Trabzon’da Ortahisar Belediye Meclisi Mart ayı toplantıları başladı. 

Bugün gerçekleştirilen oturumda Bağımsız Belediye Meclis Üyesi Davut Çakıroğlu "Trabzon'da binaların makyajına değil statiğine para harcamalıyız" dedi.
Çakıroğlu şu ifadeleri kullandı;

“Davut Çakıroğlu, “İnsan onurunun dokunulmaz olduğunu belirtmek isterim. Şehrimize gelenlerin sosyal marketlerin oluşturmalarının doğru olması lazım. Bunları denetleyecek belediyelerimizde var. Biz de Trabzonlular olarak arkasında duracağımızı biliyorum. Buna Ortahisar Belediyesinin Hisaray örnek olabilir. Bunun şehrin bir kaç noktasında olmasının faydalı olacağını düşünüyorum.

Biz kentsel dönüşümleri rantsal dönüşüm olarak anlıyoruz. Rantsal dönüşüme karşıyız. O bölgede yaşayanları farlı bölgeye gönderip o bölgeyi de zenginlere satmak kentsel dönüşüm değildir. Biz binaların cephe sağlıklaştırmalarına para harcamayalım. Binaların makyajına değil statiklerine dikkat etmeliyiz. 

Tüm Türkiye imar barışını bekliyordu. Artık çıkması mümkün gözükmüyor. Trabzon'da kaçak yapılar tespit edildi. Bunların ivedilikle yıkılması, mühürlenmesi veya eski haline getirilmesini öneriyorum.”

Davut Çakıroğlu’nun sözlerine cevaben konuşan Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, şu ifadeleri kullandı;

“Maraş caddesindeki cephe sağlıkaştırmasını da yapalım ama denetimleri de yapalım. Yapı kontrol müdürlüğümüzde yıkım kararı alınmış bir kararımız, ne kadarı imar barışından yararlananların tamamını bu olaya yansıtamayız.

İmar barışından hiç denetime uğramadan yaralananlar var. Bunu değerlendirmemiz lazım. Kentsel dönüşümde aslolan dönüşen alanın sosyal alan olması. Biz toplum olarak kategorize etmeye alışan bir toplumuz. Buraya gelen vatandaşımızın durumları iyiyken bir kaç saniyede her şeyleri yok oldu. Bakışımızın hassas olması gereken bir konudur.

Bu kişiler dün sürekli yardıma muhtaç insanlarmış gibi bakmamamız lazım. Bir kaç spesifik olay olmuş hemen vali beye ilettik. Şuanda geçici bir barınma süreci. Daha sonra nereye evrilir hükümetimiz karar verecek. O hüznü yaşarken çok farklı yargılarla yaklaşmamak lazım. Tam tersi de olabilirdi.”