3 Temmuz’dan bu yana şike konusunda kamuoyunu yanıltmak amacıyla her türlü yolu deneyen Fener’de son numara; “ Şike sahada olur, sahaya bakılsın.”

Üç yöneticisi halen cezaevinde olan ama şike yapmayan Fener bütün bahaneleri iflas edince önce şeytan’ı sonra da devlet televizyonunda yorumculuk yapan bir eski hakem ile ortaya attığı yeni boncuğunu son olarak da Karabük maçından sonra  hocası dile getirdi. “Şike sahada olur, sahaya bakılsın.”

Bir an Aykut hocaya hak verelim ve sahada şike veya teşvik arayalım.

Şikeyi sahada nasıl tespit edeceksiniz.

Herhangi bir takımın takım olarak şike yapması veya teşvik alması söz konusu olamaz. Zaten iddianamede de böyle bir olay yok.

Neden olamaz.? Takım nerden baksan 30 futbolcu, teknik kadro, masör malzemeci vesaire 50 kişi. Takım olarak şike yapmanız için bu 50 kişinin de şikeden haberdar olması demektir ki bunu asla gizli tutamazsınız. Tapeye mapeye gerek yok biri mutlaka anlatır. Hele iki duble içerse.

Üstelik de Bizim insanımız dört kişi bir araya gelip okey oynayamıyor yarısı yabancı takımda 50 kişi biraraya gelip şike mi yapar.

Pekala iddianamede ne var?

İddia edilenler bazı maçlarda rakip takımlarda kendilerine yakın bazı oyuncu, teknik kadro veya yöneticilere ulaşarak teşvik veya şike yapıldığı.

Yani Fener rakip takımlardaki ulaşabileceği kendine yakın futbolculara ulaşıp kendilerine karşı iyi oynamamasını veya Trabzonspor’a karşı iyi oynamasını sağlama çabası içerisinde.

Pekala bunu nasıl tespit edeceksiniz Aykut ile Şeytan.

Öyle ya Fener’e karşı oynadığı maçta her kötü oynayan oyuncuya şike yaptı mı diyeceğiz. Trabzonspor maçlarında çok iyi oynayan her oyuncu teşvik mi almıştır?

Örneklendirelim;

Çok uzağa gitmeye gerek yok bu haftaki maçlara bakalım.

Çağıralım Aykut ile Şeytan’ı Gaziantep – Trabzonspor maçında sahada şike arayalım.  İvelin Popov maça damga vurdu. Kendi kalesine bir gol attı, bir penaltı kaçırdı ve bir penaltıya sebep oldu.

E şimdi diyebilirsiniz ki Popov şike yaptı. Hatta Teknik direktör Hikmet hoca da bu işe dahildi ne olur ne olmaz diye 7. yabancıyı oynatıp işi garantiye aldı.

Ey Aykut ile Şeytan  Fener’in Karabük’ten yediği ilk gole bakarak Stoch’un şike yaptığı kanaatine varabilir misiniz. Öyle ya son haftalardaki müthiş formu ile Fener’i sırtlayan oyuncusu rakip takım oyuncusuna asist yaptı.

Geçen seneye dönersek herkesin hatıralarında hala Eskişehir’in Fener ve Trabzon’la oynadığı maçlar. Hani şu Fener’in Eskişehir’de 3-1 kazandığı maç. İlk 14 dakikada Caner ve Niang’a iki gol ikram edip 20. dakikada dışarı alınan Diago için şike yaptı ya da yapmadı diyebilir misiniz?

Bugün Fenerbahçe formasını giyen Sezer Öztürk’ün Eskişehir forması altında Trabzonspor maçı performansı ile 45. dakikada oyundan alındığı Fener maçı performansı arasındaki farkı şike ya da teşvikle açıklanabilir mi? Trabzonspor’a karşı kusacak kadar koşan bir diğer Eskişehirli oyuncu mutlaka teşvik mi almıştır?

Maç 2-1 Beşiktaş’ın galibiyeti ile devam ederken 63. dakikada Beşiktaş ceza sahası içerisinde birdenbire hiçbir gerilim yokken Beşiktaşlı Matteo Ferrari Fenerli Diego Lugano'ya dirsek attı. Penaltı, Kırmızı kart ve sonuç Beşiktaş: 2 Fener: 4

Ferrari’nin şike yapmış olma ihtimali nedir?

Eminim okuyanlar bu örnekleri çoğaltabilir.

Mesela Trabzonsporun en çok mücadele eden oyuncusu Umut Bulut sıra gol atmaya gelince aniden şike yapmış olabilir mi?

Ligimizdeki birçok oyuncunun bir maçı bir maçına uymaz. Bir maçta çok iyi oynarsa bir sonraki maçta dökülür. Ama bunu şike veya teşvik olarak adlandırabilir misiniz?

Söylemeye çalıştığımız şu: Sahada şikeyi tespit edelim evet iyi ama kötü oynayan bir futbolcunun formsuz olması ya da şike yapması arasındaki farkı Şeytan ile Aykut nasıl anlayacak. Ellerinde bir şikemetre mi var. Hadi üfle deyip şike mi ölçecekler?

Şike kadar büyük bir ahlaksızlık olan doping için numune alıp analizler yapılıyor ama şikeyi Aykut Şeytan ikilisi anında tespit ediyor. İyi de nasıl.

Bireysel olarak futbolcudan bahsediyorsak maçları izleyerek şike veya teşvikin tespit edilemeyeceğini çünkü iyi ya da kötü performansın nedeninin şike veya teşvik olup olmadığına asla karar verilemeyeceğini en iyi yıllarca futbol oynayan Aykut ile Şeytan bilirler.

Ama yine de konuşurlar.

Amaç ne?

Devletin savcısının elindeki kapı gibi tapeleri değersizleştirecekler. Yani konuşmalar, pazarlıklar, almalar, vermeler önemsiz. Altı aydır üç Fener yöneticisin cezaevinde olmasını gerektiren delillerin de bir anlamı yok.

Eeee ne olacak?

Aykut ve Şeytan maç seyredecek

Sonra karar verecek

Bu gol kaçırdı şike.

Bu da kaçırdı ama değil.

Öyle mi Aykut ile Şeytan

Bakalım daha neler icat edeceksiniz.