25 yıl önce Berlin'i ikiye ayıran duvarın ortasında bulduğu boş arazinin etrafını çevirip bahçe haline getiren ve duvarın yıkılmasının ardından bahçeyi genişleten Osman Kalın, zamanla burayı dünyanın dört bir yanından turist çeken ünlü bir gecekondu haline getirdi.

 Gecekondunun meşhur olması ve turist çekmesi üzerine medya organlarına ücret karşılığı röportaj veren Kalın'ın oğlu, aldığı paranın belirli bir sınırı geçmediğini vurguladı. Kalın, "Büyük bir para falan kazandığımız yok. Buranın masrafını ve cep harçlığını çıkarıyor. Gecekondunun da kendine göre masrafı oluyor" dedi. Babası Osman Kalın'ın kaçak su kullanmakla suçlandığını ve Berlin Suişleri ile mahkemelik olduklarını belirten Kalın, "Haber yapmak ya da belgesel yayınlamak için geliyorlar.

 Onlardan 5-10 kuruş talep ediyoruz doğru. Bazı film çalışmaları oluyor. Eğer uzun sürerse o zaman gündeliğine 20-30 euro alıyoruz. Babamın burada 25 senelik emeği var. Biz boşuna bu kadar emek vermedik. Bazen para talep etmediği durumlar bile oluyor. Bu gecekondu, Berlin'in turizmine büyük bir pay olarak düşünülmesi lazım. Büyük bir gelir

kaynağı. Turistler buraya otobüs otobüs, dolmuş dolmuş geliyorlar" diye konuştu. Berlin eyaletinin de gecekondudan para kazandığını savunan Kalın, "Buranın Kreuzberg ilçesi burayı internete vermiş ve Osman Kalın diye girdiğiniz zaman buranın geçmişiyle ilgili bilgi mevcut. Babamın buraya ek masrafı oluyor. Babam gider çimento alır ve devamlı çalışır. Babam bu sene rahatsız, artık çalışamıyor ve ben bakımını yapıyorum" dedi.

Kullandığı suyu çaldığı gerekçesiyle mahkemeye verilen Osman Kalın'ın Eylül ayında duruşması olacak. Mehmet Kalın, "Bundan 20 yıl önce birlikte çalıştığı arkadaşı bahçeyi sulamak için su alabileceğini söylemiş. Ben bahçeyi sularken polisler geldi ve 'Ne yapıyorsun?' diye sordu. Ben de bahçeyi suladığımı söyledim. Bu bir problem. Elektrik konusunda zaten bir sorun yok, çünkü elektrik vermiyorlar. Normalde vermeleri lazım çünkü bizim buraya eşimiz, dostumuz geliyor. Temiz su yok. Ben buranın belediye

başkanına da başvurdum. Bay Schulz iyi bir insan. Ondan cevap gelmedi. O da bizi aradığını ve ulaşamadığını söyledi" diye konuştu. Gecekonduyu yıkma teşebbüsü olmadığına dikkat çeken Kalın, "Çünkü Berlin'in de bunda bir kar payı var. Turistlerden para kazanılıyor. Birincisi burası bizim için iyi oldu. En azından boş zamanlarımızda hobi olarak burayla uğraşıyoruz. İkincisi Berlin için iyi oldu. Buraya turist akıyor. Hollanda'dan gelenler var. Oradan ressamlar geldi. Onlarla sohbet ettim. Beş kuruş para

almadım. Karşılıksız yaptım bunu. Burası küçük bir kulübeydi. Zamanla sürekli ek bölümler yapa yapa büyüttük. Burası zamanında çöplüktü. Babam emekli olduktan sonra bahçe haline getirdi. Duvar öncesi doğudaki polisler geldi. Onlar bir şey elde edemediler. Bize sürekli gecekonduyu terket yönünde ihtar mektupları geliyordu. Yıkacağız dediler ama aldırış etmedik" şeklinde konuştu.