Haber61'de yayınlanan Spor Gündemi programında Tuncay Lakot’un sorularını yanıtlayan futbol eğitimcisi Hakan Yılmaz, Avrupa ile aranın açılmasının temel nedenini “eğitim zincirindeki kopukluk” diye tanımladı. Yılmaz; antrenör eğitimi, üniversite-kulüp işbirliği, veri okuryazarlığı (GPS), spor psikolojisi ve atletizm altyapısında kalıcı bir reform çağrısı yaptı.
“Avrupa ile farkın kökü eğitimde”
Tuncay Lakot, A Millî Takım galibiyetlerinin abartılı karşılandığını, kulüp düzeyinde ise ağır yenilgiler yaşandığını hatırlatarak “Milyonlar harcanıyor ama başarı yok; neden?” sorusunu yöneltti.
Hakan Yılmaz şu başlıkları öne çıkardı: “Bir: genel eğitim. İki: antrenör/teknik direktör eğitimi. Üç: üniversitelerle ilişki. Dört: sahadaki antrenman. Okuduğunu anlama, matematik ve uygulamalı teknoloji becerileri zayıf. Bu zemin düzelmeden üst düzey futbol üretilemez.”
Yılmaz, Avrupa’da yüzme ve hareket analizi gibi derslerin ilkokuldan başladığını; Türkiye’de ise benzer içeriklerin çoğu zaman üniversiteye bırakıldığını söyledi. “Memur-antrenör” düzeninde okul-kulüp dengesinin kurulamadığını, iş yükünün de sistemce desteklenmediğini vurguladı.
“Model kopyalamak çözüm değil; yerelleştirmek şart”
Ajax, Bayern ya da Red Bull gibi yapılanmaların “kendi kültür ve coğrafyalarına uygun” sistemler kurduğunu belirten Yılmaz, Türkiye’de dış modelin aynen kopyalanması yerine, verinin ve bilimin yerelleştirilmesini önerdi:
“Bilgiyi olduğu gibi almak yerine üniversitede süzüp sahaya indirmeliyiz. Antrenör, makaleye ulaşmalı; dil bilmiyorsa bilimsel üretime bağlanamaz.”
GPS kullanıyoruz; veriyi oyuna çeviremiyoruz
Yılmaz’a göre pek çok kulüpte GPS takılıyor ama anlamlandırma eksik:
“Alan ölçüsünü yanlış kurunca oyuncu sprint eşiğine çıkamıyor; iş yükü ya eksik ya fazla kalıyor. GPS, antrenmanı ‘yanlışlama’ imkânı verir. Veriyi okuyup ertesi gün planı revize edemezseniz hafta sonu maça aslında çalışmadan çıkarsınız.”
Somut öneri: U19 Ligi’nde federasyon destekli standart GPS ağı; maç verilerinin merkezi bir havuza akması; taktik/atletik hataların anlık teşhisi.
Spor psikolojisi olmadan kalıcı başarı zor
Takımların spor psikoloğu istihdamına yeterince başvurmadığını söyleyen Yılmaz, kaygı yönetiminin PDR ile karıştırılamayacağını belirtti:
“Motivasyon anlıktır; disiplini sürdürülebilir kılan yapı spor psikolojisiyle güçlenir. Soyunma odasındaki her sözün bilimsel karşılığı var.”
Altyapıda atletizm ve iletişim
Yılmaz, küçük yaşta doğru koşu mekaniği, ivmelenme ve durma gücü eğitiminin şart olduğunu, antrenör ve oyuncular için İngilizce ile medya/iletişim yetkinliklerinin standarda bağlanması gerektiğini söyledi. “Veri olmadan yıldız satılmaz; U19’da final oynarsınız ama ölçüm yoksa Avrupa kulüpleri ikna olmaz” dedi.
Antrenör seçimi ve kariyer planı
İspanya’dan örnek veren Yılmaz, futbolculuk yıllarında başlayan 5 yıllık geçiş programları, ardışık kurslar ve kademeli görevlerle antrenörün kulüp içinde yetiştirildiğini anlattı.
“Antrenörde aranan ana fark ‘güç arzusu’ değil başarma arzusu. Bu profile kulüp projektör tutuyor, hedef veriyor; o da kurum içinde kalıp değer üretiyor.”
“Aidiyet sonuçtur; iyi antrenman getirir”
“Aidiyet yemekli motivasyonla değil, iyi antrenman-doğru iş yükü-ölçülebilir ilerleme ile oluşur” diyen Yılmaz, “Kazandıkça bağ güçlenir; önce süreç, sonra duygu” mesajını verdi.
Yol haritası: 8 maddelik reform paketi
U19 veri standardı: Federasyon destekli GPS, ortak eşikler, canlı merkezi izleme.
Üniversite–kulüp hattı: Ortak laboratuvar, saha içi staj; makale-saha geri beslemesi.
Zor giriş-zor çıkış: Akademi antrenörlüğüne yüksek baraj; gelişim planı olmadan görev yok.
Spor psikoloğu zorunluluğu: Akademilerden itibaren standart kadro unsuru.
Atletizm temeli: 8–12 yaş programında koşu mekaniği ve kuvvet-hız becerileri.
Dil ve iletişim: Tüm altyapı hocalarında İngilizce yeterlilik; oyuncuya medya okuryazarlığı.
Veri okuryazarlığı: “Pas sayısı” yerine pasın değeri gibi anlamlı metriklerle antrenman tasarımı.
Yerel metodoloji: Coğrafya ve kültürü gözeten, Türkiye’ye özgü eğitim şeması.
Lakot “Transfer sorusuna sıkışmayalım”
Programı kapatırken Tuncay Lakot, “Futbolu ‘transfer var mı?’ya sıkıştırmayalım; mesele eğitim, organizasyon ve veri kültürü” dedi ve yeni bölümde konuyu iki akademisyenle daha derinleştireceklerini duyurdu.
Yılmaz’ın ise “Üniversiteyi, kulübü ve federasyonu aynı masada toplayıp bilimi sahaya indirirsek bu coğrafya çok şey üretir. İş yükü, veri, psikoloji ve dili aynı pakette yönetmek zorundayız.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: