Ancak kamp, son 2 yıldır bu intibak eğitimleri sırasında yaşanan mobbing iddialarıyla gündemde. 42 gün süren eğitimlerde subay olma hayalleri kuran öğrencilerden, özellikle askeri liselerden gelenlerin, “şok mangası” adı altında mobbinge maruz kaldığı ve bu yüzden askeri okuldan ayrıldıkları öne sürülüyor. Subay olma hayalleri sona eren öğrenciler, seslerini duyurmak için www.magduraskeriogrenciler.org adlı internet sitesinde “Türk Silahlı Kuvvetleri’nden Ayrılan ve Atılan Öğrenciler Platformu” adı altında bir araya geldi. Yaşadıklarını TBMM’ye de taşıyan öğrenciler iddiaya göre “şok mangası” adı altında eğitime alınıyor, saatlerce uykusuz bırakılıyor, kusana kadar koşturuluyor ve sürekli hakarete uğruyor. Sivil liselerden kampa katılan öğrencilerin eğitimleri ise daha insani şartlarda yapılıyor. Hürriyet’in görüştüğü öğrencilerin bazıları, komutanlarının, “Orduda düşünen adam istemiyoruz. İtiraz istemiyoruz. Denileni yapacaksınız” dediğini öne sürüyor. Öğrencilerin üzerinde birleştikleri ortak nokta, sistemli bir şekilde askeri liselerden kampa katılan Harp Okulu adaylarına işkence yapıldığı ve okuldan ayrılmalarının amaçlandığı. Ana hedefin ise bu sistematik uygulama sonunda askeri liselerin bir süre sonra kapatılması olduğu öne sürülüyor.

 

Hürriyet bu iddialarla ilgili TSK İletişim Daire Başkanlığı’nı aradı. Ancak görüşme talebimiz yanıtsız kaldı. Bunun üzerine Bilgi Edinme Yasası çerçevesinde TSK’ya, Menteş Askeri Kampı’nda kaç öğrencinin eğitim gördüğünü, bunlardan kaçının kampı yarıda bırakarak ayrıldığını, ayrılan öğrencilerden kaçının askeri lise, kaçının sivil liselerden gelen öğrenciler olduğunu sorduk. TSK’dan 15 gün sonra gelen yanıt şöyle: “Kurum ve kuruluşların kamuoyunu ilgilendirmeyen ve sadece kendi personeli ile kurum içi uygulamalarına ilişkin düzenlemeler kapsamında değerlendirilen müracaatınız karşılanamamıştır.” 

 

‘Sivil kaynaktan gelen el üstünde’

 

OKULDAN ayrılmak zorunda kalan öğrencilerden Yağız Aksakaloğlu’nun internet sitesinde yazdıkları şöyle: “2010’un haziran ayında Kuleli Askeri Lisesi’nden 6’ncı olarak mezun oldum ve 7 Ağustos’ta Harbiyeli olarak Kara Harp Okulu intibak kampına katıldım. İlk günden şok mangasına alındım. Askeriyede hiç kimse vazgeçilmez değildir, işte gidiyorum. Arkamda çoğu vasıfsız, üniversite sınavlarında başarı sağlayamamış, anne baba baskısıyla o okula gidecek, düşünemeyen subay adayları bırakıyorum. Şok mangasıyla askeri lise öğrencilerden belli başlı başarılı, gözü kara ve düşünen bir kesimini ayrılmaya sevk eden baskı ve zulüm son 2-3 yıldır ortaya çıktı. Bunların amacı bir 20 sene sonrasında yüzbaşı ve alt kesimde düşünmeyen, korkak ve inisiyatif alamayan psikolojisi bozuk, vasıfsız subaylar çıkarmak olabilir. Üstten bazı büyük adamların ordumuzun temelini oluşturan askeri liseleri kapatarak daha vasıfsız, düşünemeyen bir ordu yaratma planları olabilir. Son 2,3 yılda sivil kaynaktan gelen öğrencilerin el üstünde tutulup askeri liselerden gelen öğrencilerin şok mangalarında baskıya maruz bırakılmaları ve bunun sonucunda askeri lise kaynaklı birçok öğrencinin ayrılmaya sevk edilmesi akla ‘Askeri liseler ne işe yarıyor?’ sorusunu getirecektir.”