Erol Önsel

Erol Önsel

Daha çok isteyen kazandı

Trabzonspor Medicalpark son derece önem taşıyan bir karşılaşmadan yenilgiyle ayrıldı. Sıralamanın fazlasıyla değiştiği bir haftada Uşak Sportif’e kaybederek yine kendisine hiç de yakışmayan yerlerde olmaya devam etti. Karşılaşmaya son derece yumuşak bir savunmayla başlayan ekibimiz, rakibin özelikle ilk periyottaki dış atışlarına bir türlü önlem alamayınca, Uşak Sportif attığı 26 sayının 15’ini 3 sayılık atışlardan bulmuş oldu. Yine kazanmayı Trabzonspor Medicalpark’tan daha çok istediği belli olan rakip, ekibimizin aldığı 6 rebounda karşı ilk periyotta 11 rebound alarak pota altında da üstünlüğü sağlamış oldu. İkinci periyodun ortalarında biraz olsun kendine gelmeye çalışsa da  Trabzonspor’un oyuncularının ilginç bir şekilde kendilerini bir türlü oyuna verememesi nedeniyle ilk yarı da rakibin üstünlüğüyle tamamlandı. Savunma konsantresini bir türlü sağlayamayan takımımız rakibin perdeleme oyunlarına da doğru hamleler yapamadığından perdelemeden çıkan oyuncular hemen her pozisyonda ya çemberi görüp dış atışlarını kullandı, ya da çembere penetrelerle sayılar buldu. İkinci yarıda maç kazanmak için savunma yapma gerektiğini algılayan takımımız, sertliği biraz daha arttırmak istese de oyunun başındaki konsantre eksikliği buna bir türlü müsaade etmedi.  

Hücumda da doğru tercihler kullanılamaması ve özelikle önceki haftalarda takımın dinamosu olan Julian Wright’ın son derece etkisiz oyunu maçın kaybedilmesindeki önemli etkenlerdi. Geçtiğimiz hafta içerisinde Wright ile ilgili transfer söylentilerinin kötü oyununda etkisi var mıdır bilmiyorum fakat mutlaka kendine çeki düzen vermesinin takım adına zorunlu olduğu bilinmeli ve bir şekilde tekrar takımın içine çekilmesi sağlanmalı. Zaten takımın oyuncu rotasyonunun son derece sınırlı olduğu düşünülürse bir de Julian Wright gibi son derece önemli bir oyuncunun verimsizliği, düşünmek bile istemediğimiz yerlere gelmemizi sağlar. Oyunun son bölümünde yine bir oyun kurucu kabusu yaşadık. Guitrrez’in kaptırdığı ve rakibin bomboş çembere gittiği iki top, yine Moody’nin kalabalığa penetre yaparak bloklanıp  hızlı hücumla rakibin bulduğu kolay sayılar, rakibin moral motivasyonunu yükseltirken takımımızın tamamen çökmesine sebep oldu. Böylesi başa baş giden karşılaşmalarda hele oyunun telafi edilemeyecek son bölümlerinde böyle hatalar yaparsanız, kaybetmek sizin adınıza kaçınılmaz olur.

Sürekli kadro mühendisliğinin bir takımın başarı ya da başarısızlığında nasıl büyük bir rol oynadığını söyleyip duruyoruz. Böyle bir ligde sahaya 10 oyuncuyla çıkıyorsanız, ve en fazla 7 oyuncu rotasyonuna sahipseniz işiniz zor demektir. Tüm sezon boyunca oyuncuların aynı tempoda oynamasını bekleyemezsiniz. Dün akşam oynanan karşılaşmada olduğu gibi Wright gibi bir oyuncunuzun kötü oynadığı sizin için son derece önemli bir maçı kaybetmeniz kaçınılmaz olur.  Bu arada Duşan Cantekin için de birkaç şey söylenmesi gerektiğini düşünüyorum. Takımınızda 24 yaşında 2.18 boyunda bir oyuncunuz varken böylesi bir maçta hiç süre alamaması da son derece ilginç bir durum diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Antrenörlerin önemli bir görevinin de özelikle böylesi genç oyuncuların kişisel anlamda gelişimini sağlamaktır. Fakat Türkiye liglerinin en uzun oyuncularından birini kullanamıyoruz. Zaten kısıtlı bir kadro yapınız varsa elinizdeki malzemeyi en yüksek verimle kullanmak zorundasınız demektir. Fakat bunu bir türlü başaramıyoruz. Eğer bu kadro derinlik zafiyetine bir de  oyuncuların formsuzluğu eklenirse ileriki haftalarda Trabzonspor Medicalpark, çok daha zor günlerle karşılaşacak demektir.
 

YAZIYA YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR