Anahtar Deliği 28.12.2025- Ak Parti'nin milletvekilleri nerede?
AK PARTİ’NİN MİLLETVEKİLLERİ NEREDE?
Trabzon’u Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 6 milletvekili temsil ediyor. Bu milletvekillerinin 4’ü iktidar partisinden, 2’si ise muhalefet partilerinden yer alıyor.
Muhalefet partisi milletvekilleri CHP’li Sibel Suiçmez ile İYİ Partili Yavuz Aydın, imkânları dâhilinde muhalefet görevlerini yerine getirerek Trabzon’un sorunlarını dile getiriyor.
AK Parti’nin Trabzonlu 4 milletvekilinden yalnızca biri, Yılmaz Büyükaydın, Trabzon’da yaşıyor. Diğer üç isim olan Mustafa Şen, Adil Karaismailoğlu ve Vehbi Koç ise İstanbul ve Ankara’da ikamet ediyor.
Yılmaz Büyükaydın dışındaki milletvekillerinin Trabzon’a adeta sırtlarını çevirdiği görülüyor. Çok önemli bir program olmadıkça kente gelmiyorlar.
Trabzon halkıyla bağlarını büyük ölçüde koparmış, kendilerini unutturmuş durumdalar.
Milletvekillerine doğrudan ulaşmak mümkün değil; partililer ve vatandaşlar çoğu zaman danışmanlarla muhatap olmak zorunda kalıyor.
Arandığında milletvekilinin danışmanı telefona çıkıyor; vekil uygun görürse geri dönüş yapıyor, bazen ise hiç dönüş olmuyor. Parti teşkilatlarının da bu durumdan son derece rahatsız olduğu ifade ediliyor.
AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Halkla bağlarınızı koparmayın, sizi sahada görmek istiyorum” yönündeki telkinlerine rağmen, AK Partili milletvekillerinin halkla aralarındaki mesafeyi daha da açtıkları görülüyor.
Genel başkanlarının bu uyarılarını dikkate almayan Trabzon milletvekillerinin, ilk seçimlerdeki durumlarının da pek parlak görünmediği değerlendiriliyor.
Bu şekilde devam etmeleri hâlinde, gelecek seçimlerde hiçbirinin milletvekili olamaması ihtimali konuşuluyor.

***
ALTIN TAKA, ALTIN PORTAKAL’A GÖZ KIRPTI
Trabzon Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Trabzon Valiliği ve Sinema Genel Müdürlüğü’nün destekleriyle bu yıl ilk kez düzenlenen Trabzon Film Festivali, görkemli bir ödül töreniyle final yaptı. Perde şimdilik kapandı ancak gelecek yıllara dair umutları yeşertti.
Film gösterimleri ve söyleşilere, ücretsiz olmasına rağmen ilgi düşüktü. Buna karşın festivalin ödül töreni, beklentilerin üzerinde bir atmosferle gerçekleşti. Protokol, sinema dünyasından isimler ve davetliler organizasyondan memnun ayrıldı.
İşin mutfağında olanlar, gösterimlere ilginin az oluşuna çok da şaşırmış değil. Festivalin ilk kez düzenlenmesi, gösterilen filmlerin ve katılan sanatçıların geniş kitleler tarafından yeterince tanınmaması ile organizasyonun kış mevsimine denk gelmesi, düşük katılımın başlıca nedenleri olarak gösteriliyor. “Bu festival yazın yapılsa bambaşka olurdu” diyenlerin sayısı az değil.
Bir diğer önemli başlık ise kapsam. Festivalin merkezle sınırlı kalması, 18 ilçenin yeterince içine alınamaması eksiklik olarak not edildi.
Gelecek yıllarda ilçelere yayılan gösterimler, açık hava sinemaları ve söyleşiler planlanıyor. Uzun metrajlı filmlerin ve popüler isimlerin artırılması da şart.
Bütçe meselesi, herkesin hemfikir olduğu bir diğer gerçek. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in festivali genişleterek geleneksel hale getirme konusundaki kararlılığı kulislere olumlu yansıdı. “İlk yıl tecrübe yılıydı” değerlendirmesi neredeyse ortak görüş haline gelmiş durumda.
Zira bu tür organizasyonlarda asıl başarı, ikinci ve üçüncü yıllarda ortaya çıkıyor.
Öte yandan Trabzon’un yetiştirdiği sanatçılar, yönetmenler ve yapımcıların da sürece dahil edilmesi gerektiği görüşü herkesin kabul ettiği bir gerçek. Şehrin sinema birikiminin, festivalin omurgasını oluşturması gerektiği dile getiriliyor.
Özetle; Trabzon Film Festivali ilk sınavını verdi. Eksikleriyle, artılarıyla…
Ama şu net: Trabzon’un “Altın Taka”sı sahneye çıktı.
Genel kanaat şu: Doğru dokunuşlarla bu festival birkaç yıl içinde yalnızca Karadeniz’in değil, Türkiye’nin konuştuğu organizasyonlardan biri olabilir.
Şu net olarak görülüyor ki; Trabzon, şimdiden Altın Portakal’ın tahtını gözüne kestirmiş durumda.

***
ÖDÜL TÖRENİNDEN KULİSE YANSIYANLAR…
Trabzon Film Festivali’nin ödül töreni, sadece sahnedeki ışıltıyla değil, kuliste verilen emekle de konuşuldu. Festival Yürütme Kurulu Başkanı olan Trabzon Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Selim ile Festival Direktörü Çağrı Şimşek, ekipleriyle birlikte günlerce adeta seferberlik ilan etmişti. Gece gündüz süren çalışmalar, ödül gecesinde karşılığını fazlasıyla verdi.
Tören alanına adım atan herkes aynı noktada birleşti: Organizasyon neredeyse kusursuzdu. Kırmızı halıdan kokteyl salonuna, röportaj alanlarından oturma planına kadar her detay önceden düşünülmüş, olası aksaklıklara karşı alternatifler hazırlanmıştı. Kulislerde “ilk yıla göre fazlasıyla profesyonel” yorumları öne çıktı.
Katılımın yüksek olması, protokol düzenini zaman zaman zorladı. Ancak bu durum büyük bir krize dönüşmedi.
Zaten ortak görüş şu: Böyle organizasyonlarda protokolü katı biçimde uygulamak, davetli sanatçıları ve yönetmenleri ikinci plana itmek anlamına geliyor. Bir partinin ilçe başkanını ön sıralara alıp, yıllarını sinemaya vermiş konukları arka koltuklara oturtmak, ne törene ne de şehre yakışırdı.
Nitekim birkaç siyasetçinin kendilerine ayrılan yeri beğenmeyip homurdanması dışında ciddi bir sorun yaşanmadı.
İyi ki de yaşanmadı…
Zira böylesi bir kriz, bin bir emekle ortaya konulan organizasyonun önüne geçebilirdi. Ekip soğukkanlı davrandı, mesele büyümeden kapatıldı.
Misafirlerle birebir ilgilenilmesi, basın mensuplarına rahat çalışabilecekleri alanların ayrılması da artı hanesine yazıldı.
Röportaj düzeni, teknik altyapı ve yönlendirmeler özellikle basın tarafından olumlu not aldı.
Bir parantez de Trabzon Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi için açmak gerekiyor. Festival boyunca yapılan etkinlik duyuruları, servis edilen haberler ve hızlı bilgilendirme trafiği sayesinde hem basın hem de kamuoyu süreci anbean takip edebildi.
Özetle; Trabzon Film Festivali’nin ödül töreni, sahnede alkış aldı, kuliste de sınıfı geçti. Festival Komitesi alkışı hak etti. İlk yıl için verilen bu sınav, önümüzdeki yıllar adına önemli bir referans oldu.

***
VATANDAŞLA DALGA GEÇER GİBİ: YAP, YIK, YENİDEN YAP!
Trabzon’un en eski yerleşim yerlerinden biri olan Yenimahalle’de, geçtiğimiz aylarda uzun süren bir altyapı çalışması yapıldı.
Yaklaşık iki ay süren hummalı çalışmaların ardından yol ve kaldırımlar modern hâle getirildi.
Vatandaşlar ve bölge esnafı, bu sürecin tamamlanmasını büyük bir sabırla bekledi. Dolmuşlar ise güzergâhlarını değiştirerek dar sokaklardan geçip yolcularına hizmet vermeye devam etti.
Her şey bitti, tam anlamıyla huzura kavuştuk derken bu kez doğalgaz çalışmasıyla karşılaşıldı. Yeni yapılan yol ve kaldırımlar yeniden yıkılacak; her şey sil baştan yapılacak.
Bu nasıl bir koordinasyonsuzluk, bu nasıl bir sorumsuzluktur?
İki ay boyunca adeta şantiye alanına dönen bölgede her yer kazılmışken, doğalgaz çalışmaları neden o zaman yapılmadı?
Henüz bir aylık bile olmayan kaldırım taşları sökülecek, kaldırımlar kapanacak, her yer yeniden toz, toprak ve çamur içinde kalacak.
Bu yapılan hizmet değil, vatandaşa resmen zulmetmektir!
Kentte altyapı çalışmaları planlanırken, konunun muhatabı olan firmalarla koordineli bir şekilde hareket etmek bu kadar mı zor?
İnanın insanın aklı mantığı almıyor!

Kaynak:Haber61