TEKKE DOBRA DOBRA HERŞEYİ ANLATTI

Dün, Trabzonspor Teknik Direktörü Fatih Tekke, Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Trabzon Şubesi’ni ziyaret ederek basın mensupları ile sohbet etti.
Tekke, yaklaşık iki saat boyunca Trabzonspor’u takip eden medya mensupları ile içten ve samimi bir sohbet gerçekleştirdi. Gündeme dair ne varsa konuşuldu desek, abartmış olmayız. Fatih Hoca’yı oldukça kararlı ve geleceğe dönük umutlu gördük.
Basın toplantılarında anlatmadığı veya gazetecilerin sormadığı için gündeme getirmediği konulara da ışık tuttu. Kamuoyunun beklentilerini, yaşadıklarını akıl ve mantık çerçevesinde gazetecilere izah etti. Açık ve net konuştu. Elindeki futbolcu kadrosunun durumunu, neler yaptıklarını ve neler yapabileceklerini bir bir sıraladı. Çok verimli ve samimi bir toplantı oldu.
Fatih Hoca, konuşmasının bir bölümünde,
“Bizim hocalığımız, yapmaya çalıştığımız şey bence çok zaman isteyen bir şey ve bana da yetmiyor. Şu ana kadar 5 ay oldu. 20-25 yılın, herkesin yorumuna binaen, en zor döneminde geldiğimizi zannediyorum. Trabzonspor’a benim bir borcum var, bu kolay ödenebilecek bir borç değil. Borçlu hissettiğim için, beni ben yapan Trabzonspor olduğu için ben buradayım. En kaotik durumda geldik ve bence gemi limana yanaştı. Çok beklediğimin de üstünde yanaştı. Yaşadığımız süreç de aynı. Bu sadece benim için de değil; kendi evlatlarınıza, arkadaşlarınıza, değerleri anlamaya çalışmak önemli. Bu işin doğallığında beraber hareket edelim. Trabzonspor için bunlar. Yapabilir miyiz? Evet. Kolay mı? Zor. Ama yapabiliriz.” ifadesini kullandı.
Tekke, Tony Nwakaeme’nin uzun süre sahada tutulmasına ilişkin eleştirilere de yanıt vererek,
“Anthony Nwakaeme, Trabzonspor’u seviyor; biz de onu seviyoruz. Tony, bizim takımımızda topu ayağında tutma becerisi en yüksek oyunculardan bir tanesi. Onun bu özelliği, saha içi yerleşimimizi kolaylaştırıyor. Sakatlandığı maçta da bunu gayet iyi yapıyordu. Kendisyle, sakatlandığı pozisyon öncesinde konuştum. Kendisini oyundan alabileceğimi söylememe rağmen, devam etmek istediğini ifade etti. Oyunun bazı bölümlerinde topu tuttuğunda ‘sete oturma’ dediğimiz, ‘baskıyı kıracak’ dediğimiz anlar var. Bir anı bile bize katkı yapabilir. Öyle bir oyuncumuz bizim Nwakaeme. Hep sahada olmak ve oynamak isteyen bir oyuncu. Sakatlığına çok üzüldük.” şeklinde görüş belirtti.
***
CHP TRABZON SEÇİME KİLİTLENDİ!

Trabzon Cumhuriyet Halk Partisi’nde delege belirleme çalışmaları devam ederken, yeni il başkanının kim olacağı merak konusu oldu. Mevcut İl Başkanı Mustafa Bak devam etmek istiyor. Fakat genel merkez, Bak konusunda biraz temkinli. Trabzon İl Örgütü de Bak ismine pek sıcak bakmıyor. Diğer adaylar arasında uzun zamandır il başkanı olmak isteyen Oktay Söğüt, Fatih Suat Oyman, Ömer Hacısalihoğlu ve Murat Özçilingir de var.
Ortahisar İlçe Başkanı Haluk Batmaz ise ciddi bir çalışma içinde. Trabzon’daki delege yarışında, Oktay Söğüt’ün ekibiyle başa baş bir yarış götürüyor. İlerleyen günlerde kimin öne geçip geçmeyeceğini hep birlikte göreceğiz.
Batmaz’ın yanında eski İl Başkanı Güzide Uzun da var. Hemen hemen her organizasyona birlikte gidiyorlar. Gençlik kolları ve partinin son kuşak üyeleri de Batmaz’ı destekliyor. Ekrem İmamoğlu’nun da Trabzon seçimlerini yakından takip ettiği, hatta bazı kurmaylarını Trabzon ile bizzat ilgilenmeleri konusunda uyardığı gelen bilgiler arasında.
***
ÜNİVERSİTENİN TRABZON İLE BAĞI KOPTU!

Trabzon Üniversitesi, uzun yıllar Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ)'ye bağlı olarak faaliyet gösterdi. Bu süreçte Fatih Eğitim Fakültesi adıyla Türkiye genelinde tanınır hale geldi. Ancak 2018 yılında KTÜ'den ayrıldıktan sonra üniversite, giderek gerilemeye başladı ve adını kamuoyunda sıradanlaşan bir görüntü ortaya koydu.
Üniversite bünyesinde birçok etkin bölüm açılmış olmasına rağmen, kamuoyunda yeterli etki yaratılamadı. Öyle ki “Trabzon Üniversitesi” ismi, daha çok sahiplenilmeyi ve kentle daha güçlü bağlar kurulmasını gerektirirken, aradaki mesafe her geçen gün daha da açıldı. Adeta üniversitenin kentle bağları koptu.
Rektör Prof. Dr. Emin Aşıkkutlu, iki dönemini tamamlayıp son yılına gelmesine rağmen bu konuda kayda değer bir adım atmadı. Üniversitede neler olup bittiğini, hangi bilimsel çalışmaların yürütüldüğünü halk ancak kulaktan dolma bilgilerle öğrenmeye çalıştı.
İletişim çağının bu denli geliştiği, pek çok iletişim aracının aktif olarak kullanılabildiği bir dönemde, Trabzon Üniversitesi'nin daha aktif, tanıtıcı ve kamuoyuyla bütünleşen pojelere ihtiyaç duyduğu açıktır.
Üniversite yönetiminin, halkla bağlarını güçlendirmesi ve ismiyle özdeşleştiği Trabzon şehriyle daha yakın bir ilişki kurması büyük önem taşımaktadır.
***
TRABZON’U BEKLEYEN BÜYÜK SORUN!

Trabzon’un kırsal kesimlerinde yaz aylarının aşırı sıcak geçmesi ve uzun süredir yağış olmaması nedeniyle susuzluk baş göstermeye başladı. Özellikle nüfus yoğunluğu fazla olan köylerde pınarların ve küçük akarsuların kuruduğu bildirildi. Bazı köylerde ise birkaç gün içinde ciddi su sıkıntılarının yaşanabileceği ifade ediliyor.
Bölgedeki susuzluğun başlıca nedenleri arasında kuraklığın yanı sıra, hidroelektrik santrali (HES) projeleri öne çıkıyor. Bilinçsizce yapılan HES yatırımlarının, başta Maçka olmak üzere birçok ilçede akarsuların kurumasına yol açtığı belirtiliyor.
Maçka’nın yaylalarından ve ovalarından birleşerek Değirmendere’ye akan suların büyük oranda kuruduğu kaydedildi. Bölge halkı, HES projelerinin doğa dengesini bozduğunu ve özellikle yaz aylarında su kaynaklarını tehdit eder hale geldiğini vurguluyor.
Kaynak: