Ocakbaşı

Ocakbaşı

Kurban olayım Akçay’a..

Rizespor- Trabzonspor

Geçen haftaki Beşiktaş maçı için “Yenemiyorsan yenilme” diye yazmıştık.

Ancak, sahada öyle bir Beşiktaş vardı ki, kaçan iki puana çok yazık oldu. Beşiktaş yemen yemen hiç posizyona girmedi.

Orta sahada kenar pasları, kendi alanını korumaktan başka hiçbirşey yapmadı. Maç boyunca hiçbir gol girişiminde bulunmadı. Attıkları gol de pozisyondan değil duran toptan geldi.

Böyle bir takımı bulmuşsun, beraberliğe razı geliyorsun.

Bu sonuç Trabzonspor’a hiç  yakışmadı. Düşürdün mü vuracaksın. Beşiktaş da düşmüştü. Çaresizdi. Ne yapacağını bilmiyordu.

Maç boyunca Beşiktaş adeta “ Gel beni yen” diye bağırıyordu.

Ama sen..

Hovardaca pozisyonlar harcıyorsun.

Bordo mavililer maçı berabere bitirmek için elinden ne geliyorsa yaptılar.

Adrian ve Emre’nin oyundan çıkarılması gibi...

Rakibin attığı golden önce Maoluda’nın çok rahat pozisyonda topu taca değil de, kornere atması gibi..

Mustafa Akçay’ın  bu maçtaki oyuncu değişiklikleri her maç olduğı gibi eleştiriliyor. Tribünlerden tepkiler anında kendini gösteriyor.

Akçay, Trabzon’da büyük bir kesim tarafından ağır eleştirlere maruz kalıyor. Birçokları Trabzonspor’un yükünü kaldıramadığı ve Trabzonspor’un büyüklüğü altında eziliyor görüşünde.

Bu eleştirilerin birçoğuna zaman zaman bende katıldım ve bu köşeden de eleştirilerimizi  yaptık.

Ama asla  “Mustafa hoca bıraksın” diye düşünmedik.

Onun gelişine ne kadar destek verdiysem, kalışına da, devam etmesine de o derece destek veriyorum.

Hele hele de  Galatasaray teknik direktörü Mançini ile Beşiktaş teknik direktörü Biliç’i gördükten sonra “Kurban olayın bizim Mustafa Akçay’a” demekten kendimi alamıyorum.

Bırakın bundan önceki yaptıklarına.

Sadece son maçlarında biri Melo’yu libero, diğerı de Necip’i stoperde oynatarak ne yapmak istediklerini deği, ne yapamayacaklarını ortaya serdiler.

Aldırdıkları ve oynatmadıkları futbolcular ve oynattıkları futbol da ortadayken..

Bütün bunlardan şu sonuca vardım:

Türk takımları için en kötü teknik direktör bile en iyi yabancıdan daha faydalı olur.

Bu teknik adamlar kötü veya bilgisiz değiller. Ama Türkiye şartlarına uygun davranmıyorlar.

Türk futbolcusuyla Avrupalı futbolcu arasındaki farkı kavrayamıyorlar veya çok geç kavrıyorlar. Kavrayana kadar da iş işten geçmiş oluyor.

Avrupalı takımlar ile Türk takımları arasında yönetimsel farkı bilmeden atlıyorlar paranın üzerine..

Onlar köşeyi dönerken, yazık oluyor bizim paralara..

Rizespor maçı..

Son yıllarda sonuçlardan çok dostlukları öne çıkan iki şehrin maçının yine dostluk ve kardeşlik  içinde geçmesini diliyorum.

Rizespor haftalardır kazanamıyor. Kime ateşnin tam içinde.. İkinci yarıya yeni transferler yaptı. Ancak, geçen hafta Gençlerbirliği maçında zilediğm kadarıyla yine kötüler. Anlaşılan bu transferlerin de takıma uyumu zaman alacak..

Trabzonspor’un ise  Beşiktaş maçındaki görüntüsü daha derli topluydu. Tek handikapı deplasman fakiri olması.

Maçın öncelikle dostluk içinde geçmesini diliyorum ve Trabzonspor’un Rize’de yenilmeyeceğini tahmin ediyorum. (Tahmin:%55:0  %45:2)

 

Eskişehrispor- Fenerbahçe(Tahmin:%60:0 %40:2)

Galatasaray- Bursaspor (Tahmin:1)

Beşiktaş- Kayseri Erciyes (Tahmin:1)

Kayserispor- Kasımpaşa (Tahmin:%55:0 %45:1)

Karabükspor- Elazığspor(Tahmin:1)

Antalyaspor- Gaziantep(Tahmin:%55:0  %45:1)

Torku Konya- Sivasspor (Tahmin:0)

Akhisar Belediyesi- Gençlerbirliği (Tahmin:0)

YAZIYA YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR