Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, Trabzon şehrinin, bu

insanların, bu bordo mavili  takımın taraftarlarının ve 1967’de kendi küllerinden doğan bu kulübün, 2010-2011 sezonu şampiyonluk kupasını ver  ve şampiyonluğunu iade et.

     Görünüyor ki bu iş artık, söylemlerle, yorum yapmakla veya yazmakla, mazmakla olmuyor. İşi devamlı yokuşa sürüyorsun. Artık ilahi adalete baş vurmaktan başka çare kalmadı. Şu insanlar ahrette yakana yapışacaklar. İş bizden çıktı, sizi artık ilahi adalete  havale ediyoruz.

                                                                            *

     Avni Aker’de ki  Torku Konya maçına gelirsek, daha maçın başında 3.dakika da  Ndouassel yakaladığı yüzde ,yüzlük gol fırsatını sayı yapabilseydi. Ne bileyim ki bu maç böyle rahat olur, bu skorla biterdi.

     Trabzon takımı yine kazandı. Bence önemli olan da 3 puan ama böyle oynamaya devam ederse bu takım, bir Akhisar Manisaspor hezimeti daha yaşayabilir. Yazmadı demeyin.

    Takımın iki arızası Batuhan ve Volkan kadro dışı, bu konuda hafta içi Mustafa Akçay geniş bir açıklama yapacak.  Emre, Alanzinho, Bamba, Fatih, Kadir ve sakat olan Colman  maç kadrosunda yoklar.

    Yazdan kalma güneşli son bir hava, bağda bahçede geçirmek isteyen stadyuma gelmeyince tribünlerin % 30 ‘ u boş kaldı.

    İlk yarıda rakibine oranla daha etkili olan konuk ekip, ileride Ndouassel’i tek bırakıp orta bloğu

5 ‘ledi. Defansın arkasına  atılan toplarla bordo mavileri avlamaya çalışan  Uğur Tütüneker hoca, oyuncuları son vuruşu yapamayınca istediğini alamadı.

                                                                              *

      56 ve 72 dakikalardaki 2 golün sahibi Mustafa Yumlu, her faul yediği pozisyonda orta hakem  Özgür Yankaya ile tartışmasa daha profesyonel olacak ama o ısrarcı oldu. Mustafa, ne yani ? Futbol oynuyorsun , bir tarafın incinmeden top rakip kaleye girmiyor biliyorsun kardeş …

     Demek ki kendini daha çok oyuna verirsen, bak neler oluyor.

     İlk goldeki asistini saymasak bu Adrian’ın, 3 haftadan beri vücudunun sahada olduğunu,

kendisinin  ise olmadığını yazabilirim. Malouda’nın yine 90 dakika boyunca bir varmış, bir yokmuş u oynaması da tartışılır.

     Bosingwa sağ kanata demiri attı. O yerin adamı belli, yalnız slow ayarında oynuyor. Henüz Bosingwa olmadı ama olacak. Tecrübesi mi  müthiş .

                                                                         *

     Janko’nun 2.yarıda forma bulduğu karşılaşmada Henrique’nin yerine oyuna giren Soner, girer girmez kaçırdığı net gol  pozisyonunda sağ kolundan sakatlanınca, 10 dakika içerisinde yerini Abdülkadir’e bırakması, onun adına yaşanan bir talihsizlikti.

    Genç oyuncu Abdülkadir’de, saha içerisinde vücudunu çok kasmayıp biraz daha rahat bırakıp ta relaks olursa, sanırım takımına çok daha faydalı olacak.

    Ligdeki 6 karşılaşmada alınan 12 puandan bizim gibi Mustafa Akçay da memnun ama oda bizim gibi oynanan futboldan memnun değil  ‘’ Zamanla istenilen seviyeye geleceğiz ’’ dedi maç sonrasında.

  *

    Özgür Yankaya, orta hakem olarak üstüne koymaya başladı. İlk yarıda her iki takım adına çok kötü bir futbol vardı. İkinci yarıda futbol adına biraz esinti oldu diyebiliriz, 2 gol ve 3 puan ise güzel olan taraftı.

    Saha kenarlarına yeni takılan  elektronik yeni modern Led’ler stadyuma ayrı bir hava kattı, yapanların eline sağlık diyoruz.

    Yalnız şunu da belirtmeden geçemeyeceğim ; Bu karşılaşmadan önce yan taraftaki Yavuz Selim sahasında oynanan BAL liginde Faroz Gençlik ( Ortahisar Kanuni FK )  Erzurum Yakutiyespor’u  4-1  mağlup ederken, aldığım heyecan ve göz zevkini Trabzonspor – Torku Konyaspor maçında alamadım dersem inanın. İkisi süper lig takımı , diğer ikisi Bal ligi 4.lig takımı !.. 

   Varın gerisini, Türk futbolunu kendi şahsi çıkarları için bu hale düşürenler, düşünsün.