Federasyon Başkanı topu iddianameye atarken, "Raporunda şike ve teşvik primi kanaati var" nasıl diyebildi?

İşte perde arkası: Etik Kurul final raporunu basın toplantısından hemen önce teslim etti. Aydınlar da konuşmasını desteklemek için bazı bölümleri okurken hazırlıksız yakalandı. Yani finalde şike de var, küme düşme de...

Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar şike ve teşvik soruşturmasına ilişkin geçici kararlarını önceki gün açıkladı. Soruşturmadaki gizlilik kararı nedeniyle savunma hakkı kullandırılamadığından; küme düşürme şimdilik yok, Avrupa kupalarına katılım aynen sürecek ancak tutuklu ve tutuksuz toplam 52 kişi PFDK'ya sevkedilecek.

Toplantının özeti buydu
Ne var ki, kritik pazartesi akşamında dikkat çekici bir ayrıntı vardı. Aydınlar tüm konuşmasına önündeki ekrandan yaptı. Fakat bir ara "Şimdi size Etik Kurul'un raporunda bir pasaj okuyacağım" dedi. Bu kez ekrandan değil, elindeki kağıttan okudu ve "Sınırlı belgeler çerçevesinde yapılan incelemelerde bazı iddialar hakkında kanaat oluşturmaya yetecek, bazı kişilerle ilgili de somut olaylarla ilgileri kurulamamıştır" ifadesini kullandı. Ancak asıl 'flaş' sonraki cümlesindeydi: "Bazı müsabakalarda şike, şike teşebbüsü, teşvik primi ve teşvik primi teşebbüsü kanaatine varılmıştır"

İşte bu cümle, Etik Kurul'un ligleri alt üst edecek, düşme kararlarının yolunu açabilecek raporuydu!

Şimdi bu noktada şunlar soruluyor;

1- Kurulun raporu böylesi net haldeyken, federasyon iddianameyi bekleme kararıyla önümüzdeki sezonu niye tehlikeye attı?

2- Evet, savunma hakkı hukuki bir gereklilik. Ancak kurulun raporu böyle net haldeyken, alınacak savunmalar neyi değiştirebilir?

Ve işte asıl soru?
Aydınlar, elini zayıflatacak bu bölümü niye okudu?

İŞTE CEVAP:
Bu rapor Etik Kurul'un hazırladığı 'final raporuydu' ve Aydınlar'ın eline toplantıdan hemen önce geçti. Dolayısıyla başkan biraz hazırlıksızdı.

Dahası.. Etik Kurul'un verdiği bilgiler, yönetim kuruluna tam anlamıyla aktarılmadı. Halbu ki toplantı, tüm yönetim kurulu üyelerinin katılımıyla yapılırken "Görüş ortaklığına varılmıştır" havası oluşturuldu. Örneğin, İcra Kurulu'nda Aydınlar'ın yanı sıra Başkanvekilleri Lütfi Arıboğan ve Göksel Gümüşdağ'ın yanı sıra Hüsnü Güreli ve Cüneyt Tanman da var. Ancak Güreli ve Tanman bile raporun tamamına hakim değildi.  İşte tartışılan 'kararların' perde arkası.. Tartışılmaz bir şey var ki, o da yeni sezonun ilginç olaylara gebe olduğu...