Sağlıkta fişleme iddiası

 İZMİR Tabip Odası Başkanı Dr. Suat Kaptaner, Sağlık Bakanlığı’nın hastaların kimlik dahil bütün sağlık bilgilerini fişlemek istediğini iddia etti.Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Anayasa’ya aykırı olan bu uygulamanın kamu ve özel hastanelerden sonra öz

Sağlıkta fişleme iddiası

 İZMİR Tabip Odası Başkanı Dr. Suat Kaptaner, Sağlık Bakanlığı’nın hastaların kimlik dahil bütün sağlık bilgilerini fişlemek istediğini iddia etti.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Anayasa’ya aykırı olan bu uygulamanın kamu ve özel hastanelerden sonra özel muayehanelere de sıçradığını belirten Dr. Kaptaner, hastaların kimlik bilgileri ve psikiyatri, hamilelik başta olmak üzere mahrem kalmasını istedikleri sağlık bilgilerinin kapsayan fişlemenin iptali için dava açacaklarını açıkladı.

Sağlık Bakanlığı’nın hastaların tüm bilgilerinin elektronik ortamda verilmesi için başlatılan uygulamaya İzmir Tabip Odası, İzmir Dişhekimleri Odası, İzmir Sağlık ve Hasta Hakları Derneği ortak basın açıklamasıyla tepki gösterdi.

İzmir Tabip Odası Başkanı Kaptaner, Sağlık Bakanlığı’nın özel sağlık kuruluşlarına gönderdiği yazıyla 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren kurulan ’Sağlık Net 2’ sistemine veri gönderiminin zorunlu olacağını bildirildiğini söyledi.

 PEK ÇOK BİLGİ İSTENİYOR

 Kaptaner, istenen bilgiler içinde; bütün kimlik, adres, iletişim bilgileri, hamilelik testleri, sağlık geçmişi, özürlülük durumu, medeni hal, alkol-madde-sigara kullanımı, iş, meslek, öğrenim durumu, gelir durumu, hastalık şikayetleri, hastanın öyküsü, bütün tetkik sonuçları, tetkik istenen kurumlar, 15-49 yaş arası kadınların doğum, düşük türü ve sayıları, kadın sağlığı işlemleri, kullanılan aile planlaması yöntemi, gebelik tespiti sonuçları, son adet tarihi, babanın kan grubu, gebe olduğu tespit edilmiş olsun ya da olmasın, doğum ya da düşükle sonuçlanan tüm gebelikler, ağız ve diş sağlığı ile ilgili tüm koruyucu hekimlik, teşhis ve tedavi işlemleri ve daha pek çok bilgi yer aldığına dikkat çekti.

 MADDEYİ KARARNAMENİN İÇİNE KOYDULAR

 İstenen bilgilerin korunması gereken kişisel verilerin başında yer aldığını belirten Kaptaner, uygulamanın bir kararname içine yerleştirilen maddeye dayanarak yapıldığını, yasa bile olmadığını söyledi. Kaptaner, "Bir kararname maddesine dayanılarak ülkedeki bütün insanların özel hayatlarının gizliliğine müdahale edilmektedir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8’inci Maddesi ve Anayasa’nın 20’nci Maddesi ile koruma altına alınan hakların kullanılamaz ve güvencelerinin işlemez hale getirilmesi söz konusudur" dedi.

 ÖZEL HAYATA MÜDAHALE 

Sağlık Bakanlığı’nın herhangi bir hekime, sağlık kuruluşuna başvuran kişilerin, sağlıkları ile ilgili olanlar dahil özel hayatlarına dair pek çok bilginin gönderilmesini isteyerek özel hayata bütünüyle müdahale ettiğine dikkat çeken Kaptaner, bu durumun tıbbi verilerin korunmasına dair 97/5 sayılı Avrupa Konseyi tavsiye kararına aykırı olduğunu savundu.

Kaptaner, tıbbi verilerin sadece gerçek bir tehlikenin ve suç işlenmesinin önlenmesi, kamu sağlığının korunması, başkasının temel hak ve hürriyetlerine yönelik ağır bir ihlalin önlenmesi nedeniyle paylaşabileceğini ancak Sağlık Bakanlığı uygulamasında bu tür gerekçeler bulunmadığına dikkat çekti. Hekimlerin hastalarının bilgilerinin paylaşması için hastalarının buna onay vermiş olması ve bildirim konusunda yasa da düzenlenmiş bir zorunluluğun bulunması gerekliliğine dikkat çeken Kaptaner, Sağlık Bakanlığı’nın uygulamasında böyle bir durumun gerçekleşmediğini dile getirdi.

 KIZININ HAMİLE OLDUĞUNU ÖĞRENEN BABA ÖRNEĞİ VAR

 Türkiye’de kızının hamileliğinin bildirildiği babanın kızını bıçaklaması gibi olayların gündeme gelmesinin bu uygulamanın ileri derecedeki sakıncalarını gözler önüne serdiğini belirten Dr. Suat Kaptaner, bilgileri SGK gibi kamu kurumlarıyla paylaşılabileceğini, bu kamu kurumlarının da anlaşması olan özel kuruluşlara bu bilgileri vermesinin pek çok sakıncayı beraberinde getireceğini söyledi.

 BİLGİSAYAR PROGRAMI PARASINI HEKİMLERE ÖDETTTİRİYORLAR

 Dr. Suat Kaptaer, muayenehaneler ile özel sağlık kuruluşlarına, verileri Sağlık Bakanlığı sistemine göndermek için söz konusu yazılımın temin edileceği akredite firma isimlerinin bildirildiğini, üstelik aylık 700 TL’den başlayan 5 bin TL’ye varan bu hizmetin bedelini hekimlerin ödemesinin istendiğini söyledi. Sağlık Bakanlığı’nın doktorlardan bilgileri toplamak için yardım istediğini ancak bilgisayar programını bile hekimlere ödetmesinin bir ’Deli Dumrul politikası’ olduğunu belirten Kaptaner bu mali yükümlülüğün hukuksal dayanağı olmadığını söyledi.

 FİŞLEMEYİ KABUL ETMEYECEĞİZ

 Dr. Suat Kaptaner, İzmir’de 2000’e yakın muayenehane bulunduğunu belirterek, Sağlık Bakanlığı yetkililerini tek tek dolaşıp fişlemeyle ilgili zorunluluğu bildirdiğini söyledi. İzmir Tabip Odası olarak doktorlardan bildirimi yasal hakları saklı kalmak üzere almalarını, ardından Sağlık Müdürlüğü’ne kabul etmediklerine dair dilekçe vermelerini istediklerini söyledi.

Suç olan bu uygulamaya başlayan doktorlarla ilgili meslek odası olarak da yaptırım uygulayacaklarını belirten Kaptaner, Sağlık Bakanlığı’nın uygulamayı iptal edene kadar mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi.

 

 

 

.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler