Arif Çetin

Arif Çetin

HAK EDEN OYNASIN!

2013-2014 sezonunun ilk maçında alınan sonuçtan çok oynanan futbol üzdü bordo mavi sevenleri. Saat 21.00 gibi kadroların son halini gördükten sonra, maçın skoruna bakılmaksızın doksan dakika sonrasında en çok konuşulacak ismin Mustafa Reşit Akçay olduğunu düşündüm. Beklenmeyen ve yüksek risk içeren bir onbir sahadaydı. Yılların kurt hocası mutlaka ince eleyip sık dokumuştur kadro seçimi öncesinde. Ancak, düşünceleri sahaya olumlu olarak yansımadı.

Giray Kaçar - Aykut Demir değişikliğinin sinyallerini oynanan Avrupa Kupası maçlarında almıştık. Olcan Adın'ın savunmanın solunda görev alması, Alanzinho'nun süpriz onbir başlangıcı ve kariyerine bir sözümüzün olamayacağı ancak direk başlama noktasında hâlâ yontma taş devrinde bulunan Maluoda'nın forma bulması gecenin tartışılan tercihlerinin başında geldi.

Peki, kendisi kadar kötü oynayan rakibi önünde iki farkla mağlup olan Trabzonspor'un kaybetme gerekçesi tamamen yanlış tercihlermiydi?

Futbolda ana unsur olan oyuncular arasında adaletli bir paylaşım yapamazsanız sıkıntı yaşarsınız. Evet, Adrian formsuz, o zaman Alanzinho ile sağ çizgide değilde Henrique'nin arkasında başlayın. Celustka, kuzuların sessizliğine kurban gitti, eldeki tek sol savunmacı Kadir Keleş evde unutulmuş. Olcan Adın'ın bu bölgeye merhem olmayacağını eczacı kalfaları bile tahmin edebiliyor.

Colman'ın bu evlilikten beklentisi olmadığını net oalrak hissettiriyor. Sinirli ve kırgın. Trabzonspor'a hiçbir şey vermeyen ve son 5 aydır dalga geçen Zokora'ya mı mahkum bu takım? Isparta Davraz'da keçilerle 15 gün geçiren Abdülkadir'in hakkını kim verecek?

Geldiği günden beri dilimizin döndüğü kadar söylüyoruz. Malouda henüz hazır değil. Katkı verebilmesi için süreye ihtiyacı var. Yusuf Erdoğan'a, Caner'e, Abdulkadir'e kötü örnek oluyoruz. Bu gençlere hak eden değil, ismi olan oynar felsefesini işliyoruz.

İlk yirmi dakikadan sonra, bordo mavili orta saha kayboldu. Colman kendisi, Volkan Şen ise Malouda ile kavga ediyor. Alanzinho sorumluluk almamak için gelen her topu yana ve geriye oynadı. Yalnız kalıp korkmasın diye de Zeki Yavru'nun yanından hiç ayrılmadı. Aykut Akgün kendi çapında birşeyler yapmak için uğraştı durdu.

Trabzonspor taraftarı, yönetimin ve teknik ekibin yap(a)madığını hakem Halis Özkahya'dan bekledi. Özkahya ise gözüne toz kaçmış olmalı ki, Colman'ı oyundan atamadı.

Paulo Henrique'ninde bu düzen içerisinde yapacağı tek şey, bilinçsizce sağa sola koşmak oldu. Çünkü orta sahadan ne top geldi, ne de arkadaş.

İlk maçta Hocaya yüklenmenin yanlış olduğunu söyleyenler olacaktır. Ancak, yıllardır başarılarına, cesurluğuna, -kendi tabiriyle- anarşistliğine şahit olduğumuz Mustafa Reşit Akçay'ın hak edene forma vermesini bekliyoruz. Görünen odur ki, Olimpiyat Stadı'ndaki doksan dakikada hak edenlerden çok hak etmeyenler forma giymiş.

Giray Kaçar ve Adrian noktasında ise bu isimlere bir ayar çekme işi var. Zamanı mı, ya da sadece bunlarla mı sınırlı kalınmalı merak konusu? O zaman Zokora'nın forma giymesi ile Giray ve Adrian'a "ayağınızı denk alın" uyarısı çelişiyor.

Hafta içerisinde Arnavutluk'ta Play-off grupları öncesi ilk ayak müsabakası oynanacak. Trabzonspor aynı isimlerle devam ederse işler zor. Bu takımda anlayışı değiştirmek için kişilerin değişmesi şart. Mustafa Hoca'nın gereğini yapacağını düşünüyorum. Yoksa hem kendisine, hem kendisine güvenenlere hemde Trabzonspor'a yazık olacak.

Trabzonspor'un geleceği için, kurtuluşu için Mustafa Hocalara ihtiyaç var. Korkmamalı, cesur olmalı. Trabzonsor yenilebilir, fark da yiyebilir. Ama bu mağlubiyetler, futbol kaçakçısı Zokora ve hazır olmayan Malouda ile yaşanmamalı. Kadirler, Abdülkadir'ler, Yusuf'lar, Canerler oynasın. Terini son damlasına kadar akıtanlar, savaşanlar oynasın.

YAZIYA YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR