“Dayan Trabzonspor"um dayan” başlıklı yazıma “Beklenen hamleler yapılmaya başlandı” cümlesiyle başlamıştım.

Galatasaray, Trabzonspor karşılaşmasının başlama vuruşunun, Karşılaşmanın oynanacağı Ali Sami Yen stadyumunda yapılmadığını tüm Trabzonsporlular biliyor.

Bu karşılaşmanın başlama vuruşunun, resmi başlangıç saatinden iki gün önce, İstanbul medyasında başladığını biliyor da, startının ondan kaç gün önce nerede verildiğini bilmiyoruz.

O gazeteci yazdı, o bir Galatasaraylıydı. Peki Galatasaraylı olmayıp ta Trabzonspor"dan hınç almak için sırada bekleyenlere ne demeli.

İşte böyle bir ortamda resmi başlama vuruşu yapılan bir karşılaşma,

Trabzonspor"un kadrosu şu olmalıydı, bu olmalıydı. Taktik olarak şöyle oynamalıydı böyle oynamalıydı orasına şimdilik dokunmayacağım. Dokunmama da gerek. Futbol bilgisi bu ülkedeki bir çok Teknik direktörden iyi olan siz Trabzonspor taraftarları zaten bu değerlendirmeleri yapıyor, eğriyi doğruyu tespit ediyorsunuz.

Ben Galatasaray"a karşı kariyerim boyunca galibiyet alamamış bir teknik direktör olsam,

Ben Futbol kariyerim boyunca çalıştırdığım hiçbir takımda şampiyonluk yaşamamış bir teknik direktör olsam,

Kendimi şanslı hisseder ve tüm bunları yaşamış, futbol bilgisi üst düzeyde olan siz Trabzonspor taraftarlarının eleştiri ve görüşlerinden bir şeyler çıkarmaya çalışırdım.

Ben o teknik direktör olsam, Ali Sami Yen"de takımımın sadece karşısındaki 11 kişiyle değil, bir çok faktörle savaşmadan puan alamayacağını öğrenmiş olurdum.

Olmadı maalesef olmadı, Galatasaray"a karşı 3-0 kaybettik.

Karşılaşma sahada başlamadı ama sahada bitti. Oyun kurallarına göre oynandı. Bizde bu oyunu yazanların işini kolaylaştırdık.

Çokta kötü oynamadığımız dakikalarda, yakışmayan bir gol yedik. Bu gol, oyunu yazanları çok rahatlattı. Onlar bu kadar kolay olacağını düşünmüyorlardı.

Ama bu onlara yetmez.

Bir Galatasaray"ın bir Fenerbahçe"nin Trabzonspor ile aralarında bu denli puan farkı varken ve Trabzonspor 1-0 yenik durumda karşılaşmaya devam ederken işi şansa bırakamazlar. El ile ayak ile kafa ile kol ile ne ile olursa olsun da şu top Trabzonspor ağlarına girsin, diye düşünürken Servet topu eli ile ağlara yollar.  Önemli olan topun ağlarla buluşması değil mi. Oh be 2-0 oldu.

Artık psikolojisi bozulmuş, şuurunu kaybetmiş bir Trabzonspor. Bu Trabzonspor karşısında Lincoln durumu 3-0 yapıyor.

O ne öyle aman Allahım.

Lincoln yapma Allah aşkına ne yapıyorsun,,

Arkamı dönüp orta sahaya doğru yürüyeyim de, yaptığın sevinme hareketlerini görmeyeyim.

Sana sarı kart göstermem gerekecek ve haftaya takımınla olmayacaksın.

Ama sende dikkat et.

O direk gözüne mözüne bir yerine  geçer sakatlanırsın, haftaya yine oynayamazsın.

Ama bu da olmaz ki, şimdi ne yapacağım topu kasti olarak elinle kestin. Artık mecburum. Al sana sarı kart ve ikinci sarıdan kırmızı. Kusura bakma ne olur.

Görev tamamlandı, Galatasaray 3 puanı alacak şeklinde yazılan senaryo oynandı.

Aynı Fenerbahçe"nin Kocaelispor"dan 3 puan alacak şeklinde yazılan senaryo gibi.

Dayan Trabzonspor"um Dayan…

Sen bu senaryoları çok  yırttırdın.

Dayan Trabzonspor"um dayan…

Sen 11"leri, milyonları çok çıldırttın,

Dayan Trabzonspor"um dayan…

Arkanda dağ gibi taraftar var, sana inanan.