Karadeniz'in kırsal kesimlerinde yaşayanlar, dik ve engebeli tarım arazilerinin kayan toprağını sırtlarında taşıyarak yerine koyuyor.

Trabzon'un Köprübaşı ilçesinde yaşayanlar, evlerindeki günlük işlerinin ardından tüm gün emek verdikleri bağ, bahçe ve tarlalara giderek çalışıyor.

Bölgenin dik ve engebeli arazilerinde yaz-kış ter döken yöre sakinleri, bugünlerde ekime hazırlık için toprak taşıma işlerine yoğunlaştı.

Dik yamaçların dibinde biriken toprakları sırtlarındaki sepetlerle binbir zahmetle yukarıya taşıyan yöre halkı, bu sayede bahçelerini kazma ve belleme işlemlerine hazır hale getiriyor.

Verimli topraklarını kaybetmemek için asırlardır toprak taşıyan vatandaşlar, imece usulü çalışmayla birbirlerine destek oluyor.

Arazi şartlarından ötürü makinelerin giremediği bahçelerde her gün yoğun çaba sarf eden vatandaşlar, lahana, patates, mısır, fasulye ve kabak ekimi yapıyor.

"Dik yamaç olduğu için traktör ya da makine kullanma şansımız yok"

Yağmuru ve sisi eksik olmayan Karadeniz'de toprak taşımak için havanın açık olmasını bekleyen Hasan Bulut, tarımla uğraştığını söyledi.

Tarım arazilerinin dik yamaçlardan oluştuğunu dile getiren Bulut, "Şu anda burası yamaç olduğu için toprak yürürken bile aşağı kayıyor. Dolayısıyla yukarıda toprak kalmıyor, taş kalıyor. Taşlı kaldığı için de verim alamıyoruz. Verim alabilmek için toprağı yukarıya taşımamız gerekiyor." dedi.

Bulut, bu işlemi ilkbaharda yaptıklarını belirterek, "Sağ olsun komşularımız yardıma geldi. Bu yamacın topraklarında toprak gibi biz de tutunmaya çalışıyoruz. İşimiz zor." ifadesini kullandı.

Karadeniz coğrafyasının zorluklarına dikkati çeken Bulut, "Burada dik yamaç olduğu için traktör ya da makine kullanma şansımız yok. Tamamen insan gücü ile çalışarak üretiyoruz." diye konuştu.

Komşusunun yardımına gelen Ali Bayraktar, kendisinin de bağ, bahçede çalışıp hayvancılıkla uğraştığını anlattı.

Köprübaşı ilçesinin, Karadeniz ve Trabzon'un en zor coğrafyalarından olduğunu belirten Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tarım arazilerimiz hep yamaçtır. Mahsullerimizi de hep insan gücü ile elde ederiz. Bu işi severek yapıyoruz. Mesleğimizi de toprağımızı da seviyoruz. Hani bir söz var, 'Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz.' İmece usulü biz de bu şekilde devam ediyoruz."

Bayraktar, sırtlarında taşıdıkları toprakla hazır hale getirdikleri arazilere fasulye, mısır, patates, lahana ve kabak ektiklerini dile getirerek, dik yamaçlara alışkın olduklarını ama yağmurlu havalarda çalışmanın kendilerini zorladığını kaydetti.

"Verimli topraklarımızı kaybetmemek için çalışıyoruz"

Büyükdoğanlı Mahallesi Muhtarı Ali Bulut da ilçede toprak taşıma işleminin asırlardır sürdüğünü vurguladı.

Dik yamaçlarda imece usulüyle çalıştıklarını anlatan Bulut, "Yukardaki toprak hep aşağı gidiyor. Yukarıda taş kalıyor. Verimli topraklarımızı kaybetmemek için çalışıyoruz. O nedenle de aşağıdaki toprakları sırtımızda yukarıya taşıyoruz." dedi.

Bulut, yörenin hemen hemen tüm bahçelerinin dik ve engebeli olduğunu belirterek, ürün yetiştirmek için ter döktüklerini sözlerine ekledi.