Halis hoca hem öğretmen hem de hakem!

Bulunduğun ortama hakimiyet her iki işte de çok önemli.

Halis öğretmenim, sınıfına ne kadar hakim bilemiyoruz ama sahaya hakim olamadığı ortada.

Üstelik branş olarak beden eğitimi Öğretmeni.

Sözde, spor ve sporcu psikolojisini iyi bilen biri.

Onur gibi sakin , Vahit hoca gibi olgun bir insanı çileden çıkardığına göre sonuç ortada.

Bilmesi gerekenlerin hiç birini bilmiyor veya bilse de uygulamada hataları var.

Hatta kasıtları…

Tv’ den izlediğimiz ve gördüğümüz Trabzonspor’u resmen katlettiği.

Ve bunu milyonların gözü önünde bile bile yaptığı.

***

Onur’un oyun içindeki tepkisi, Trabzonspor kalesini koruyan ve kaptanlık yapan birine göre değil.

Bugün sakin kafayla oturup düşündüğünde kendisi de yaptığının yanlış olduğunu görecek.

Ancak!

Onu bu noktaya getiren sebepleri de iyi anlamak gerekir.

Kaptanımızın bu tepkisini sadece İ.B.A.Ş.  maçına özgü düşünmek çok yanlış olur.

Söylediklerini doğru okuyup anlamalı ve yorumlamalı.

Onur’un saha içerisinde gösterdiği tepki de maç sonunda da söyledikleri de şike sürecinden öncesi ve sonrası yaşanan her türlü haksızlığa ve çirkinliğe karşı bir isyandır.

Biz şahsen saha içerisindeki tepkiyi şekil olarak yanlış bulsak da Onur’un haklı olduğunu söylemek durumundayız.

Kaptanımızı kimseye yedirecek durumumuz yok.

O, sadece Trabzon’un ve Trabzonspor’un değil tüm ülkenin gurur kaynağıdır.

Açıklamalarında ne söylemesi gerektiğini bildiği kadar nelerin söylenmemesi gerektiğini de çok iyi bilir.

Maç sonu ağlamaklı ses tonuyla insan olanın vicdanına seslendi.

Tebrikler ve teşekkürler kaptan Onur…

***

Onur’un açıklamalarından anlıyoruz ki Halis hocanın oyunculara saygısı yok her şeyden önce.

Hocanın hakemlik yapabilecek düzeyde adil biri olmadığını da biz söyleyelim.

Gördüğünü çalsa sorun çıkmayacak.

Takdir haklarının hemen hemen hepsini Başakşehir takımının lehine kullandı.

Birilerinden oyunu berabere bitirmesi adına emir almış gibi düdük çaldı.

Rakip takımın başkanına bakınca bu söylediğimizi lütfen yabana atmayın.

***

Kaptanımızın haklı olarak verdiği tepkiyi hepimiz izledik.

Maç sonrası Abdullah Avcı’nın açıklamasını da okuduk.

Beyefendi, Onur’u sakinleştirmeye çalıştığını söylüyor.

Hoca hoca, Onur üzerinden pirim yapmaya çalışma.

Onur’un Milli takımlarda oyuncun olduğunu söylüyorsun.

İzlanda maçı sonrası neredeydin be adam?

Medya maymunu vampirler Onur’un kanını emerken neden sustun?

Zalimlik karşısında susmak ruhunda var.

Senin asıl konuşman gereken konular belli.

 Ama konuşamazsın, bildiklerini anlatamazsın.

Sus payı olarak milli takım hocalığına getirildin.

Şimdi de çekinmeden, sıkılmadan şov yapıyorsun.

Sadece ismi değişen ama ruhu değişmeyen bir takımda Göksel Gümüşdağ ile buluştunuz.

Şıracının şahidi bozacı mı olur  yoksa böyle başa şimşir tarak mı desek?

Yok yok en iyisi “Bana başkanını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim” demek daha doğru.

***

Kaptanımızın bizler için bir kaleciden öte konumda olduğunu cümle âlem bilsin.

Bizler için gurur ve heyecan kaynağı olduğunu bilmeyen kalmasın.

Tolga’nın dediği gibi Onur ne söylerse söylesin, ne yaparsan yapsın mutlaka haklı bir nedeni vardır.

Tolga’nın bu açıklamasını sadece Onur’a bir destek olarak görmek bizler adına eksikliktir.

Bu sözleri camiamızın bir mesaj olarak da algılaması gerekiyor.