Zirve cinayetinde Trabzon'da bilinen isim

 Zirve Yayınevi Davası’nın hem sanığı ve hem de tanığı olan eski papaz İlker Çınar, mahkemede verdiği ifadelerde çok sayıda iddiada bulundu.  Sanık İlker Çınar, Malatya’da Zirve cinayetleri öncesinde yapılan toplantılar hakkında da bilgi vererek, "Mehmet

Zirve cinayetinde Trabzon'da bilinen isim

 

Zirve Yayınevi Davası’nın hem sanığı ve hem de tanığı olan eski papaz İlker Çınar, mahkemede verdiği ifadelerde çok sayıda iddiada bulundu. 
 
Sanık İlker Çınar, Malatya’da Zirve cinayetleri öncesinde yapılan toplantılar hakkında da bilgi vererek, "Mehmet Ülger, misyonerlikle ilgili bir çalıştay oluşturulduğunu, bu çalıştayın misyonerlik faaliyetleri üzerine bir laboratuvar çalışması yapacağını, bana da bir görev verildiğini, ödülümün büyük olacağını, kendisinin de bu çalışma ile ilgili olarak üst makamlara brifing vereceğini söyledi. Bu toplantıda dönemin Emniyet İstihbarat Müdürlüğü'nü yapan ve bir zamanlar Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nü yapmış olan Ramazan Akyürek hakkında konuştular. Mehmet Ülger, Ramazan Akyürek isimli kişiyi tanıyıp tanımadığımı sordu. 
 
Ben de tanımadığımı söyledim. Mehmet Ülger de, Ramazan Akyürek'in bir beyanatı olduğunu, bu beyanatında bazı illerde ses getirecek eylemlerin olacağını, bu illerin de İstanbul, Malatya ve doğuda bir il olacağını söylediğini belirterek bana bu konuda bir bilgimin olup olmadığını sordu. Ben de kendisine bu konuda bir malumatımın olmadığını ifade ettim. Mehmet Ülger ise 'senin istihbaratın geniştir, mutlaka duymuş olmalısın' dedi. Mehmet Ülger yapmış olduğu bu açıklamadan sonra, Ruhi Abat’a bakarak imalı bir şekilde birlikte güldüler. 
 
O gün buna bir anlam verememiştim ve manidar bulmuştum. Fakat menfur Zirve Yayınevi cinayetlerinden sonra bunun ne anlama geldiğini kendi ağızlarından duyacak ve öğrenecektim. Bu çalıştay esnasında Mehmet Ülger, Haydar Yeşil’e Yaşam-1 dosyasını açıp açmadığını da sordu. Bunun 'Planlı İstihbari Çalışma Dosyası' olduğunu hatırlıyorum. Bu toplantıda Ruhi Abat çantasından Zirve Yayınevi ile Kayra şirketine ait broşürler, belgeler ve resimler çıkarttı, bu argümanları bana gösterdi. Resmini gösterdiği kişilerin Zirve Yayınevi çalışanları olduğunu söyledi. 
 
Bunu daha önce de sormuştu ancak ben bu resimlerde bulunan bazı kişileri tanımadığımı söylemiştim. Bu resimler arasında 'Emre Günaydın' isimli bir kişi de vardı. Bana bu kişiyi sorduğunda, tanımadığımı söyledim. Bu kişinin isminin misyonerler arasında geçip geçmediğini aktif biri olup olmadığını sorduğunda ise kendisine duymadığımı belirttim. Daha sonra Levent Ercan Gelegen’in resmini gösterdiğinde tanıdığımı söyledim ve Mersin’de haber elemanı olduğunu, Abdullah Atılğan’a muhbirlik yaptığını belirttim.
 
Ruhi Abat, bana Zirve Yayınevi ve Kayra'yla ilgili belgeler gösterdiğinde, Levent Ercan Gelegen’in haber elemanı olduğunu bildiğimden dolayı bu bilgileri Levent Ercan Gelegen’den temin ettikleri kanaatine vardım. Emre Günaydın isimli kişinin resmini gösterdiğinde bu kişi hakkında 'yürekli' olduğunu açıklamıştı. Bu nedenle Emre Günaydın isimli kişinin de Levent Ercan Gelegen gibi haber elemanı olabileceği kanaatine vardım" iddialarını ileri sürdü. 
 

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler