Anahtar Deliği 13.10.2025 Trabzon’da “Yıkım” Kararları kâğıt üstünde kaldı

Trabzon’da belediyeler, kaçak yapıların yıkımı konusunda yetersizlik ve çekingenlik nedeniyle adım atmıyor; ihalelere ilgi olmaması da süreci durduruyor.
Anahtar Deliği 13.10.2025 Trabzon’da “Yıkım” Kararları kâğıt üstünde kaldı

OTOBÜSLERE ASILAN BAYRAKLAR GÜNDEME DAMGA VURDU

akp

Recep Tayyip Erdoğan dün Trabzon’daydı. Hayri Gür Spor Salonu’nda partilere hitap etti. Trabzon’da daha önce yapımı biten birçok yol ve tesisin açılışını gerçekleştirdi. Erdoğan’ın ziyaretinden daha çok, Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin otobüslerinin önüne takılan AK Parti bayrakları ile insanların Hayri Gür Spor Salonu’na taşınması gündem oldu.

Sosyal medyada paylaşılan, önünde AK Parti bayraklarının asılı olduğu belediye otobüsleri özellikle muhalefeti ayağa kaldırdı. Her zaman olduğu gibi Ortahisar Belediye Başkan Yardımcısı Cüneyt Zorlu da bu konuyu es geçmedi.

 Şalpazarı Belediye Başkanı Refik Kurukız’ın AK Parti ve MHP bayraklı belediye otobüsü önünde verdiği fotoğraf karesini paylaşan Cüneyt Zorlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’i istifaya davet etti. Zorlu, "Küçücük Hayri Gür salonunu bile dolduramama korkusu neler yaptırıyor." ifadelerini kullandı.

Bu fotoğraf sosyal medyada paylaşılıyor. Doğru olduğuna inanmak istemiyorum; montajdır diye düşünüyordum.

Sayın Ahmet Metin Genç, eğer bu sizin bilginiz dâhilinde yapıldıysa o koltukta bir gün bile oturmayın; istifa edin. Sizin bilginiz dışında yapıldıysa sorumlulardan hesap sorun. Yoksa hesabı biz ağır şekilde soracağız.

(İkinci fotoğraf, Şalpazarı Belediye Başkanı Refik Kurukız’ın paylaştığı bir fotoğraf. Demek ki montaj değil, doğruymuş. Aklımı yiyeceğim. "Al birini vur ötekine.")

Resmi araçlarda, devlet araçlarında parti reklamı, parti bayrağı ve parti logosu asılamaz, taşınamaz.

"Ne biçim güçlenmesi yaşıyorsunuz." ifadelerine yer verdi.

***

RUHSATSIZ MÜZİK YAYINI SORUNU TRABZON’DA SÜRÜYOR

memur

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 30 Kasım 2022 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren “Çevresel Gürültü Kontrol Yönetmeliği” uyarınca, müzik yayını yapan işletmeler ile deniz taşıtlarının Müzik Yayın İzin Belgesi alması zorunlu kılınmıştı. Bu yönetmeliğe uymayanların işletmelerinde canlı veya dijital yayın yapmalarına kanunen müsaade edilmiyor.

Hatta her yıl denetimler yapılarak ruhsatlar yenileniyor. Bakanlık, bu denetimleri İl Müdürlükleri ile yapıyor ve işletmenin uygunluğuna göre ruhsat veriyor veya vermiyor. Trabzon’da da bu ruhsatı alan birçok işletme bulunuyor.

Ses konusu oldukça hassas bir konu olduğu için, en ufak ayrıntıya kadar her şey kontrol ediliyor. Müzik yayını yapılacak işletmede; ev ve iş yerlerinin yakınlığı, ses seviyesinin ne kadar olacağı, ses yalıtımlarının yeterliliği, hangi saatlere kadar müzik yayını yapılacağı gibi birçok konu incelendikten sonra karar veriliyor.

Fakat Trabzon Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü bu konuda gerekli denetimleri yapmadığından, önüne gelen cafe ve restoranlar istediği gibi canlı veya dijital müzik gösterimleri yapabiliyor. Özellikle cafeler bu konuda kanun kural tanımıyor. Son ses müzikle müşterilerini eğlendiriyor veya bir saz ekibi eşliğinde canlı müzik yapabiliyor.

Vatandaşlar konuyu kimlere şikayet edeceğini bilmediği için polisi arayarak yardım istiyor. Polis de işletme sahibine müziği kısmalarını söyleyip, konuyu çözmeden ayrılıyor. Halbuki Trabzon Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü işini düzgün yapsa, konu kökten çözülmüş olacak.

Parasını ödeyip ruhsatını alan ve her türlü yükümlülüğünü yerine getirenlerle, hiçbir şey yapmayıp keyfe keder hareket edenlerin ayırt edilmesi için Trabzon Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Sayın Uğur Korkmaz’ı göreve çağırıyoruz. Konunun takipçisi olacağız.

***

TRABZON’DA “YIKIM” KARARLARI KÂĞIT ÜSTÜNDE KALDI

yikim

Belediyeler, İmar Kanunu’nun 32. maddesi gereği, kaçak yapıları yıkmak ve önlemekle yükümlü olduklarını açık ve net bir şekilde belirtir. Trabzon’da birçok belediyenin kendi mücavir alanları içerisinde, çok sayıda kaçak veya imara uygun olmayan bina bulunuyor. Belediyeler bu binaları ya kendi araç parkındaki makinelerle ya da ihale yoluyla başka firmalara vererek yıktırabiliyor.

Ortahisar Belediyesi, geçtiğimiz aylarda bu konuda bir ihale açmıştı. Fakat ihaleye hiçbir firma katılmadığı için yıkımlar gerçekleştirilememişti. Belediyenin makine parkındaki araçlar da bu yıkımlar için yeterli olmadığından, konu rafa kaldırılmıştı.

Peki belediyeler gerçekten bu yapıları yıkmak isteseler yıkabilir mi?
Elbette, peki tabii!

Fakat vatandaşla karşı karşıya gelmemek için bu yolu izlemekten son derece çekiniyorlar. Özellikle Trabzon’da böyle bir yıkım gerçekleştirdiğinizde vatandaşın tepkisini kontrol etmek oldukça zordur.

Evini veya iş yerini kaybedecek olan kişi, her türlü tepkiyi verebileceğinden, açıkçası belediyeler bu yıkımları yapmaktan kaçınıyor. Oysa en basitinden, belediyeler ellerindeki araçların yetersizliğini bahane etmek yerine, gerekli makineleri kiralayıp, kendi personeliyle ve gerekli güvenlik önlemlerini alarak bu işlemi rahatlıkla gerçekleştirebilir.

Murat Zorluoğlu’nun dönemindeyıkılmaz” denilen birçok yapı yıkıldı ve yerlerine yeni binalar inşa edildi. Dolayısıyla “İhaleye kimse girmiyor.” demek, işe mazeret uydurmaktır.

Atasözünde olduğu gibi “Niyetin yoksa öpmeye, yanağın nerededir diye sorarsın.” misali bir durum söz konusu!

***

KAMU PERSONELİ MESAİYİ UNUTTU: PARKTA, KAFEDE, AVM’DE!

4

Trabzon’da özellikle kamuda çalışan personellerin mesai mefhumuna uymadıklarını görüyoruz. Bunu da en çok yapan kesim belediye personelleri. Hem Büyükşehir hem de Ortahisar Belediyesi’nde oldukça fazla personel bulunuyor. Birçoğunun biriminde kalabalıktan dolayı oturacak sandalye bile bulunmuyor. Neredeyse nöbetleşe koltuklarda oturuyorlar desek abartmış olmayız.

Bankamatik işçi ve memurları, mesai saatleri içerisinde parklarda, alışveriş merkezlerinde, kafelerde, restoranlarda görmeniz mümkün…

Bir tarafta yağmurda, çamurda, yakıcı sıcakların altında çalışan personeller; diğer tarafta ise işe boş vakitlerinde uğrayıp, belli bir süre göründükten sonra binayı terk eden bankamatikçiler var.

Hiç işe gitmeyenler bile var!
Adam önceden belediyede etkili bir görevdeydi. Sonrasında görevden alınınca başka görevi kabul etmemiş ve evinde yatarak maaş alıyor. Hatta başka işler yapanlar bile varmış…

Ne âlâ memleket!

İşin acı tarafı, bunların kim olduğunu idari kadrolarda çok iyi bilmelerine rağmen seslerini çıkarmıyorlarmış. Millet konuşmaya gelince haktan, adaletten, dürüstlükten bahsediyor; ancak kendileri, yetkileri olmasına rağmen bu tür durumlara müdahale bile etmiyorlar.

 

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
11 Yorum
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir