AK Parti Trabzon milletvekilleri, Trabzonspor’un haksızlığa uğramasının ardından hiçbir paylaşımda bulunmamış ve kamuoyundan büyük tepki almıştı.
Tabi vekiller bu durumdan oldukça rahatsız oldular. Sesli olarak dillendirmeseler de, eş-dost sohbetlerinde, “Ahmet Başkan bir mesaj paylaştı. Kabak bizim başımıza patladı. Bizi çok zor durumda bıraktı” şeklinde eleştiride bulundular.
Yaklaşık bir haftadır şehir dışında bulunan Ahmet Metin Genç, dün Trabzon’a döndü. Havalimanında görkemli bir şekilde karşılanması beklenen Genç, bu organizasyonun yapılmasını istemedi. Taraftar derneklerinin ve sivil toplum kuruluşlarının havaalanına gitmesi engellendi.
Ahmet Metin Genç’e yakın kaynaklar, “Ahmet Başkan çok fanatik bir Trabzonspor taraftarı. Fenerbahçe maçında iptal edilen bariz gol sonrası tamamen saf ve iyi niyetli duygularla bir paylaşımda bulundu. Bir anlamda refleksle hareket etti. Bize göre de doğru olanı yaptı. Trabzonspor camiasının sahipsiz olmadığını ve yaşadığı haksızlığı gündemde tuttu. Camianın bütünleşmesini sağladı. Trabzon milletvekillerimiz de kendisi ile aynı duyguları paylaşıyor. Fakat parti ile ters düşmemek için sessiz kaldılar. Onlar da kendilerine göre haklı. Milletvekilliği bir ilden seçilmiş olsa da bütün Türkiye’yi kapsıyor. Fakat Belediye Başkanlığı yereli ilgilendiriyor. O yüzden milletvekilleri ile Ahmet Başkan’ı aynı kefeye koymamak lazım” şeklinde görüş bildirdiler.
Tabi burada yorumu kamuoyuna bırakıyoruz…
***
MUHALİF PARTİLERİN ŞAŞIRTAN SESSİZLİĞİ
Trabzon’da faaliyet gösteren siyasi partiler, muhalefet görevlerini yeterince yerine getiremiyor.
Türkiye’deki siyasi partilerin neredeyse tamamının Trabzon’da temsilcisi bulunmasına rağmen, il ve ilçe başkanları ile yönetimler, seçildikten sonra “sessizliğe bürünüyor”. Atanan ve seçilen başkanlar yönetimi beğenmezken, yönetimler de başkanlardan memnun görünmüyor. Bu durum, teşkilatların gerekli etkinliği sağlayamamasına ve toplumda sinerji yaratamamasına yol açıyor.
Trabzon’un sorunlarıyla ilgili olarak yapılan açıklamalar genellikle iki ayda bir “cılız” şekilde kalıyor ve “muhtemelen muhalefet ettiklerini düşünüyorlar” izlenimi veremiyor. Bu konuda Cumhuriyet Halk Partisi ve Saadet Partisi diğer partilere göre daha aktif görünürken, İYİ Parti zaman zaman basın açıklamalarıyla “biz de buradayız” dese de toplumda yeterince karşılık bulamıyor.
Ekonomide enflasyonun yüksek seyrettiği, alım gücünün azaldığı, fındık ve çay üreticisinin mağduriyet yaşadığı ve işsizliğin arttığı bir dönemde, muhalefet partilerinin sessiz kalması dikkat çekiyor.
Siyasi gözlemciler, “topluma güveni ve enerjiyi kazandıracak olan yine siyasiler” olduğunu vurguluyor. Ancak Trabzon’daki muhalif partiler uzun süredir birbirlerini ziyaret etmiyor, “Trabzon’un ortak sorunları etrafında birleşip, konuları gündeme taşımak” bu kadar zor olmamalı. Siyasetin zaman ve özveri gerektiren bir süreç olduğunu belirten gözlemciler, “Bu alanda gereğini yapmak, kitleleri arkanıza almak zorundasınız. Aksi takdirde boşuna zaman kaybından başka bir şey elde edemezsiniz” ifadelerini kullanıyor.
***
TRABZON CHP, “AYNI TAS AYNI HAMAM!”
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Trabzon ilçe kongreleri devam ediyor.
Bugüne kadar Çarşıbaşı, Beşikdüzü, Arsin ve Çarşıbaşı kongreleri tamamlandı.
Adaylar aynı, seçilen başkanlar aynı…
Sadece Çaykara İlçe Başkanı, yeni dönemde aday olmayacağını söyledi ve yarışa girmedi.
O da aynı yönetimdeki arkadaşını aday gösterdi ve seçtirdi.
Yerelde oy toplamış, belediye seçimlerinde rakibini zorlamış veya üye sayısını artırmış diye bir şey yok.
Koltukta oturan ilçe başkanı, üyeyi kendisi yapmış, delegeyi kendisi belirlemiş;
seçimlerde de koltuğunu korumuş.
Bunun adına da demokrasi denmiş!
Türkiye’de kim en çok hangi konuda sesini yükseltiyorsa, inanınız o işi en çok yapan kendisi oluyor…
Demokrasi ve adalet çığlıkları atan bir partide bunlar yapılıyorsa,
varın gerisini siz düşünün!
Parti’nin tepe yönetiminin değişmesi bir anlam ifade etmiyor.
Teşkilatlarda ciddi bir yapılanmaya gidilmeli, gençlerin önü açılmalı.
Bilgisayar tuşuna basınca ekranı açamayan,
halen tuşlu telefon kullanan kişi bu ülkede siyaset yapsa ne olur, yapmasa ne olur…
CHP’deki durum da aynen böyle…
Çağ değişti, teknoloji kontrol edilemez hâle geldi.
Toplumun, özellikle de gençlerin beklentileri değişti.
Siyasi partilerin bu gerçekle yüzleşip, ona göre yol haritaları belirlemesi gerekiyor!
***
YEREL BASIN ESKİ GÜNLERİNİ ARIYOR!
Trabzon basın bakımından Türkiye’nin en etkili illerinden biri olarak öne çıkıyor. Hatta ilk üçte yer aldığı konuşuluyor. Özellikle yerel basında tartışmasız en etkili il olduğunu söylemek mümkün.
Gazete ve yerel televizyonların aktif olduğu 1993–2005 yılları arasında kentte önemli bir konumda olan yerel basın, daha sonra haber internet haberciliğinin gelişmesiyle gücünü kaybetmeye başladı. Ardı ardına haber siteleri kuruldu. Günümüzde birçoğunun adı ve sanı bile duyulmuyor…
Yatırım yapan ve ısrar eden kurumlar ise ayakta kalmayı başardı. Şimdilerde haber portallarının yerini sosyal medya almış durumda. Fakat güçlü olan haber siteleri, “sosyal medyada da paylaşımlar yaparak” güçlerine güç kattılar. İfade ettiğimiz gibi bunda kurumsallığın çok büyük faydası var.
Trabzon basını son yılların en zor günlerini yaşıyor. Kentte gazetecilikten gelen insan sayısı son derece azaldı. Şimdilerde piyasada İletişim Fakültesi mezunlarının ağırlığı var. Onlar da çekirdekten yetişmedikleri için oldukça yetersizler.
Teknolojik anlamda donanımlı olmalarına rağmen, habercilik ve programcılık konusundaki tecrübesizliklerinin kurbanı oluyorlar. Bu yüzden kalite düşüyor. Medya sektöründe istedikleri maaşları alamadıkları için belli bir süre sonra gazeteciliği bırakıp başka mesleklere yöneliyorlar.
Dedik ya, Trabzon basını son yılların sıkıntılı sürecini yaşıyor. Trabzon basınının etkili birçok ismi kamu kuruluşlarında görev yapmaya başladı. Ekonomik imkânlar ve geleceğini garantiye alma adına birçok meslektaşımız belediyelerde göreve başladı. Bazıları resmi kurumlara geçiş yaptı, bazıları da siyasi partilerde veya meslek odalarında basın bürolarında görev aldı.
Emekli olup mesleği bırakanlar da olunca medya sektöründe personel anlamında ciddi bir boşluk yaşandı. Günümüzde hâlâ bunun eksiklikleri hissediliyor.
Kaynak: