Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)Trabzon Milletvekili Koray Aydın şike süreciyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. TBMM’de şike cezalarında indirim öngören kanunun görüşülmesi sırasında partisine ve MHP liderine rağmen dik duruş sergileyerek hayır oyu verdiğini ifade eden Aydın, “Sayın Devlet Bahçeli beni kararlı görünce ‘sen nasıl istiyorsan öyle yap’ dedi. Diğer arkadaşlar da bu duruşu gösterebilirdi. Yani Başbakan Recep Tayyip Erdoğan öyle diyor diye AKP vekillerinin, ortadan kaybolmasına gerek yoktu. Herkes anasından karnından bakan doğmadı. O süreçte azcık dik durmasını bilecekti” dedi.

MHP Trabzon Milletvekili Koray Aydın şampiyonluk konusunu elimize yüzümüze bulaştırdıklarını belirterek, “Bu kesindir. Ben o zaman Trabzon’a geldiğimde bu konuyla ilgili çok net ifadeler kullanmıştım. Sağa sola çekmeye gerek yok. Hiç bu işi yokuşa sürmeye gerek yok. İplerin Başbakanın elinde olduğunu söyledim. Nihayetinde o söylüyor o yapıyor. Başbakan Yıldırım Demirören’e ‘Gel sen federasyon başkanı ol bu işi şu şekilde çöz’ dedi. O da geldi başbakanın istediği şekilde çözdü. Peki, Trabzonlu olarak bizim eksikliğimiz ne oldu? Zamanında demokratik bir tepki gösteremedik. Yapamadık, beceremedik. Yapılsaydı Başbakan oy hesabı yapardı. Dolayısıyla kendisine dokunacağını hissetseydi farklı bir durum ortaya çıkabilirdi. Ama bu treni kaçırdık” dedi.

Şike konusunda ise dosyaya baktığını ifade eden Aydın, “Dosyaya baktığımda bu dosyadan ‘Trabzonspor’u mahkûm edecek hiçbir şey çıkmaz, Fenerbahçe için ise ceza almadan onların bundan kurtulması şansı yok’ dedim. Çünkü Fenerbahçe ile ilgili konularda ‘aldım’ diyen var ‘verdim’ diyen var. Sonuçta her şeyi kabul ediyor adamlar. İfadeler, deliller bütün bu görüşmeleri bunu teyit ediyor. Hukukta ise delillendirilmiş bir durumdan ceza çıkmaması mümkün değildir. Nitekim hakim de cezayı verdi. Trabzonspor ile ilgili hiçbir çıkmayacağını dosyayı karıştırınca gözlemlemiştim. Ama Fenerbahçe ceza aldı. Hapiste cezaevinde yatanlar oldu ama şu anki duruma bakın. İnanamıyorum bütün bunlara” ifadelerine yer verdi.

Cesur olmadan herhangi bir konuda hiçbir sonuç alınamayacağını ifade eden Aydın, “En önemlisi cesaret. Cesaret gerekli. O dönemde bir cesaret, bir dik duruş gerekiyordu. Bunu yapamadık, beceremedik. Şikeyle ilgili kanun meclise geliyor ben hayır oyu için el kaldırıyorum bir de bakıyorum benim dışımda kimse yok. Bu nasıl bir şeydir anlamadım. Partiler destekledi deniyor. Benim partim de yasayı destekledi. Ben gittim partimin liderine ‘kusura bakma ben bu yasaya oy veremem, yapamam’ dedim. ‘Ben bunu siyaseten kendime izah edemem’ diyerek ‘gereğini yaparım’ dedim. Beni kararlı görünce ‘sen nasıl istiyorsan öyle yap’ dedi. Diğer arkadaşlar da bu duruşu gösterebilirdi” şeklinde konuştu.