İlk polis değil öğrenci saldırdı!

Atalay, Dolmabahçe’de düzenlenen Rektörler toplantısı sırasında çıkan olayların öğrencilerin polise saldırması sonrasından meydana geldiğini söyledi.“Öğrenci olayları ve yumurta atma eylemlerinde polisin tutumuna  ilişkin” soru üzerine Atalay, “Özgürlükle

İlk polis değil öğrenci saldırdı!

Atalay, Dolmabahçe’de düzenlenen Rektörler toplantısı sırasında çıkan olayların öğrencilerin polise saldırması sonrasından meydana geldiğini söyledi.

“Öğrenci olayları ve yumurta atma eylemlerinde polisin tutumuna  ilişkin” soru üzerine Atalay, “Özgürlükler konusunda Ak Parti Hükümeti'nin  alanı çok geniştir. Bizim baştan sona çabamız özgürlük alanlarını  genişletmektir” dedi.

Güvenlikten ve polisten sorumlu Bakan ve birey olarak hayatının özgürlük  mücadelesiyle geçtiğini ifade eden Atalay, aktif geçen öğrenciliğimden bu yana  'daha fazla özgürlük' dediğini anlattı.

“Eylemlere katıldınız mı?” sorusuna Atalay, “Çok ama hiçbirinde ne  yumurta attık ne taş. Sözle kendimizi bir yerlerde ifade ettik” yanıtını verdi.

Ankara Hukuk Fakültesinde dernek başkanlığı yaptığını anlatan Atalay,  şöyle devam etti:

“Ben üniversite rektörlüğü yaptım. Üniversitem, Türkiye'nin en özgür  üniversitelerinden biriydi. Ben 28 Şubat sürecinde görevden alındığımda  suçlamaların bir kısmı daha fazla özgürlükçü olduğumuz içindi. Biz  öğrencilerimizin düşüncelerini ifade etmelerinden hiç rahatsız olmayız, polis de  bundan rahatsız olmaz.

Ben İstanbul kısmını -bir önceki pazar günü İstanbul'daydım- çok  inceledim. Polis yöneticilerini emniyet müdüründen başlayarak topladım. Onlardan  da dinledim, onlar da kendi içlerinde irdelemiş, alternatif tedbirler neler  olabilir bunlar da tartışıldı. Böyle görüntüler ortaya çıktığında polis de bundan  memnun olmaz.”

“ÖĞRENCİLER POLİSE SALDIRDI”

Son aylarda üniversitelerde, belirli kesimlerde öğrencileri  hareketlendirmek isteyenlerin var olduğunu belirten Atalay, bunu bildiklerini ve  tespit ettiklerini kaydetti.

Atalay, “Bunlar çok küçük oranlarda olan biraz daha uç diyebileceğimiz  ama genelde biraz daha ulusalcı kesim içerisinde toplananlar. İstanbul'daki  rektörler toplantısında da 6 ayrı grup öğrenci vardı. Bunların geldikleri  noktalar belirli. Bunların 4 tanesi polisin de korumasıyla geldiler.  Açıklamalarını yaptılar, mesajlarını verdiler ve gittiler ama 2 grup var ki  bunların birisi Ankara ve Eskişehir'den gelenler bir de İstanbul'un içerisinden  bir grup var, bunlar dağılmak istemediler, oraya girmek istediler. Olayları ben  ekrandan seyrettim, o gün çekilenleri seyrettim. İlk defa polisin üzerine  getirdikleri bayrakların sopalarıyla saldıran, vuran, hatta 3 polisi yaralayan  öğrenciler...” diye konuştu.

“COP YOK, GAZ VAR”

İstanbul'daki olaylarda da polisin sonuna kadar çaba gösterdiğini  vurgulayan Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Polis, belirli bir noktadan sonra öğrencileri uzaklaştırmak için gaz  sıkmıştır, vurmamıştır. O yerde yatan bir kız öğrenci görüntüsü var, 40 yönden  biz onu inceledik böyle bir görüntü niye meydana geldi diye. Böyle bir görüntü  olmamalı. Onunla ilgili bir darbe yok. Çok ileri saldıran, polise vuran  öğrencilerden bir kısmını gözaltına alma teşebbüsü sırasında ekran görüntüsü  vermek için kendini yere atanlar da oluyor. Öğrencilerde olur bunlar. Bunun  içerisinde belli bir grup var. Biz bunları tespit ettik, dosyamda var benim.

Geçen yıl Tekel işçileri eylemine katılmış, İstanbul'da Mc Donald  eylemine katılmış, Samsun'daki eyleme katılmış, Ankara'da Siyasal Bilgiler  Fakültesinde yumurta atma eyleminde var. Bunlar öğrenci ama her yerde bu tür  şeylerin içerisinde olan belli bir grup var. Bunların kim olduğu, nereden geldiği  biliniyor. Bunların sayıları çok az çok büyük öğrenci kitlelerini filan temsil  etmiyor.

Ne olursa olsun yine de düşüncesini ifade etmek isteyene sonuna kadar  müsamaha ediliyor. Belli bir noktadan sonra polis eğer güvenliği sağlamazsa o  zaman polisi suçlar vatandaş. Yani bu olayları büyük bir olgunlukla tarafsızca,  sabırla bütün boyutlarıyla incelediğinizde polisin gerekeni, fazlasını  yapmadığını görürsünüz.”

Küçük bir olayın polisin imajını yıkıp geçtiğini dile getiren Atalay,  “Polis devletine mi gidiyoruz?” sorusuna “Öyle şey olur mu, Ak Parti ve polis  devleti bunlar bir araya gelmez ki” şeklinde yanıtladı.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler