Belçika'ya hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Charlie Hebdo dergisinin karikatürlerinin Türkiye'de bazı gazete ve internet sayfalarında yayınlanmasını sert sözlerle eleştirdi.

 

Davutoğlu, "Basın özgürlüğü hakaret etme özgürlüğü anlamına gelmez. Hele hele bu bizim şahsiyetimizden, kişiliklerimizden çok daha büyük anlam taşıyan ve alemlere rahmet olan bir Peygamber'e, şahsiyete yönelik bir hakaret ise bu basın özgürlüğü değildir." dedi.

 

Davutoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

 

 

Şahsına gelebilecek bir hakareti dahi müsamahayla, sabırla karşılayabilecek olan insanlar, Hazreti Peygamber'e bir hakaret olduğunda, onu, o ölçüde karşılamayacağı açıktır. Hal böyleyken, Türkiye'de bu hassasiyet varken, birileri Hazreti Peygambere hakaret niteliği taşıyan bir karikatürü, görüşü basıyorsa burada bir tahrik vardır. Biz Hz. Peygambere yapılacak hakarete karşı çıkarız. Kimse bunu yapamaz.

 

 

Her Müslüman bu konuda hassastır. Tahrik varsa, hakaret varsa ortaya çıkabilecek güvenlik problemini önlemek için her türlü önlem alınır. Gelin bize saldırın gibi bir karikatür basarsanız güvenlik güçleri her türlü tedbiri alır. Bu baskı değildir. Hakaretin ne sonuç doğuracağı bellidir. Basın özgürlüğü ile hakaret alçaklığını yan yana koymayız.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Netanyahu'ya sert tepki

 

 

Cumhurbaşkanı’nın  tutumu doğru. Kim zulüm ederse onun karşısında dururuz. Paris katliamını yapan teröristler gibi suçludur. Bizim Netanyahu ve çevrelerinin düşündüğü gibi gocunduğumuz bir şey yok, tarihimizde antisemitizm yok.   Zorba arıyorlarsa aynaya baksınlar.

 

 

Cizre’de gerginlik yaratanlar provokatörlerdir. Cizre'de hayatını kaybeden çocukla ilgili, burada net olarak ifade etmek istiyorum; bunun, herhangi bir şekilde emniyet görevlilerimizin kurşunlarıyla öldürülmesi söz konusu değil. Orada ne fiili bir müdahale ne de gaz kullanımı söz konusu oldu.