Trabzon Halk Sağlığı Müdürü Köksal Hamzaoğlu, annelerin emzirerek bebekleri için hijyenik, zahmetsiz, ekonomik bir besleme şansı yakalarken kendi sağlıklarına da önemli katkılarda bulunduklarını bildirdi.

 

Hamzaoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Ağustos ayının ilk haftasının, 1992 yılından itibaren "Dünya Emzirme Haftası" olarak kutlandığını belirtti.

 

Anne sütünün, bebek için en ideal besin olduğunu ifade eden Hamzaoğlu, şöyle devam etti:

 

"Bebekler, yaşamlarının ilk altı ayında yalnızca anne sütü ile beslenmelidir. Altıncı aydan sonra ek gıdalar eklenerek emzirmenin iki yaşına kadar sürdürülmesi, bebeklerin yalnızca bu dönemdeki hızlı büyüme ve gelişmesini sağlamakla kalmaz, ayrıca gelecek yıllardaki fiziksel ve ruhsal sağlıklarını da olumlu yönde etkiler. Anneler emzirerek bebekleri için hijyenik, zahmetsiz, ekonomik bir besleme şansı yakalarken kendi sağlıklarına da önemli katkılarda bulunur."

 

Hamzaoğlu, anne sütünün bebekler için bir çok faydası olduğuna da dikkati çekerek, şunları kaydetti:

 

"Anne sütü güçlü bir bağışıklık sistemi oluşturarak, solunum yolu enfeksiyonları, gastroenterit ve astım gibi hastalıklara karşı koruyucu maddeler içerir. Alerji ve intoleransa karşı koruma sağlar. Zeka gelişimi ve algılama yeteneğini olumlu etkiler. Karın ağrısı, kabızlık ve pişik daha az görülür. Kansızlık daha az görülür ve ayrıca ilerleyen yıllarda aşırı şişmanlık, şeker hastalığı, koroner kalp hastalıkları, hipertansiyon, bronşit, ishal, astım, alerji ve psikolojik rahatsızlıklar daha az sıklıkta görülür."

 

Anne sütü almayan bebeklerde ani bebek ölümlerinin, anne sütü ile beslenenlere göre 4-6 kat daha fazla olduğunuda belirten Hamzaoğlu, emzirmenin anneye faydalarını da şöyle sıraladı:

 

"Bebek ve anne arasındaki bağı güçlendirir. Anneye ruh sağlığı açısından destekleyici olur, doğum sonrası depresyon riski azalır. Kalori tüketiminin artması ile gebelik öncesi kilolarına daha çabuk döner. Annede doğum sonrası kanamalar daha az görülür, rahmin eski haline dönmesi hızlanır. Meme, yumurtalık ve rahim kanseri ile kemik erimesi görülme riski azalır. Mama maliyeti göz önüne alındığında aile bütçesine katkı sağlar."

 

Hamzaoğlu, bebeğe ağız sütünün de mutlama verilmesi gerektiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

 

"Doğumdan hemen sonra, anneden gelen sarımsı renkteki ilk süt olan ağız sütü bebeğe mutlaka verilmelidir. Ağız sütü bebeğin sindirim sistemini koruyucu bir tabaka gibi kaplayarak bağırsağın olgunlaşmasına yardım ederek, alerjilere ve enfeksiyonlara karşı koruyucudur. Sarılığın önlenmesini sağlar, bebeğin ilk günlerde hızlı büyümesine yardımcı olur. Anne sütü, birkaç gün sonra olgun süt dediğimiz özellikte salgılanmaya devam eder."

 

Bebeğin belirli zaman aralıklarıyla değil, istedikçe ve istediği süre emzirilmesi gerektiğini ifade eden Hamzaoğlu,  annenin ve bebeğin enfeksiyon geçirmesi durumunda dahi anne sütünün kesilmemesi gerektiğini çünkü anne sütünde enfeksiyonlara karşı bebeği koruyan antikorların olduğunu da sözlerine ekledi.