MİLLETVEKİLLERİ GENÇ’E NEDEN DESTEK VERMEDİ?

Süper Lig'in 5. haftasında
Trabzonspor deplasmanda Fenerbahçe ile karşılaştı.
Daha ilk yarı bitmeden
bordo-mavililerin 1 golü iptal edildi.
Okay Yokuşlu kırmızı,
Savic ise hakemin keyfine bağlı olarak sarı kart gördü.
Hakemin göz göre göre verdiği
hatalı ve yanlı kararlar
saç baş yoldurdu.
Koyu Trabzonsporlu olduğu bilinen
Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı
Avukat Ahmet Metin Genç
hakeme ağır sözlerle tepki gösterdi.
Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Başkan Genç:
"Şike hâlâ devam ediyor.
Kaç kişiye karşı mücadele ettiğimizi bilemiyoruz.
20 dakika buz gibi gol iptal ve kırmızı kart.
Yuh olsun ve yazıklar olsun.
Her zaman en büyük Trabzonspor."
Ahmet Metin Genç’in bu ifadeleri sonrası
önce Fenerbahçe yöneticisi,
sonra başkanı,
ve en sonunda da yönetim kurulu kınama mesajı yayımladı.
Ahmet Metin Genç’in bu mesajına
bordo-mavili camiadan ve Trabzonspor’dan destek geldi.
Gün boyu sosyal medyadan
Genç’e destek mesajları yayımlandı.
Bu mesaj, Türkiye’de spor gündemini değiştirdi.
İşin ilginç tarafı;
bazı Fenerbahçeli yorumcu ve taraftarlar
Ali Koç’u eleştiri yağmuruna tuttu.
Peki…
AK Parti Trabzon İl Başkanı Sezgin Mumcu,
Trabzon Milletvekilleri Adil Karaismailoğlu, Mustafa Şen,
Yılmaz Büyükaydın ve Vehbi Koç
neden Ahmet Metin Genç’e destek vermedi?
Trabzonspor’un Fenerbahçe karşısında katledilmesine
neden sessiz kaldılar?
Trabzon’un milletvekilleri
bugün konuşmayacak da
ne zaman konuşacaklar…?
Çok merak ediyoruz!
MOTOSİKLETLER YOLUN ORTASINDAN GİDEBİLİR Mİ?

İster sürücü ister yolcu olun;
her an solunuzdan, hatta sağınızdan
ürpertici bir gürültü ve
inanılmaz manevralarla geçip gidiyorlar.
Onların çoğu birer emekçi.
Kimi ilaç, kimi yemek,
kimi oto parçası, kimi evrak taşıyor.
Peki sıkışan trafikte,
özellikle iki şeritli kaplamada,
araçların arasından sıyrılıp geçmek,
trafiği korku parkuruna çevirmek,
kendi can güvenliğini tehlikeye atmak doğru mu?
Merak edip sorduk:
Motosikletlerin sağ yandaki güvenlik şeridinden,
sol refüjün dibinden ya da
iki aracın arasından (yolun orta çizgisinden) gitme hakları var mı?
Hayır; bunun hem büyük tehlikesi hem de cezası var.
Özellikle kırmızı ışıkta ya da
sıkışan trafikte duran araçların arasından
slalom yaparak giden motor severlere hatırlatalım:
Motosikletler de motorlu araçlarla aynı kurallara tabi.
Hatırlatması bizden;
dikkate alıp almamak sizlere kalmış tabii.
***
STANDART DIŞI BİR İLAN VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ!

Biraz sabır isteyecek;
ilan metninin özetini bir okuyalım:
Etap 1… 3+1… 191 metrekare…
Çatı katı veya üst katlar…
2 Ayrı Kapalı Havuz… Çocuk Havuzu…
2 Ayrı Sauna… 2 Ayrı Buhar Odası…
2 Ayrı Spor Salonu… 2 Farklı Şarj İstasyonu…
7/24 Tam Güvenlik… Full Kamera Sistemi…
Açık Çocuk Spor Alanları ve Parkları…
Su Deposu… Yangın Merdiveni…
Özel Depo-Kilerler… Sığınak…
Kapalı Otopark…
Fiyatlar 30 ila 45 bin lira arasında.
Denizin tam karşısında.
Arada sadece karayolu var.
Diyeceksiniz ki;
bu kadar özellikte kiralık taşınmaz ve bu fiyatlar acaba nerede var?..
TOKİ Çömlekçi projesinde var!..
Peki, daire veya mağazalar neden rengarenk afişlerle süslü,
günde 10-15 bin aracın geçtiği anayol üzerinde
bu güvenli, donanımlı, akıllı ve manzaralı binalara ilgi-alaka yok?..
İşte orasını TOKİ sorumluları daha iyi bilirler.
Mağaza ve dairelerin birçoğunda ilan afişleri asılmaya devam ediyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un Trabzon ziyareti sırasında,
geçen hafta yaptığı
“Çömlekçi’yi kimse tanıyamayacak” şeklindeki iddialı açıklamaların nedeni de bu olabilir mi?
Ortada bir imaj sorunu olabilir ve anlaşılan,
şu anda idare bölgedeki yeni projelere bu imajı kırıp unutturmakla başlamayı planlıyor.
***
LUNAPARK VE BİR NESLİN HATIRALARI

80’lerin başında
Modern Folk Üçlüsü ile Ayşegül Aldinç söylerdi…
Yaşamak dönme dolap gibidir
Onun da iniş ve çıkışları var
Talihlidir hep çıkanlar arkadaş
Gerçek dost inenlerin yanında var
Eser 1980’de Ali Kocatepe tarafından yazıldı.
1981’de Türkiye bu şarkıyla
20 ülkenin katıldığı Eurovision’a girdi.
Sonuç mu?..
“Eserimiz, güzel bir icra ve başarılı bir yorumla ilk 20’ye girdi…”
Şakası bir yana, dönme dolap
birçok neslin çocukluğunda farklı anlamlar taşır.
Bugün Eurovision’da birçok Avrupa ülkesi
“İsrail varsa biz yokuz” diyerek
2025 Eurovision’u açıkça boykot etti.
Biz 1981’deki yarışmada 18. olmuştuk.
2003’te Sertab’la birinci olduk.
Bugün Filistin’deki açık ve amansız soykırıma karşı
yarışmada bir şey elde etmekten çok
yarışmaya katılmak/katılmamak
bir sanatsal yarış değil,
bir insanlık göstergesi olarak önem taşıyor.
Hal böyleyken, dönme dolaplar ve lunapark
hepimize başka bir devri,
bambaşka anıları hatırlatıyor.
Trabzon’a lunapark kurulsun mu, kurulmasın mı?
Ramazan ayında mı açılsın, yıl boyunca aktif mi kalsın?
Gerek yok, hiç kurulmasın…
Kiralama yoluyla yapılsın mı, yapılmasın mı?..
DÜZENLİ ÇALIŞAN YOK
Bu konuda birçok görüş, itiraz ve talep gelmişti.
Sonunda, bildiğiniz gibi, geçen yıl itibarıyla
Ayasofya sahiline kalıcı bir lunapark kuruldu.
Önceleri sık sık elektrik kesintisi ve arıza ile gündeme gelen tesis
bu yıl güvenlik veya hizmet sorunu bildirmedi.
Görüntü güzel.
Peki ya ilgi alaka?..
İşte o yok.
Karadeniz sahil şeridinde 3 lunapark var.
Samsun merkezdeki dışında
düzenli çalışan gördüğümüz kadarıyla yok.
Gerek havaların sıcak gitmesi,
gerek fiyatlandırma,
gerek haberlerden okunan arıza-kaza haberleri,
dönme dolapta hedefleri sekteye uğrattı.
Lunapark, özellikle akşamları Ayasofya’da
estetik bir görüntü veriyor.
Hafta sonunda lunaparkın alametifarikası olan
o dönme dolabın dönmemesi ise dikkat çekiyor.
Yaşamak dönme dolap gibidir…
Onun da iniş ve çıkışları var…
Talihlidir hep çıkanlar arkadaş…
Gerçek dost inenlerin yanında var…
Umarız tekrar kapanmaz.
Kaynak: