Orta Doğu ülkeleri ve Kafkaslar'ı hedef kitle olarak belirleyen Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA), Türkiye'nin 2013 yılındaki 2 milyon uluslararası hasta ve 20 milyar dolar gelir elde etme hedefinden Doğu Karadeniz'in pay alabilmesi için sivil toplum kuruluşlarını da içine alacak çok yönlü çalışma başlattı.

Kalkınma Bakanlığına bağlı DOKA'nın Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım, basına yaptığı açıklamada, dünyada ve Türkiye'de son yıllarda hızla yükselen sağlık turizminin aynı zamanda önemli bir alternatif turizm çeşidi olduğunu belirterek, turizmin artık sadece eğlence ile sınırlı olmadığını, sağlık turizminin ülkeye kazandırdığı katma değerin, diğer turizm çeşitlerine göre 25 kat fazla olduğunu söyledi.

Doğu Karadeniz'in coğrafi ve stratejik konumu, iklimi ve çevresinde 4 saatlik uçuş mesafesinde yaşayan 350 milyon insan potansiyeli ile önemli bir konumda olduğunu vurgulayan Kaldırım, "Orta Doğu ve Kafkas ülkeleri ile son zamanlarda sağlanan vize muafiyetleri, sınırlarda sağlanan kolaylıklar, siyasi ve kültürel ilişkiler ile bu bölgelerden yöremize yapılan seyahatlerde önemli artış sağlandı. Bu süreçte bölgemizi alt ve üst yapısıyla her yönden iyi hazırlarsak, sağlık alanında yapacağımız yatırımlarla ve çekeceğimiz yatırımcılarla sağlık turizminde de vazgeçilmez olacağımızdan şüphem yok" dedi.

DOĞU KARADENİZ SAĞLIK ALANINDA GEREKLİ ALT YAPIYA SAHİP

Kaldırım, geçen yıl 4.5 milyon turist ağırlayan Doğu Karadeniz 'in, ileri teknoloji kullanan eğitimli insan gücü, yaylaları, kaplıcaları ve doğal güzellikleri ile sağlık turizmi için gerekli altyapıya sahip olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"Bölgemiz, sağlık sektöründe yapılabilecek her türlü özel yabancı yatırım için gerekli olanaklara hazır. Ülkelerinde bulunmayan doğa, iklim şartları nedeniyle ve kültürel benzerlik faktörleri de gözönünde bulundurulduğunda bölgemiz, Orta Doğu ülkeleri içinde önemli bir sağlık ve termal turizm destinasyon merkezi olabilecek konumdadır. Doğu Karadeniz, sağlık alanında gerek iklim şartları, gerekse konumu itibariyle yaşlı bakımı ve rehabilitasyon merkezlerinin kurulması, işletilmesi ve bu alanda sağlık hizmetleri sunulmasında da önemli potansiyele sahiptir."

DOKA olarak, kısa süre sonra 'sağlık turizmi' konulu seminer organize etmeyi planladıklarını anlatan Kaldırım, şunları kaydetti:

"Bölgede sağlık turizminin gelişimi için öncelikle tanıtım imkanlarının geliştirilmesi, dil ve iletişim eksikliklerinin giderilmesi, sağlık merkezlerinin ve kurumlarının daha organize hareket edebilecekleri bir yapının oluşturulması gerekiyor. Biz de DOKA olarak bu konularda çalışmalar yapacağız. Trabzon'un ve bölgenin sahip olduğu sağlık imkanlarının, alternatif turizm olanaklarıyla kombine edilerek geliştirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle tanıtım faaliyetlerini genişleterek devam edeceğiz. Halihazırda sağlık turizminde ikinci derece iller grubunda yer alan Trabzon'un ülke çapında gelişen bu trendi eş zamanlı takip ederek, sağlık turizmini ve turizmde katma değeri, ilgili kurum ve kuruluşlarla yakın işbirliği içerisinde çalışarak daha da ileriye götüreceğimize inanıyorum."