Trabzon’da AK Parti Yerel Yönetimler Başkanlığı Bölge Toplantısı düzenlendi. Düzenlenen toplantıya Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’da katıldı.
Toplantıya Bakan Uraloğlu’nun yanı sıra Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, AK Parti Trabzon Milletvekili Vehbi Koç, AK Parti Genel Merkez Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Ayşe Sula Köseoğlu, AK Parti Trabzon İl Başkanı Sezgin Mumcu, AK Parti Ortahisar İlçe Başkan Seyit Hisoğlu, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Ayfer Cihan ve bölge belediye başkanları katıldı.

Bakan Uraloğlu ise programın sonunda yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi:
Cumhurbaşkanımızın Vizyonu ve Yüksek Hızlı Demir Yolu Projesi
“Cumhurbaşkanımız bir vizyon çizdi, bizler de bu vizyonun hedeflerini gerçekleştirmeye çalıştık. 2.251 km yüksek hızlı demir yolu ağıyla tanıştık. Önümüzdeki aylarda 225 km hızla giden yerli ve milli tren setini raylarda deneyeceğiz. İnşallah 2028 yılında 14 bin km olan ağımızı 17 bin 500 km’ye çıkartacağız. 2053 yılında ise 48 saatte hızlı trenlerle tüm Türkiye’yi dolaşmak mümkün olacak.
Havacılıkta Lider Ülke Olmak
Havacılık noktasında, Sabiha Gökçen Havalimanı’nı ‘Niye yapıyorsunuz?’ diyen bir muhalefet vardı. Geçen yıl 40 milyon yolcu uçtu. Eskiden 60 ülkeye uçabiliyorduk, bugün 130 ülkeye uçabilen, bu alanda lider ülkelerden biriyiz. Bu da bizi mutlu ediyor.
Denizcilik ve Haberleşmede Başarı
Denizcilikte 17. sıradan 10. sıraya yükseldik. Ekonomide ilk 10’a girme hedefindeyken, denizcilikte bunu yakaladık. Haberleşmede AK Parti hükümeti döneminde ayağa kalktık. Telekom’un imtiyaz hakkını yürüttük. 5G ihalesini yaptık. ‘Mobilde sıkıntı var’ eleştirilerini artık duymayacağız. Yerli ve milli olan 6A uydumuzla 300 milyon dolarlık bir işi biz yaptık. ‘Biz yaptık’ diyebiliyoruz. Türkiye bu anlamda küresel ölçekte iyi bir seviyede.
Türkiye’nin Değeri ve Uluslararası İş Birliği
Bir ülke şunu söyledi: “Bize insan olarak değer veren ülkelerle iş birliği yapmak istiyoruz. Bunun başında Türkiye var.” Bunun başında da Recep Tayyip Erdoğan var.
Yerel Yönetimlerde Gönle Dokunmak
'Tünel yapıyorsunuz ama bizim köyde telefon çekmiyor, çeşmede su sıkıntısı var' deniyor. Asıl mesele gönle dokunmaktır. Daha dar kesimlere hitap etme beklentisidir. “Allah razı olsun” diyen çok ama esas işimiz yerel yönetimlere dönüyor. Yerel yönetimlerdeki ufak tefek dokunuşlar çok önemlidir. Biz İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde bir liderin kılcal damarlarıyla kalbe ulaşarak geldik. Bu şekilde iktidar olduk. Bu ülkeye hizmet edeceğine, İstanbul’daki icraatlarından inanıldı. Cumhurbaşkanımız o zaman gönle girdi. O artık dünya lideri; biz bunu görüyoruz.
Görev ve Sorumluluklarımız
Dolayısıyla, becerdiğimiz işi yapacağız. Hepimizin işi belli. En iyi kadroları da seçiyoruz. Bir belediye başkanımız, bir ilçe başkanımız herkese ulaşamayabilir ama ekip olarak herkese ulaşabiliriz. İlçe teşkilatlarımız bunun için var; kadın kolları ve gençlik kolları bunun için var. Bizim beklentilerimiz çok yüksek, gidecek çok yolumuz var.
Gönle Girmeyi Başarmak
2009 mahalli seçimleri olsa gerek; Samsun’un küçük bir ilçesinde belediye başkanımızı ziyaret ettim. “Benim meclis üyelerimden biri aday çıktı karşıma” dedi. “Seçimi alacağım. Herkesin cenazesine, düğününe, sünnetine gittim; herkesin elini öptüm” dedi ve seçimi aldı. Biz bu gönle girebilme işini başardık.
Türkiye Genelinde Hizmete Dayalı Siyaset
Ben 81 ilimizi defalarca gezdim. Bakan olarak 77 ilimizi gezdim, gerisini de tamamlayacağım. Hizmete dayalı siyasetin hâlâ bir karşılığı var. Onun için gönle dokunma noktası çok önemli. Biz gönle dokunup aynı zamanda hizmet yapıyoruz. Hepimiz ulaşılabilir olacağız. Vatandaşımıza her kanaldan ulaşmalıyız; vatandaşın ayağına giderek de, sosyal medya üzerinden de… 2015 yılına kadar sosyal medya hesabım yoktu. 2015’te Trabzon’da milletvekili aday adayı olduğumda açtım. Köyde bile herkesin vardı. Orada çok güçlü olmamız gerektiğini anladım. 2015’te aday adayı oldum, 49 aday adayından biriydim. Liste açıklandı, ben yoktum. Ama 4 ay boyunca sahada adaymış gibi çalıştım. Allah gayretimizi karşılıksız bırakmadı, bakan olduk.
İdeoloji Yerine İnsanı Merkeze Koymak
Biz gerçekten ideoloji değil, insanı merkeze koyduk; kavga değil hizmet odaklı olduk; laf değil icraat odaklı olduk. Ülkede muhalefet yapma odaklı olanlar ise bunun tam tersini yaptı. Şikayet eden kendileri, kavga eden kendileri… Bakanlığımla ilgili bir konuyu da sizinle paylaşayım: İstanbul’da 4.7 milyon insanın kişisel verileri, iletişim bilgileri, konum bilgileri dâhil tüm verileri vardı. Bu bilgiler yurt dışına çıkarılmıştı. Bunun en masum mazereti ‘seçimlere yönelik insanlara ulaşma’ mazeretiydi. ‘Biz kullanıcının önüne istediğimiz reklamları çıkartalım’ dediler. İlk göreve gelir gelmez bunu yaptılar. Biz böyle bir iradeye ülkeyi teslim etmeyeceğiz. İnancımız ve gayretimizle yolumuza devam edeceğiz.”
Kaynak:Haber61