Trabzon acil çözümler bekliyor

Gurup adına konuşan Eğitim Sen Trabzon Şube Başkanı Recep Günay “Eğitim ve Bilim Emekçilerinin Talepleri Karşılanmalı, Yoksullaşması Önlenmelidir” ifadelerini kullandı.Günay konuşmasında “Bugün 24 Kasım yine bir ‘’Öğretmenler Günü’’ kutlanacak. Önceki yıl

Trabzon acil çözümler bekliyor

Gurup adına konuşan Eğitim Sen Trabzon Şube Başkanı Recep Günay “Eğitim ve Bilim Emekçilerinin Talepleri Karşılanmalı, Yoksullaşması Önlenmelidir” ifadelerini kullandı.

Günay konuşmasında “Bugün 24 Kasım yine bir ‘’Öğretmenler Günü’’ kutlanacak. Önceki yıllarda olduğu gibi, bu yılda öğretmenler için sahte övgüler dizilecek, boş vaatler verilip, heyecanlı nutuklar atılacak. Oysa Türkiye’nin öğretmenleri, onlarla birlikte çalışan tüm eğitim ve bilim emekçileri, sadece yılda bir hatırlanmayı değil, yaşadıkları sorunlarına sağlıkçı ve gerçekçi çözümler üretilmesini bekliyor.

Bugüne kadar hiçbir öğretmenler gününde, öğretmenlerin gerçek sorunları tartışılmamış, yüz binlerce eğitim emekçisinin sosyal ve ekonomik sorunlarını çözme yönünde herhangi bir adım atılmamıştır. Yıllardır sadece yılın belli günlerinde ‘’öğretmenliğin kutsallığından’’ , ‘’onurlu bir meslek olduğundan’’ söz edilmiştir” dedi.

Günay konuşmasına şu şekilde sürdürdü; “24 Kasım’ın Atatürk’ ün ‘’Millet Mektepleri Başöğretmenliğini’’ kabul ettiği gün olmuştur. Ancak, ‘’24 Kasım Öğretmenler Günü’’nün 12 Eylül zihniyetinden nasıl bir öğretmen istediğinin simgeleştiği bir gün olduğu da unutulmamalıdır.12 Eylül döneminde binlerce öğretmenin gözaltına alındığı, işkence gördüğü, sürgün ve görevden uzaklaştırma cezalarıyla karşı karşıya kaldığı ve o dönemdeki örgütümüz TÖB-DER ‘in kapatıldığı bizler tarafından unutulmamış unutulmayacaktır.

Türkiye’de eğitim ve bilim emekçileri yıllardır, ciddi ekonomik ve sosyal sorunlar ile yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadır. Ekonomik, özgürlük ve demokratik sorunlarımız her yıl birikerek büyümektedir. Ekonomik açıdan zaten büyük güçlüklerle yaşamımızı sürdürürken, son dönemde temel tüketim maddelerine art arda gelen zamlarla birlikte geçinmemiz neredeyse imkânsız hale gelmiştir. Bugün öğretmenlerimizin en az üçte ikisinin ek iş yapmak zorunda bırakılmış olması Türkiye için utanç verici bir durumdur.

Milli Eğitim Bakanlığı yıllardır eğitim ve bilim emekçilerinin, sendikaların eleştiri ve önerilerine kulaklarını tıkamakla, bildiğini okumaya devam etmektedir. Öğretmen açıklarını kadrolu öğretmen atamaları ile kapatmak yerine, eğitimde sözleşmeli, ücretli öğretmenlik gibi güvencesiz istihdam biçimlerinin yaygınlaşması düşündürücüdür. Ücret, sosyal ve özlük haklar açısından öğretmenler arasında farklılık yaratan güvencesiz istihdam uygulamalarından vazgeçilmeli, eğitimin bütün kademelerinde sadece kontrolü istihdam benimsenmelidir.

Bugün açık olarak görülmektedir ki, tüm eğitim ve bilim emekçilerinin haklarını savunmak anlamına gelmektedir. Bugün, bizim için sadece öğretmenlerin değil, kötü ve sağlıksız koşullarda çalışan, hakları gasp eden sürgünlere ve soruşturmalara maruz kalan, güvencesiz istihdam edildiği için eğitime erişemeyen milyonlarca çocuk ve gencimizin ve onların ailelerinin de taleplerini seslendirme ve haklarımıza bir kez daha sahip çıkma günüdür. Bugün bizim için sadece ‘’kutlanan’’ değil, nitelikli öğretmen olmadan nitelikli eğitim hakkının olmayacağını haykırma gücüdür.

 Bu anlamda hükümetten bugün öğretmenler için hamasi nutuklar, sahte övgüler değil acil çözüm bekleyen aşağıdaki sorunlarımızın çözümü için somut adımlar ve düzenlemeler bekliyoruz’’dedi. KESK Trabzon Şubesi Hükümetten ise isteklerini şu şekilde sıraladılar;

1.    Öğretmenlerin yetiştirilmesinde önemli rolü olan eğitim fakültelerinin nitelik yönünden yeterli hale getirilmesi.

2.    Ders ücreti yönetmeliğindeki çarpıklıkların düzeltilmesi ve ücretin günün koşullarına göre düzeltilmesi

3.    Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına derhal son verilmesi.

4.    Kırsal alanda çalışan öğretmenlerin ekonomik olarak desteklenip, özendirilmesi

5.    Eğitime bütçeden daha fazla pay ayrılması

6.    Öğretmenleri kendi içinde bölüp, tartışan aynı zamanda çalışma barışını bozan başöğretmen, uzman öğretmen ve öğretmen diye ayıran ‘’apolet yasası’’nın kaldırılması

7.    Öğretmenler üzerindeki siyasi ve idari baskılara son verilmesi

8.    Öğretmenlerin görevlerine servisle gidiş-gelişlerinin sağlanması

9.    Öğretmenlerin ekonomik durumlarının TÜİK’ in belirlediği yaşam ücretine getirilmesi

10. Öğretmen evlerinin öğretmenin yararlanabileceği mekânlar olmasının sağlanması, barınma ve yemek ücretlerinin kar amaçlı değil hizmet amaçlı olmasının sağlanması

11. Başta sayın Milli Eğitim Bakanı olmak üzere tüm yöneticiler, siyasiler, eğitim ve eğitim ve öğretmenler için verecekleri demeçlerde, yaptıkları uygulamada öğretmenin toplumdaki olması gereken saygınlığını göz önüne alarak sorumlu davranmalıdır.

Tüm bu duygularla bütün eğitim emekçilerinin 24 Kasım’ın Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün aydınlık ve çağdaş Türkiye Mücadelesinde Başöğretmenliği kabul buyurduğu gün anlamında kutluyor, çağdaş, bilimsel, demokratik, laik eğitim mücadelesinde başarılar diliyoruz dedi.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler