Aliağa'da annelerini 25 bıçak darbesiyle öldüren iki kız kardeşcinayeti itiraf etti: "Eve erkeklerle gelirdi. Okumamızı istemiyordu. Bu hayata yönlendirmeye çalışırdı. O gece de erkekle geldi. Yatak odasında kavga ettik. Elektrokşok tabancasıyla bayıltıp bıçakladık."

İzmir Aliağa'da kısa süre önce 3. eşinden boşandıktan sonra iki kızıyla birlikte yaşamaya başlayan ve birahanede garson olarak çalışan 39 yaşındaki Gülseren Süngü, iş sonrası 03:00 sıralarında evine gitti. Bir süre sonra minibüs şoförü erkek arkadaşı Erhan Ş.'ye "İbo gelecek, benden habersiz eve gelme" yazılı telefon mesajı geldi. İlerleyen saatlerde Erhan Ş. tüm aramalarına rağmen cevap alamayınca şüphelendi. Eve gitti ve kadını kanlar içinde buldu.

"TOPUKTA KAN İZİ"

Telefonla polisi ve Süngü'nün kızlarını aradı. Polis, sorgularında annesinin sabah saatlerinde kendilerine para verip, "İzmir'e gezmeye gidin" dediğini söyleyen Ş.P. ve B.P. kardeşlerin hareketlerinden şüphelendi. Çağrılan psikolog küçük kızın sağ ayağının topuğunda kan lekesini fark etti. Sorgu sonunda kız kardeşler cinayet suçlamasını kabul etti.

"ÖNCE ELEKTRİK VERDİK"

Annelerinin eve gidip gelmede kendilerine baskı yaptığını ileri süren kardeşler, cinayeti de şu sözlerle anlattı:

"O gece eve erkekle geldi. Kavga etmeye başladık. Annem mutfaktan bıçak aldı. Önce bir elektroşok cihazı aldık. Bayılmayınca cihazla başına vurduk. Bayıldı, bıçakladık. Cihazı çöpe attık. Şüpheleri başkasına yöneltmek için de cep telefonundan mesaj attık."

Kız kardeşlerin çapraz sorguda, "Okumamızı istemiyordu. Bu hayata yönlendirmeye çalışırdı" dediği ileri sürüldü. Kızların babası Rüstem P. de bilgi amaçlı ifade verdi.

"BİR ÖLENİ GERİ GETİREMEZSİN"

Güzelliği ile dikkat çeken abla Ş.P'nin geçen yıl liseyi bitirdiği ve Muğla Üniversitesi'nde iki yıllık mıhasebe bölümünü kazandığı, ancak kaydını dondurduğu öğrenildi. Küçük kardeşin de lise son sınıfta okuduğu belirtildi. Abla Ş.P.'nin sosyal paylaşım sitesine, "Bir öleni geri getiremezsin, bir de kaybolan güveni", "Doyasıya yaşamak gerek bu hayatta, bazen olacağı varsa olur" gibi yazılar yazdığı görüldü. Ş.P. ve B.P. kardeşlerin çevrelerinde sevilen kişiler olduğu da belirtildi.

"BABASI TORUNUMU DA SATMAYA ÇALIŞTI"

Bayraklı Adliye Sarayı Adli Tıp Kurumu'nda otopsisis yapılan Gülseren Süngü'nün, 25 bıçak darbesiyle öldürüldüğü saptandı. Süngü'nün cenazesi babası Kazım Süngü teslim aldı. Kasım Süngü: "18 yaşını doldurunca, kızlarının babasına kaçtı. Araştırdım. Kadın satıcılığı yapıyordu. Büyük torunumu 7 aylıkken alıp 10 yaşına kadar büyüttüm. Babası büyük torunumu da satmaya çalıştı. Aydın'dan kaçmalarının sebebi budur. Torunlarım hayatlarını kararttılar."

Antalya'da 15 ve 16 yaşlarındaki öz kızları, onların sınıf arkadaşı 16 yaşındaki E.E. ve zihinsel engelli 14 yaşındaki Ç.K.'ye silah tehdidiyle tecavüz ve grup seksle suçlanan çift mahkûm oldu. Anne ve baba 70'er yıl ceza aldı

VARAN2

ERZİNCAN'DAN 7 yıl önce gelerek Antalya'ya yerleşen ve belediyeye temizlik hizmeti veren taşeron firmada çalışan A.Ö. ile eşi Z.Ö., geçen 24 Kasım'da öz kızları B.Ö. ve H.Ö. ile kızlarının sınıf arkadaşı E.E. ve zihinsel engelli Ç.K.'ya tecavüz edip grup seks yaptıkları iddiasıyla tutuklandı. E.E.'nin ailesinin şikayeti üzerine başlatılan soruşturmada A.Ö. ve Z.Ö. çiftinin, kendi öz kızları da dahil olmak üzere grup seks yaptıkları belirlendi. Anne ve babanın 'Sapıklık derecesinde şehvet düşkünü' oldukları mahkeme kararlarına girdi.

'ETKİN PİŞMANIM'

Antalya 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın son duruşmasında mahkeme başkanı Faris Özsoy, önce baba A.Ö.'ye son sözlerini sordu. A.Ö., "Etkin pişmanım" derken, anne Z.Ö. ise, "Bu adamla evlendiğime ve öldürmesinden korkup ihbar edemediğim için pişmanım" dedi. Kısa bir aranın ardından mahkeme başkanı kararı açıkladı.

70'ER YIL HAPİS

A.Ö.'ye öncelikle ruhsatsız tabanca bulundurmak suçundan 10 ay hapis ve 500 lira para cezası verildi. Anne ve baba, kızları B.Ö. ve H.Ö.'ye cinsel istismarda bulundukları için her biri için 15'er yıl 10'ar ay, silahla tehdit ederek E.E.'ye cinsel istismarda bulundukları için 19 yıl 7'şer ay, Ç.K.'ya cinsel istismarda bulundukları için 18 yıl 9'ar ay hapis cezasına mahkum edildi. Toplamda Z.Ö. 70 yıl, eşi A.Ö.'ye ise 70 yıl 10 ay hapis cezası verildi. Kararın açıklanmasından sonra A.Ö. şaşkınlıktan hiçbir şey söyleyemezken, Z.Ö. gözyaşlarını tutamadı.

YURDA YERLEŞTİRİLDİLER

Anne ve babalarının cezaevine gönderilmesinin ardından B.Ö. ve H.Ö. ile birlikte iki küçük erkek kardeşi de sosyal hizmetler yurtlarına yerleştirildi.

"BABAM SİLAHI BAŞIMA DAYADI, ARKAMA GEÇTİ"

Anne ve babası tarafından tecavüz edilen B.Ö. ilk ifadesinde, "Babam annemi sık sık dövüyordu. Bir gün annem ve kardeşim evde yokken başıma tabancasını dayadı ve arkama geçip, bana tecavüz etti" dedi. Babasının daha sonraki günlerde de 'Bu evde üç harfliler var. Sizde cin var' diyerek kurşun döküp yine tecavüz ettiğini anlatan B.Ö., şöyle devam etti:

"ANNEM GİYSİLERİMİ ÇIKARTTI"

"Kardeşim H.Ö.'ye de aynısını yapmış. Durumu anneme anlattı. Annem, babamla birlikte beni odaya sokup, giysilerimi çıkarttı. Bana, 'Senin kızlığını kontrol ediyorum' dedi. Annemin yanında duran babam da beni yatırıp, dokundu. Güya kızlığımı kontrol ediyorlardı."

"SINIF ARKADAŞIMA DA..."

B.Ö., babasının sınıf arkadaşı E.E.'ye de tecavüz ettiğini anlattı. B.Ö., babasının zaman zaman tecavüzüne mağdur kaldıklarını, eve gelen sınıf arkadaşı E.E.'ye tecavüz etmek istediğinde karşı çıktıklarını ancak babasının tüm çocukları toplayıp, başlarına tabanca dayayarak, tehditlerini sürdürdüğünü söyledi.

"ENGELLİ Ç.K. BİR DAHA GELMEDİ"

B.Ö., kardeşi H.Ö.'nün arkadaşı olan zihinsel engelli Ç.K.'nın da zaman zaman evlerine geldiğini anlatarak, "Ç.K. de bir ara bizim evde kaldı. Bir akşam biz camiye gitmiştik. Döndüğümüzde, babamın Ç.K.'ya tecavüz ettiğini anladık. Ç.K. durumu annesine anlatmış olmalı ki bir daha bize gelmedi" diye konuştu.

"A.Ö. KARISI VE BEN BAZEN AYNI YATAKTA YATIYORDUK"

E.E. ise ifadesinde şöyle dedi: "A.Ö. bana 'Sende cin var. Biriyle ilişkiye girmelisin, yoksa ölürsün' dedi. O kadar korkuyordum ki anlatamam. Karısı da bana cinler musallat olan bir kızı anlatıyordu. Kocası benimle birlikte olmak istediğinde bana 'Birlikte ol, yoksa seni öldürür' diyordu. Bir gün A.Ö. tabancasını kafama dayayıp benimle birlikte oldu. Evden kaçtım, yolu bulamayıp döndüğümde karı-koca beni dövdüler. A.Ö., karısı ve ben zaman zaman aynı yatakta birlikte oluyorduk."

YURDA YERLEŞTİRİLDİLER

Anne ve babalarının cezaevine gönderilmesinin ardından B.Ö. ve H.Ö. ile birlikte iki küçük erkek kardeşleri de sosyal hizmet yurtlarına yerleştirildi.