Trabzon’un giderek büyüyen ulaşım ve şehirleşme ihtiyaçlarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan AK Parti Trabzon Milletvekili TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Başkanı Adil Karaismailoğlu Kentte yürütülen projeleri “bilimin ve matematiğin ışığında ilerlemeli” vurgusuyla değerlendiren Adil Karaismailoğlu, kaynakların doğru kullanılması gerektiğini belirterek özellikle ulaşım projelerinde yapılacak her adımın şehrin geleceğini doğrudan etkilediğini ifade etti.
“Trafik, Artık Hiç Konuşulmaması Gereken Bir Sorun Olmalı”
Trabzon’un kritik bir şehir olduğuna dikkat çekilerek, yapılan her yatırımın maksimum verim gözetilerek planlanması gerektiği ifade edildi. Trafik sorunlarının tamamen ortadan kalkmasının hedeflenmesi gerektiğine değinilerek, “Paramız az, faydayı en üst noktada sağlamak zorundayız” denildi.
Kanuni Bulvarı bir kenarda tutulurken Güney Çevre Yolu çalışmasının devam ettiği, projenin maliyetinin ve uzunluğunun arttığı bilgisi paylaşıldı. Şehir tamamlandığında sahil trafiğini büyük ölçüde rahatlatacak alternatif bir ulaşım hattına kavuşacak.

Raylı Sistem Uyarısı: “Geri Dönülmez Hata Yapmayalım”
Raylı sistem planlamasının da masada olduğu belirtilirken en büyük endişenin yanlış bir güzergâh ya da teknik kararla şehrin uzun yıllar olumsuz etkilenmesi olduğu vurgulandı.
“Nasıl katkı sağlar, şehre nasıl faydalı olur?” sorularının tartışılması gerektiği, Kanuni Bulvarı gibi yıllarca gündemde kalan projeler istenmediği kaydedildi.
Günlük yaklaşık 1 milyon yolcunun sürdürülebilir şekilde taşınması için kapsamlı çalışmalar yürütüldüğü belirtildi:
“Projenin masa başı süresi kısa tutulmalı, sahadaki uygulama daha verimli olmalı. Minimum kaynakla daha fazla faydayı sağlamalıyız.”
Tren yolunun zamanı geldiğinde yapılacağı, yolcu potansiyelinin ve altyapı hesaplarının titizlikle analiz edilmesi gerektiği ifade edildi.
“Mevcut Liman Kapasitesinin Yüzde 10’unu Kullanıyoruz”
Trabzon Limanı’nın yeni bir liman yapılmadan önce mutlaka geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Mevcut limanın yalnızca yüzde 10 kapasiteyle çalıştığı belirtilerek şu değerlendirmeler yapıldı:
“Kruvaziyer gemisi gelse kaldırabilecek durumdayız ama limanı yük taşımaya uygun hale getirmek şart.”
OSB alanlarının depo gibi kullanılmasının doğru olmadığı, mevcut organize sanayi bölgelerinin geliştirilmesi gerektiği de vurgulandı.
Biyolojik arıtma tesisinin de şehrin en büyük ihtiyaçlarından biri olduğu, bu konuda hızlı adım atılması gerektiği hatırlatıldı.
Dolgu Alanları, Gülcemal ve Deniz Uyarısı: “Denizi Şehirden Uzaklaştırmayalım”
Deniz dolgusu konusunun Trabzon için kritik olduğu belirtilerek Kazım Karabekir bölgesinde yaşanan olumsuzlukların tekrar etmemesi gerektiği ifade edildi.
Gülcemal Projesi’nde TOKİ desteğiyle bir yıl içinde alanın şehre kazandırılmasının hedeflendiği, zeminin daha güçlü olması için güçlendirme yapıldığı aktarıldı. Faroz’da yüzme alanı için özel yer ayrıldığı da belirtildi.
Hafriyat Sorunu: “Döküm Alanı Olmadan Bu İş Çözülmez”
Şehrin en büyük problemlerinden birinin hafriyat olduğu, ortaya çıkan malzemenin dökülecek yerinin bulunmadığı kaydedildi:
“Denizi doldurmak kolay yöntem fakat nereye kadar? Hafriyatın taşınacağı alan olmadan çözüm üretilemez.”
Denizle büyüyen Trabzon’un kimliğini kaybetmemesi gerektiği vurgulandı. Çevre kirliliğinin ve turizm üzerindeki baskının arttığı özellikle dile getirildi.
Kentsel Dönüşüm, Havalimanı ve İptal Edilen ÇED Süreçleri
Çömlekçi ve Uzunkum’daki kentsel dönüşüm çalışmalarında ilerleme olduğu ancak sürecin tüm detaylarıyla tamamlanmasının önemli olduğu ifade edildi.
Trabzon Havalimanı’na yapılan ilave düzenlemelerle dış hatlar terminalinin güçlendirildiği, mevcut yapının 6–7 yıl daha ihtiyacı karşılayacağı kaydedildi.
Yeni bir havalimanı projesinin ise şehirde büyük hareketlilik yaratacağı bu nedenle iyi planlanması gerektiği vurgulandı.
Üç ÇED sürecinin iptal edildiğini belirten yetkililer, “Bir tarafı yaparken başka bir tarafı yok etmemek lazım. Yol olmadan olmaz ama tarım olmadan hiç olmaz” ifadelerini kullandı.
Kaynak:Haber61