"Başkanlık sistemini millete soralım"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk tarihinde, geleneğinde başkanlık sistemi, liderlik sistemi olduğunu belirterek, muhalefetin başkanlık sistemini tahayyül etmesinin mümkün olmadığını söyledi. Malatya’da toplu açılış töreninde halka seslenen Erdoğan

"Başkanlık sistemini millete soralım"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk tarihinde, geleneğinde başkanlık sistemi, liderlik sistemi olduğunu belirterek, muhalefetin başkanlık sistemini tahayyül etmesinin mümkün olmadığını söyledi.
 
Malatya’da toplu açılış töreninde halka seslenen Erdoğan, "Seçimden sonraki 9. il ziyaretimi Malatya’ya yapıyorum. Malatya’dan vasat insan çıkmaz. Malatyalı özgündür. Turgut Özal’ın hemşehrilerine bu yakışır. O Özal ki Türkiye’yi yepyeni bir döneme taşımıştır. Özal, ’Büyük Türkiye için başkanlık sistemine geçmemiz gerekir’ diyordu. Biz de şimdi aynı şeyleri söylüyoruz. Dün Özal’a diktatör, tek adam heveslisi diyerek iftira atanlar bugün aynısını bana söylüyor. İnanın değişen hiçbir şey yok. O zamanın gazetelerini arşivlerden getirttim, baktım. Aynı şeyleri söylemişler" dedi.
 
Malatyalıların yüzde 70’lik desteği Ankara’da oturup yan gelip yatsın diye vermediklerinin altını çizen Erdoğan, "Biz de koşturan, çalışan, terleyen farklı bir cumhurbaşkanı olacağımızı söylemiştik. Mevcut sistemin Türkiye’yi getirdiği yer burası. Daha fazla gidemiyoruz. Patinaj yapıyoruz patinaj. Sürekli patinaj yapan arabayı çalıştırmak için harcanan güç israftır. Yanında daha hızlı ilerleyebileceğimiz bir yol var. Bu yol başkanlık sistemidir. Artık çalışmalarımızı Beştepe’deki yeni Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda, milletin evinde yürütüyoruz. Hedef bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar 50 bin muhtarla milletin evinde bir araya gelmek. Şu anda 2 toplantıda 800 muhtarla biraraya geldik. Bu törenlerde tarihte yer alan Türk devletlerini o dönemdeki kıyafetlerle temsil eden birer asker de yer alıyor. Birileri kendi aklınca bunu alaya alıyor. Ben görevimiz gereği dünyanın bir yanına gittim. Pek çoğunda kendi tarihlerini ifade eden sembolik unsurlarla karşılaştım. Biz kendi tarihimizi bu şekilde sembolik olarak törenlere dahil ettiğimizde bundan niye rahatsız oluyorlar. Çünkü bunlar köksüz, kendi tarihlerinden habersiz, hatta bir kısmı bundan utanıyor. Kafa bu olunca biz başkanlık sistemi dediğimizde onlar buna padişahlık diyerek mukabele ediyor. Biz milli irade deyince rahatsız oluyorlar. Ey parlamentonun içinde olanlar niye korkuyorsunuz. Hadi soralım başkanlık sistemini millete? Millet evet mi hayır diyor. Millet evet diyorsa mesele bitmiştir, hayır diyorsa yine bitmiştir.
 
Parlamento’da iç güvenlik meselesi ile alakalı iktidar partisinin getirdiği yasa teklifini geçirmemek için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Erdoğan, "3 parti ile yanlarında Pensilvanya, paralel yapı var. Gezi olaylarında Türkiye’de kan gövdeyi götürdü mü, belediye araçları yakıldı mı, insanlar öldü, öldürüldü mü? Bunları savunanlar buna karşı güvenlik güçlerimizin güçlenmesini neden istemiyor? 6-7 Ekim olaylarında birisi çıktı siyasetçi güya ‘sokağa dökülün’ dedi. Döküldüler mi sokağa? Her tarafı yakıp yıktılar mı? Suratında maskeler. Terörist değilsen suratını aç. Neden kapatıyorsun. Bakıyorsun bir kısmı etek giymiş. Neden etek giyiyorsun ya. Bunlar hanımlara da hakaret ediyorlar. Bunların durumu bu. Ülkenin huzurunu istemeyenler bunlar. İç güvenlik yasası çıkarsa bunlar bu kadar kolay at oynatamayacak. Molotof kullanamayacak, demir bilyelerle sapan atamayacak. Bunların önüne geçebilmek için iktidar partisinin iç güvenlik yasası teklifi öyle ya da böyle parlamentodan geçecek. Bir hafta önce olacaktı da bir hafta sonra iki hafta sonra olur. Başkanlık sisteminde kabus ortamını yakalayamayacaklar. Yıllarca milletin ağlaması pahasına bunların yüzü güldü. Millet gülerse bunlar ağlıyorsa yapılan iş milletin menfaatine demektir" dedi.
 
Erdoğan, çözüm süreciyle ilgili şunları söyledi: "Çözüm sürecinde milletimizi üzecek, hakkına hukukuna halel getirecek hiçbir işin olmadık, olmayız. Şehitlerimizin ailelerini yaralayacak bir adım atmadık, atmayız. Biz bugüne kadar Çözüm Süreci’nde üzerimize düşenleri, bihakkı yerine getirdik, yaptık, yapıyoruz. Ama herkesin aynı sorumlulukta hareket ettiğini söyleyebilmem mümkün değil. Buna rağmen sağduyuyla, soğukkanlılıkla, itidalle, sabırla meseleyi bugüne kadar getirdik. Gerçekten sınırların zorlandığı, sabırların zorlandığı pek çok durumla karşılaştık.
 
Sokakları terörize ettiler. Baskıyla, tehditle insanların iradelerini ipotek altına almaya çalıştılar. Silah kullanarak terör estirdiler. Molotof kokteyli atsınlar mı, havai fişekle insanları yaralasınlar mı? Meclis’i savaş alanına götürecek kadar ne var burada? Paketin eksiği onu teklif et, fazlası varsa onu müzakere et. Muhalefet partileri başta olmak üzere sürece katkı vermek isteyen herkesten samimiyet ve ciddiyet beklediğimi ifade etmek istiyorum. Medyaya sesleniyorum, siz kimin yanındasınız. Ey yazılı ve görsel medya siz ellerinde Molotof kokteyli Serap kızlarımızı yakanların mı yanındasınız, siz toplu katliamların peşinde koşanların mı yanındasınız".
 
Erdoğan şunları kaydetti: "Bunlar cemaat değil örgüttür. Adı paralel devlet yapılanmasıdır. Bursa’da söyledim. Şahsımı, ailemi tehdit ediyorlar. Biz bu yola çıkarken beyaz kefenimizi giyerek çıktık dedim. Şimdi de kızımı, beni tehdit ediyorlar. Bunu ana muhalefet partisi ile beraber yapıyorlar . Her şey hukuk içerisinde yürüyor. Belgesi, bilgisi varsa hukuk da herhalde gereğini yapacaktır. Fakat biz bunların farkındayız, biliyoruz. PKK terör örgütü bir siyasi partiye silahla tehdit etmekle oy topluyor. Dik durduğumuz sürece bu ülkede her daim hak hakim olacaktır. Özal’ın vefatının ardından Türkiye’nin nasıl bir karanlık döneme girdiğini hatırlıyoruz. Bu paketin ardından 6-7 Ekim olaylarında yaşanan olaylar yaşanmayacak. Buradan yazılı ve görsel medyaya sesleniyor: Siz kimin yanındasınız? Ellerinde molotofkokteyliyle Serap kızımızı yakanların yanında mısınız? Siz paralel yapı denen tüm ülkeyi dinleyenlerin yanında mısınız?" dedi

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler