Emekli Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gündel, AK Parti'ye açılan kapatma davası ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
İşte Gündel'in gündeme damgasını vuran açıklamaları
ASKER NEDEN SUSUYOR'UN CEVABI BUDUR
Ahmet Gündel, Bu hukuksal bir dava değildir, dava tamamen siyasi bir davadır, siyasi sonuçlara bağlanması istenen bir davadır.yorumunda bulundu. Gündel ayrıca açılan bu kapatma davasını askerle ilişkilendirerek; Olayı askerle ve Türkiye'deki ulusal güçlerle bağlantılı görüyorum. Bir süreden beri, kamuoyunun ve bende merak uyandıran 'asker neden susuyor'un yani bu suskunluğun altında bir kapatma davası girişimin yattığını düşünüyorum"dedi.
BU KURUMLARIN SİYASETE YAPTIKLARI MÜDAHALE GAYRİ MEŞRUDUR
Askerin ve Yüksek yargının siyasal alana girme yetkisinin bulunmadığını belirten Gündel;Asker, askerliğini yapacak. Anayasanın ve yasalarının askere verdiği görevleri yapacak. Yargının da aynı şeklide Anayasanın ve yasalarının kendisine verdiği yargı görevlerini yapması lazımdır. Bu kurumların normal, doğal görevleri alanından çıkıp da siyasete yaptıkları müdahale gayri meşrudur. Yasal, Anayasal zemini yoktur. Onun için 28 Şubat müdahalesiyle şu andaki müdahalesi arasında hiçbir fark görmüyorum dedi.
CUMHURİYET BAŞSAVCISI ABDURRAHMAN BEY'İN YARGIYA ÇOK ÖNEMLİ KATKILARI DA OLDU.
Gündel; Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman bey ile Başsavcı vekilliği döneminde beraber, ortak çalışmaları olduğunu, Yargıtay Başsavcılığına yeni ceza ve usul yasalarının çıktığı dönemlerde ve ondan önceki dönemde çok büyük katkıları olduğunu ve işin bu tarafını güzel bulduğunu ifade etti. Fakat orda kalması gerektiğine işaret eden Gündel; hukuk kısmıyla ilgilenilmesi gerektiğinin altını çizdi.
NEREDEYSE HER KONU İDDİANAMEDE KAPATMA NEDENİ OLARAK GÖSTERİLMİŞ
Emekli Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gündel iddianamenin içeriği ilgili olarak: Hukuksal olmayan nedenlerle, Başbakanın, ilgili Bakanların yada Belediye Başkanlarının ağzından çıkan türbanla ilgili veya içinde 'din', 'içki' kavramı geçen, neredeyse her konu iddianamede kapatma nedeni olarak gösterilmiş.şeklinde görüş bildirdi.
HUKUKSAL KONULARA GİRMEM ÇÜNKÜ BU DURUM HUKUKSAL DEĞİL
Gündel; Bu dava Anayasa Mahkemesine gittiğinde, Anayasa Mahkemesi tebligat yapar, bir ay içinde savunma verilmesi lazım ve sonradan esastan görüşülme açılması lazım gibi hukuksal konulara girmemesini, durumu hukuksal olmamasına bağladı.
CHP'NİN SÖYLEMLERİNİ DOĞAL BULMUYORUM. ÇÜNKÜ DAVA DOĞAL DEĞİL
CHP temsilcilerinin hukukun öngördüğü şekilde süreci görme taleplerini ise: CHP temsilcilerinin; Parti kapatmak istemiyoruz ama Yargının vereceği kararın sonucunu bekleyelim demelerini çok doğal bulmuyorum çünkü dava doğal değil diye yorumladı.
YÖK GİTTİ. CUMHURBAŞKANLIĞI GİTTİ. BİR BAĞIMSIZ YARGI KALDIGİBİ DÜŞÜNENLER VAR. , YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISI'NIN YETKİSİ ELİNDEN ALINMALIDIR.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra yargının düşmeyen kalelerden biri olduğu yönündeki açıklamasına ilişkin sorulan soruya da Ahmet Gündel: Yazının gazetecinin azizliğine bağlı olduğunu, asıl söylemek istediğinin, o olmadığını ama bir tarafın yine öyle bakmaya devam ettiğine dikkat çekti. Geride ne kaldığına bakıp; asker suskun, etkisiz, sessiz hale getirildi, Yök gitti. Cumhurbaşkanlığı gitti. Bir bağımsız yargı kaldıgibi düşünenlerin olduğunu belirtti. Gündel; Bağımsız Yargının da mevcut iktidara karşı kullandığı enstrümanın, Anayasa Mahkemesinin 367 kozu olduğunu, bağırttırta bağıttıra böyle bir karar verdiğini hatırlattı. Ahmet Gündel, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının şimdiki enstrümanın ise AKP'yi kapatma yetkisinin, kayıtsız şartsız Başsavcıya verilmesinin, bunu kullanırsa sorumluluğa götürecek bir mekanizmanın da olmayışından bahsederken, AKP yönetimi'nin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın yetkisini elinden almaya hazırlanmasına ilişkin ise şunları söyledi: Bu düşünceyi desteklerim. Geçmişte de bu görevler kötüye kullanıldı. Vural Savaş ve onun gibi bir takım Başsavcıların demokrasi ve hukuk devletiyle nasıl bir mücadele içinde olduklarını üzüntüyle görüyoruz. Bu insanların görev dönemlerini düşünün, ellerindeki bu yetkiyi nasıl kullanabileceklerini düşünün. Onun için siyasi iktidar, ellerindeki yetkiyi kötüye kullananlar için gerekli önlemi alma hakkına sahiptir. Yargı mensupları, kendi kurumlarını tahrip ediyorlar. Haklarının kısıtlanmasına kendi elleriyle neden oluyorlar.
AK PARTİ GENİŞ BİR PARTİ. İÇLERİNDEN YANLIŞ KONUŞANLARDA ÇIKAR. İNSANOĞLUDUR.
Ahmet Gündel; MHP'nin yaklaşımını doğru bulduğunu, Anayasa'dan parti kapatma konusunun çıkarılmasının gerektiğini savundu. Ceza hukukunda bir şahsilik prensibi de vardır;'Suçu kim işlediyse sorumluluk ona aittir.' Bir kişinin işlediği bir suçtan dolayı bir başkasının suçlamaya hakkınızın olmaması gerekir. Belediye Başkanınız bir şey söylüyor, parti politikalarının dışında siz partiyi sorumlu tutuyorsunuz. AK Parti gibi geniş, milyonlarca üyesi olan bir partiyi düşündüğünüz zaman bir takım sözler çıkacaktır, insanoğludur.dedi.
YARGI TÜRKİYE'DE ÖNEMLİ ORANDA TARAFSIZLIĞINI YİTİRDİ
Gündel sözlerini: Parti kapatılmamasını yada partilerin şiddete odaklanmasını ön gören bir kapatmaya indirmesi lazım. Bunun ceza genel kuruluna verilmesi, nitelikli çoğunluğa bağlanmasını da sakıncalı buluyorum. Siyasi partiler yasasında bir düzenleme getirilerek, yasalara aykırılık teşkil eden sözleri için yasal takibata indirgenmesinin yararlı olduğunu düşünüyorum. Yargı Türkiye'de önemli oranda tarafsızlığını yitirdi. Onun içinde yargının bazı yetkilerinin gözden geçirilmesinde yarar görüyorum. şeklinde tamamladı.
Kaynak: Hülya OKUR-HaberX