Ahmet Külekçi

Ahmet Külekçi

15 Temmuz ve Diyanet!

Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz hain darbe girişiminin ikinci yılındayız.

Şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyoruz.

Bugün eğer ben bu yazıyı yazıp sizde okuyabiliyorsanız bunu şehitlerimize borçluyuz.

Ülkemiz kanlı ve karanlık bir geceden 24 saat içinde çıkarak demokrasiye sahip çıkmanın nasıl olduğunu bütün dünyaya gösterdi.

Teröristlerin alçak planı yerle-bir oldu.

Millet bayrağına ve vatanına sahip çıktı.

15 Temmuz’u ne unutacağız ne de unutturacağız

Aklı-selim bir şekilde birlik ve beraberliğimizi sonuna kadar korumalıyız.

Yaşananlardan çok dersler çıkarmamız gerekiyor.

Hainlerin zarar vermediği, sızmadığı, ihanet etmediği kurum ve kuruluş yok gibi.

Bütün planlarını-sermayesini ve hedeflerini Din üzerinden hayata geçiren FETÖ alçaklarının ahtapot gibi büyüdüğü kurumların başını ne yazık ki Diyanet çekti yıllarca

Diyanet adeta bunların ablukası altında kalmıştı.

Hızlı ve örgütlü bir şema içinde çalışmalarını sürdürdüler..

 Diyanet İşleri eski başkanı Prof.Dr.Mehmet Görmez 2 yıl sonra bir televizyon programına telefonla katılarak darbe girişimi öncesi ve sonrası görüşlerini açıkladı

Elbet te kendine göre haklı-haksız yönleri var.

Başkan Görmez ne yazık ki başkanlık yaptığını dönemde bazı gerçekleri GÖREMEDİ ya da görmek istemedi.

Diyanet başkanlığında önemli yetki almış kişiler FETÖ ile ilgili kendilerine gelen bir çok istihbarat bilgileri devletin ilgili kurumları ile paylaşmak yerine kollama-üzerini örtme ve geçiştirmeyi tercih etti.

Camilerde cemaat bilgilendirilmedi..

Bilimsel hiçbir çalışma yapılmadı..

Tek bir hutbe dahi verilmedi..

Ne uyarı, ne önlem, ne samimiyet ne de gayret vardı ortada..

Bu benim düşüncem.

Diyanet İşleri başkanlığı koltuğu çok önemli ve değerlidir.

Bu koltuk hakkını vererek temsil edilmeli.

Din eğitimi konusu ne yazık ki kanayan yaramız.

Çok ciddi eksiklerimiz var..

Dünyanın en güzel en hoşgörülü ve en mükemmel dinini temsil edecekler sıradan olmamalı..

“Alayım maaşı yatayım aşağı” mantığı güdenlerden ne imam olur ne de hoca..

15 Temmuz hain darbe girişimi ile ilgili en çok ders çıkarmamız çok radikal önlemler alınması gereken kurumlarının başını Diyanet İşleri çekmekte.

Her önüne gelen asla din adamı olamamalı..

Kendisi ile barışık yaşamayan, ahlaksız ve onursuz, suratı asık, kötü kalpli, vicdan sahibi olmayanların bu teşkilatta asla işi olmamalı..

Bizler dinimizi bu işin ticaretini yapan, bu işten nemalanan, kendi çıkarları için her yol mubah diyen ne tarikatlardan ne hocalardan ne cemaatlerden öğrenecek değiliz.

Bize İSLAM yeter..

Diyanet Başkanlığı  kurumunda son iki yılda FETÖ temizliği yaşandı binlerce insana kapı gösterildi.

Ama hala “kripto” olarak bu hainlerin maskesini taşıyanlar var..

Onlarda elbet öyle veya böyle hesap verecek..

Kimse “oh be ben yırttım” demesin..

Devlet bazen ölü taklidi yapar sonra gelir üzerine çöker.

Hangi işi yaparsa yapsın hangi görevde olursa olsun vatanın birlik ve beraberliğine karşı bu hain kalkışmayı yapan her kim varsa hem bu dünyada hem öteki dünyada hesabını verecek

YAZIYA YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR