Rakiplerinin çoğu 12-13 maç oynamış, sen 21 kez 90 dakika tamamlamışsın, eyvallah!

Eyvallah da senin işin bu. Bir takım 2-0 galip iken skor 2-2 olabilir, 3-2 yenilebilirde, lafımız yok. Futbolda olur böyle şeyler tamam da; siz ne oynadınız? Bi kendinize sorun.

Piyade tüfeğinle iki penaltı fişeğin var! Var mı bir tartışmasız net bir golün? Yok. Zorbay Küçük attın da vermedi mi? O da yok. O zaman hakem Küçük’e ya da VAR da ki; 002 yavru ile katip’e! Alper Ulusoy ile Koray Gençerler’e ne soralım? Soralım mı?

Konyaspor’un ikinci golünde sol koluyla topu adeta kontrol edip, takımının ve kendinin ikinci ve beraberlik golünü atan M.Diouf’a şapka çıkarıp, VAR’ı dinledikten sonra golü verirsen, o zaman adama sorarlar Zorbay? Oyunun son dakikalarında; Marc Bartra’nın koluyla kontrol ettikten sonra düşürülmesinde verdiğin penaltıyı niye iptal ettin diye? Öyle değil mi?

*

Marc Bartra kafasına yediği darbeyle maç sonunda acil serviste buldu kendini. Allah’tan siyah, beyaz kafa filmi renkli çıktı; net. Sıkıntı yok yani!

Geçtiğimiz Perşembe akşamı Frençvaroş karşılaşmasında oynadığınız şahane futbol, ilk 45 dakikada özellikle mest ederken, Konyaspor önünde 2-0 öne geçtikten sonra yapılan freni, bozuk stabilize yola mı bağlayalım? Bilmiyorum!

Bakasetas ve Trezeguet’in penaltı golleriyle gecenin neşeli ve renkli geçileceğini zannederken, Abdullah Hoca’nın bitiş düdüğünden sonra dediği gibi, ortalığın saha içinde gri bir futbola dönmesi, bana ‘’ Yine aylardan kasım’’ parçasını hatırlattı!

Mevlana’nın ‘’Ne olursan ol sende gel dediği’’ eğri odunların bile girmediği kapısından gelen Konyaspor’da; sakat olan Muhammed Demir ve E.Çekici, kendisini takip eden gazetecileri özel istek üzerine etrafından uzaklaştıran Trabzonspor takımında; Serkan, Visca ve Dorukhan’ın sakatlıkları ve Yusuf Yazıcı ile Eren Elmalı’nın kart cezalısı olmaları, eşit biten gecenin eksikleriydi.

Yaklaşık 32 bin ev sahibinin taraftarına karşı, 40 kişilik taraftarından oluşan öncü birliğiyle misafir tribününde yerlerini alan yeşil beyazlıların 12. Adamları, dönüş yolunda sanırım bir puanın keyfini yaşamışlardır.

İlk yarı ev sahibinin lehine 2-0 bitecek denilirken, 8 dakika uzatma veren Zorbay, uzatmanın 7.Dakikasında gelen Konya golünün üstüne, birde Konya’nın etli ekmeğinden sipariş verseydi bari.

*

Konuk ekipte; Amir Hadziahmetovic’in bordo mavili defansın sağ koridorunda, 4 kişiyi çamaşır ipine dizip M.Diouf’a ‘alda at’ demesi, gecenin en karanlık yüzüydü!

Var olup VAR’da oturanlar; Koray Gençerler ile Alper Ulusoy’un bu golde YOK olmalarını, ünlü sihirbaz Mandrake bile istese beceremezdi!

İspanyol Gomez Gonzales’in San Fermin Festivali’nde olduğu gibi, Konyaspor defansını peşine değil de, boğaları arkasına alıp boynuz yememek için önlerinde koşması ve kötü bir performans sergilemesini, kendisine mi? Yoksa sağdan, soldan istediği ortaları alamamasına mı bağlayalım bilemedim!

Ömür’ün sakatlığının onu rahat bırakmaması ayrı bir sıkıntı hem kendi, hem takımı için. Siopis’in olmadığı orta sahada en iyi adamın Hamsik’in, yorulduğu için ikinci 45 dakikanın ortalarında dışarı alınmak zorunda kalınması da ayrı bir muamma! Ya Enis Bardhi, ya Larsen’e ne demeli? Avuçlarında mumlarıyla çayda çıra ekibi! En azından kendi evindeki maçlarda, for hattında sahaya süreceğin Faslı bir Lahtimi var. Sür sahaya bakalım ne yapacak?

İlerleyen sürelerde, Anthon Ikpeazu, Cebrail, Uğurcan Yazğılı ve Oğulcan’ı oyuna dahil eden İlhan Hoca, bu serin kasım akşamında Trabzon’dan istediğini aldı. Peki Avcı, değişik dakikalarda sahaya sürdüğü Umut, Yusuf Erdoğan, Larsen, Bardhi ve Djaniny’den istediği pozitif katkıyı aldı mı acaba? Durun ben söyleyeyim: Almadı, alamadı.

Hele de Djaniny Tavares emicem, sezon başladığından beri yok. Adamla 2025’in mayıs ayına kadar yeni sözleşme yaptılar. Bir sezonda cebine girecek para bonuslar hariç; 30 milyon lira. Ülkesi Yeşil Burun Adaları’nın yıllık bütçesi neredeyse! Bu Djaniny, bu parayı lahana yaprağı falan mı sanıyor acaba? Sormak lazım. Geçen sezonun Djaniny’si kayıp, tüm sahalara ilanları asıldı ‘Wanted’… Adam sezon başından beri kayıp, sahanın içinde dünya yansa umurunda değil. Devre arasında Arabistan Yarım Adası’ndan bir taliplisi çıksa da paketleyip kargo ile göndersek!

Ah da bi Trabzonlu oyuncu hata yapmasın, nasıl homurdanma başlıyor tribünlerde. Ama Djaniny olunca ‘misafirin başımızın üstünde yeri var ’30 milyoncuk mu önemli değil, amaaan sende! Biri buna söylesin: kendi ülkesi dahil sabahın 07.oo’sinden, akşamın 19.oo’una kadar inşaatta çalışanlar günlük 400-500 lira yevmiye alıyor ha!

Gerçi bu sezon süper ligde, derenin altından daha çok sular akacak.

Oyunun bitiminde uzatma verilen 11 dakika dahil, son 20 dakika oyuna sonradan giren Ikpeazu’nun kırmızı kartla oyundan atılmasıyla 10 kişi oynayan yeşil beyazlılar, hak ettiğini aldı, gitti vesselam.

*

M.Diouf’un koluyla düzeltip attığı 2. Gol, bordo mavililerin son dakikalarda kazandığı 3. Penaltının iptaline neden olan, öncesinde Marc Bartra’nın kolu, ev sahibinin kazandığı penaltılarda ele çarpan toplar, elle kesilenler, kolla rakibi indirenler derken, futbol adına her iki takımında kötü bir oyun anlayışı sergilediği, hücumlarında kompakt olmayan bir geceye hakemlerinde etki etmesi, bana göre zurnanın son deliği!

Aslında her iki takımada sormak lazım; meşin yuvarlağı rakip kaleye 90’dan çatala taktınızda gol vermediler mi?