Gümüşhaneli çoban 26 yıldır tek bacağıyla hayvanlarını otlatıyor
Gümüşhaneli çoban koltuk değnekleriyle 26 yıldır dağ bayır gezerek hayvanlara çobanlık yapıyor.
Gümüşhane’nin Kürtün ilçesinde yaşayan Olgun Yıldız, çocuk yaşlarda kesilen bacağı nedeniyle 26 yıldır tek bacağıyla çobanlık yapıyor.
İlçeye bağlı Şendere köyünde ailesiyle yaşayan 33 yaşındaki Olgun Yıldız’ın sağ bacağı 7 yaşında diz kapağında çıkan tümör nedeniyle kesildi. Köyde tek geçim kaynağı hayvancılık olan 4 kişilik hanenin en küçüğü olan Olgun Yıldız, ailesinin geçimini sağlamak için 9 yaşında çobanlık yapmaya başladı.
Koltuk değnekleriyle Kuzugölü Yaylası’nda her gün 15 kilometre yürüyerek ailesine ait küçükbaş hayvanları otlatan Yıldız, çobanlığın kendisinde bir tutku haline geldiğini ve dağlarda gezerken sağ bacağının yokluğunu hiç hissetmediğini söyledi.
“İki bacaklı gibi tek bacakla bu dağları geziyorum”
Sağ bacağının çocuklukta meydana gelen bir rahatsızlık nedeniyle kesildiğini ifade eden Olgun Yıldız, “Bacağımı ortaokulun sonunda ufak bir top oynamadan ve çit demirlerine çarptıktan sonra oldu. İlk olarak fazla önemsemedim ama 2-3 ay sonra ağrı yapmaya başladı. Trabzon’a doktora gittik, tümör oluştu keseceğiz dediler ve beni Ankara’ya sevk ettiler. Orada tedavi gördüm 6 ay kurtaramadılar kestiler. Ondan sonra şükür hastalığı da yendik. Bir sıkıntımız yok Allah’a çok şükür. Bu iş tek olmaz ailem bana yardım ediyoruz. Azimle oluyor bu iş, alıştım iki bacaklı gibi tek bacakla bu dağları geziyorum” diye konuştu.
“10-15 kilometre yol gidiyorum ama değiyor”
Çobanlığın ve hayvancılığı bir sevgi meselesi olduğunu dile getiren Olgun Yıldız, “Bu iş sevgi meselesi, zevk meselesi. Bu işi içinden gelerek yapacaksınız. İşsizlik diyorlar ama bu ülkede iş var. Hayvancılık yaparsın, bağ bahçe yaparsın ama bunu içinden gelerek yapacaksınız. Koyunu sabahtan salıyoruz, dağ yukarı yayıyoruz. Öğle vakitlerinde tekrar evin yanlarına getiririz yemeğimizi yer tekrar dağa doğru gideriz. Ben alıştım 2 bacağım varmış gibi bu dağlarda, dağdan dağa geziyorum."
"Bu dağdan her yere giderim. Koyun benim için bir tutku. Babama anneme kalsa bunları akşamdan kaybedecekler ama benim bırakasım gelmiyor. Çok güzel bir şey bu yaylacılık. Akşam evine gittiğinde sıcak çayın demlendiğinde hayat bu işte. 10-15 kilometre yol gidiyorum ama değiyor. 2-3 oba yürüyor geziyoruz. Akşam yoruluyoruz ama işin zevki de orada” dedi.