un bölünüp parçalandığı dönem ise Nuri Albayrak’ın seçildiği dönemdir.

O dönemde Derin Trabzonspor, İskender Önal ve Özkan Sümer arasında bölününce Nuri Albayrak başkan seçildi.

Derin Trabzonspor’un dahli olmadığı kongre de İbrahim Haciosmanoğlu’nun seçildiği kongredir.

O kongrede Derin Trabzonspor aday çıkarsaydı veya bir adayı açık şekilde destekleseydi,  bu gün o aday başkandı..

Derin Trabzonspor’u eleştirenler veya ona karşı çıkanlar Derin Trabzonspor’un Trabzonspor’da varolduğu veya yok olduğu dönemleri bir kıyaslasınlar.

Özkan Sümer döneminde bir Türkiye kupası kazanıldı.

Atay Aktuğ döneminde bir Türkiye kupası, iki de lig ikinciliği  kazanıldı

Sadri Şener döneminde  bir şampiyonluk, bir Türkiye kupası, bir de süper kupa kazanıldı.

Derin Trabzonspor’un kenara çekildiği veya içinde olmadığı Nuri Albayrak ve İbrahim Haciosmanoğlu döneminde ne bir kupa, ne de lig ikincilikleri var.

Şimdi soruyorum size..

Nuri Albayrak döneminde teknik direktör Lazaroni’yi Trabzonspor’a getirip, 4 hafta sonra gönderen “Derin Trabzonspor” mu?

Lazaroni’nin gelişine tepki koyan dönemin başkan yardımcısı İbrahim Haciosmanoğlu’nun transfer komitesinden istifasını “Derin Trabzonspor” mu istedi?

Dönemin yöneticisi Faruk Kanca, 56 gün Brezilya’da futbolcu takip edip, sonra da ona futbolcu aldırmayıp muşampa’yı transfer eden “Derin Trabzonspor” mu?

Aynı şekilde İbrahim Haciosmanoğlu yönetiminden Osman İlyas, İrfan Coşkun, Çetin Kansız, Engin Kara, Yaşar Aşçioğlu, Sebahattin Çakıroğlu’nun istifalarını “Derin Trabzonspor” mu istedi.

Fatih Tekke ve Ünal Karaman’ın sportif direktörlüklerini, Ömer Eyüboğlu’nun altyapı sorumluluğunu “Derin Trabzonspor” mu engelledi?

Tolunay Kafkas ile konuşmayarak gönderen ve de bundan dolayı kulübü 7-8 trilyon liralık bir zararla karşı karşıya bırakan “Derin Trabzonspor” mu?

İşte “Derin Trabzonspor”un, Trabzonspor’da varoluşu ile yokoluşu arasındaki fark.

Tabiki farkedebilenler için...

YAZIYA YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR