Trabzon Sürmene’deki aldatma hikâyesi, yasal telefon dinlemelerinin hangi amaçlar için kullanılabileceğini ortaya koydu. İlçede zabıt kâtibi olarak görev yapan Asuman C., uzman çavuş eşi N.C. ile şiddetli geçimsizlik yaşarken, aynı adliyede görev yaptığı savcı İ.K. ile yakınlaştı. Savcı ile adliye lojmanlarında gizlice buluştuğu da iddia edilen Asuman C., kendisine âşık ettiği İ.K.’dan, “Aldatıyor” diye şüphelendiği eşinin cep telefonlarını dinletmesini istedi. Savcı İ.K., telefon kayıtlarına ulaşmak için Şanlıurfa Halfeti’de görevli bir hâkim arkadaşından yardım istedi. Sahte bir soruşturma numarası ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na bir yazı göndererek, N.C.’nin kullandığı iki ayrı telefonun görüşme kayıtlarını istedi. Eşinin savcı ile ilişkisi olduğunu öğrenen uzman çavuş N.C. savcıyı arayarak, eşinden uzak durmasını söyledi. Savcıyla telefon görüşmesini kaydeden N.C., bu kaydı, Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı’na gönderdi. Bunun üzerine eşi ve savcı hakkında hem adli hem de idari soruşturma açıldı. Savcı İ.K. Ağrı’ya gönderildi, kâtip Asuman C. ise Çaykara İlçesi’nde görevlendirildi. Haklarında görevi kötüye kullanma, kamu görevlisinin evrakta sahteciliği, kişisel verilerin hukuka aykırı elde edilmesi ve cinsel saldırı iddiasıyla dava açıldı. Asuman C., mahkemede, kayıtların istenmesi için yazılan tutanağı savcıya fark ettirmeden imzalattığını söyledi. Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi, savcı ve zabıt kâtibini 1’er yıl 15’er gün hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, hükmen açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Savcıya yardım ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan Hâkim İ.B. de 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Savcının zabıt kâtibine adliye lojmanlarında cinsel saldırıda bulunduğu iddiası ise beraatle sonuçlandı. Savcı ve zabıt kâtibi hakkındaki idari soruşturma sürüyor.